Rusya bu operasyonları kendi güvenliğini sağlamak için başlatırken Batı destekli Ukrayna tehdidi, operasyonların ilk günlerinde neredeyse yok olmak üzerindeydi.
Rusya zaten kendinden olan Ukrayna halkının bu çatışmalarda zarar görmemesi için Kiev, Harkov, Bahmut gibi önemli bölgelerden çekildi.
Rusya'nın tek beklentisi, savaşın uzamaması ve sorunun müzakereler ile çözülmesiydi. Ancak, ABD ve İngiltere'nin yönlendirmeleriyle hareket eden Ukrayna tarafı, İstanbul'daki müzakerelerde anlaşma sağlanmasına rağmen masadan kalktı.
Daha sonra ise batılı ülkeler, Kiev rejimini silahları ile ödüllendirerek binlerce Ukrayna ve Rus askerinin ölümüne neden oldu. Bu çatışmanın uzamasının tek nedeni dünyanın her tarafında istikrarsızlığa neden olan batılı ülkelerdi.
Kendi silahını üretemeyen, ABD, İngiltere, Polonya, Fransa, Almanya ve diğer ülkelerden öldürücü silahlar da dahil birçok silah stoklayan Ukrayna, geçtiğimiz yaz döneminde Rusya'nın kontrolündeki topraklara taarruzlar düzenledi. Bir Türk atasözüne göre “Taşıma suyuyla değirmen dönmez”.
Kiev rejimi taarruzlarında başarısız oldu ve geri çekildi.
Rusya, bu sürecin böyle işleyeceğinden emindi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, her defasında Ukrayna'nın kendi silahını üretemediğini ve amaçlarına ulaşamayacaklarını söyledi.
Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, batılı ülkelerden alınan silahların hedef alınarak daha cepheye gönderilmeden füzeler ile imha edildiğini duyurdu.
Rus zekâsı ve teknolojisi, sadece Ukrayna'yı değil batılı ülkelerin de taktiklerini bozuyordu. Daha önceki yazılarımda Ukrayna'nın, müzakere masasına mecbur olacağını, Ukrayna'da siyasi krizler yaşanacağını defalarca belirtmiştim.
Bugünlerde Ukrayna, batılı ülkelerden silah desteği alamaz oldu. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, her defasında bundan şikayet etmeye başladı.
Bazen kontrolden çıkan Zelenskiy, Gürcistan'ın Abhazya ve Güney Osetya'ya saldırması gerektiğini söylerken, çatışmaların geniş bir bölgeye yayılması ve Rusya'nın hemen hemen her noktadan sıkıştırılması gerektiği şeklindeki niyetini gizlemiyordu.
Ancak Zelenskiy'in kışkırtmaları artık işe yaramıyor. Zelenskiy'in, Filistin karşısında İsrail'i desteklemesi, aslında dünyadaki antipatisini de arttırmaya devam ediyor. Aynı zamanda Ukrayna'ya para musluklarını açan batılı ülkeler, artık sıcak para akışını da durdurdu.
Çok az maddi destek alan Ukrayna, ekonomik krizle de karşı karşıya.
Vladimir Zelenskiy, “Madem hibe vermiyorsunuz bize faizle kredi verin” diyerek aslında içler acısı durumlarını gün yüzüne çıkarıyor.
Batılı ülkeler hem Ukrayna hem de Ortadoğu arasında sıkışmış durumda; destekledikleri İsrail ve Ukrayna artık saygı görmeyen ülkeler arasında bulunuyor.
Batılı ülkeler, üzerlerindeki yükü atmak için Ukrayna'dan desteğini yavaş yavaş çekmeye başladı. Çünkü doğu Avrupa'da Ukrayna'dansa Ortadoğu'daki İsrail'e daha fazla ihtiyaçları var. Batılıların enerjisi hem Ukrayna'ya hem de İsrail'e yetmiyor.
Ukrayna iç siyasetine baktığımız zaman Zelenskiy artık eleştirilen bir lider haline geldi. Halk demokratik seçimler istiyor, Zelenskiy'in yanında olan bazı siyasiler de saf değiştirmeye başladı.
Zelenskiy artık ülkede ‘İstenmeyen adam' rolünde.
Zelenskiy'in tek sığındığı şey geçtiğimiz günlerde yine uzatılan Olağanüstü Hal durumu. Böylelikle Zelenskiy, koltuğunu korumaya çalışıyor. Öyle ki olası seçimlerde kaybetmesi muhtemel olan Zelenskiy, bu çatışmaların uzaması için büyük çaba sarf ediyor.
Uluslararası diplomaside de bir dönem popüler olan Zelenskiy artık bu popüleritesini de yitirdi. Katıldığı birçok platformda artık ilgiyle dinlenmiyor.
Rusya, bu süreci çok iyi değerlendirdi. Ekonomik yaptırımlara karşı alternatifler oluşturdu, kendi petrol pazarını oluşturdu, dezenformasyonlara kulak asmadı, Ukrayna halkının yerine stratejik noktaları hedef aldı.
Rusya bu sınavı başarılı bir şekilde geçti. Böylelikle Rusya hem Ukrayna'ya hem de batılı ülkelere karşı büyük bir başarı gösterdi. Belki de taarruzlarında başarılı olamayan Ukrayna ordusuna karşı büyük bir karşı taarruz bile başlatılabilir.
Rusya'nın güçlü bir taarruz için hem silahı hem de askeri personel gücü var.