Tunus Genel İşçi Sendikası (TGİS), Cumhurbaşkanı Kays Said'in, mevcut siyasi krizi çözmek için yeni adımlar atmamasını eleştirdi.
TGİS Genel Sekreteri Nureddin et-Tabbubi, Nabil ilindeki bir etkinlikte yaptığı açıklamada, başta yolsuzlukla açık ve şeffaf bir şekilde mücadele edilememesiyle, ülkede reform yapma fırsatlarının boşa harcandığını belirterek, Said'in mevcut siyasi krizi çözmek için yeni adımlar atmamasına tepki gösterdi.
Tabbubi "yönetimin iplerini elinde tutanlar" ifadesiyle Cumhurbaşkanı Said'i işaret ederek, şunları söyledi:
"Vizyonunuzu sunun, böylece hedeflerin net ve bulanık olup olmadığına karar verelim. Sendika olarak buna karşı çıkmayacağız. Bilmelisiniz ki biz sendika olarak cumhurbaşkanlığı ve yasama seçimlerine adaylıkta sizinle rekabetten uzak duruyoruz. Ancak ülkenin çıkarlarını da önemsiyoruz."
"Devletin çarklarının bozulduğu her dönemde dosyaları biriktiği için en çok sendikacılar etkileniyor" diyen Tabbubi, ülkeyi yönetmek isteyen her otoriteyle birlikte olduklarını ancak Tunus'u yönetmek isteyenlerin tarihi iyi okuması gerektiğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Said'e hitaben Tabbubi, "Milli çizgide yürür, medeni ve sosyal devletin yolundan devam edersen, bizleri sadece vatanın hizmetinde askerler olarak bulursun. Ancak; bu çizgiden saparsanız, bizler savaşa alışığız ve hazırız." ifadelerine yer verdi.
Tabbubi, 11 Eylül'de yeni parlamentonun kurulması için erken seçim çağrısında bulunarak, "Ülkeyi kim yönetiyorsa, Tunus halkına umut veren bir örnek oluşturması gerekiyor. Sadece slogan atmakla kalmayıp vaatleri yerine getirecek mekanizmaların bulunması gerekir." açıklamasında bulunmuştu.
Sendika, Said'in 25 Temmuz'da açıkladığı istisnai kararlara desteğini açıklamış ve "bu aşamadan nasıl çıkılacağına dair yol haritasının ve vizyonunun netleştirilmesini" talep etmişti. - Tunus'ta Cumhurbaşkanı Said'in olağanüstü kararları
Cumhurbaşkanı Kays Said, 25 Temmuz'da, ülkenin tehlikede olduğu sırada kendisine olağanüstü yetkiler tanıyan Anayasa'nın 80. maddesini hayata geçirdiğini duyurmuştu.
Said, Meclisin çalışmalarını 30 gün boyunca durdurduğunu, tüm milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırıldığını, başbakanı azlettiğini ve yeni bir başbakan atayacağını, ayrıca yolsuzluk dosyaları için kendisini başsavcı olarak görevlendirdiğini açıklamıştı.
Ülke içinde bazı kesimler, Said'in bu kararını desteklerken partilerin çoğunluğu Cumhurbaşkanı'nın, bu kararlarıyla "anayasayı ihlal ettiğini" belirtmiş, bazıları da Said'i anayasal bir darbe girişiminde bulunmakla suçlamıştı.
Tunus'ta dokunulmazlıklarının kaldırılmasının ardından bazı milletvekilleri ifadeye çağrılmış, bazıları gözaltına alınmış ve aralarında üst düzey bürokratların da yer aldığı bazı isimler hakkında ev hapsi kararı verilmişti.
Said, bir aylık sürenin dolmasının ardından, Meclisin çalışmalarının durdurulması dahil olağanüstü yetkileri elinde topladığı kararların "ülkedeki tehlike durumu geçmediği gerekçesiyle ikinci bir emre kadar uzatıldığını" bildirmişti.
