Trump ile Zelenski görüşmesinde ateşkes vurgusu
Trump, Putin'in ardından Ukrayna lideri Zelenski ile iki kez telefonda görüştü. Zelenski, 'Koşulsuz ateşkese hazırız' dedi; Rusya'ya yeni yaptırımlar çağrısında bulundu.

Oluşturma Tarihi: 2025-05-20 07:06:34

Güncelleme Tarihi: 2025-05-20 07:08:13

Volodimir Zelenski, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı telefon görüşmelerinin detaylarını kamuoyuyla paylaştı.

İlk telefon görüşmesinin, Trump'ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i aramasından önce gerçekleştiğini kaydeden Zelenski, ikinci görüşmenin ise Avrupalı liderlerle beraber yapıldığını bildirdi.

Zelenski, “Bu belirleyici bir an. Dünya artık liderlerinin gerçekten ateşkesi güvence altına alıp, gerçek ve kalıcı bir barışı sağlayıp sağlayamayacağını görebilir.” ifadelerini kullandı.

UKRAYNA'DAN KOŞULSUZ ATEŞKES MESAJI

Zelenski, yaptığı her iki görüşmede de Trump'a Ukrayna'nın koşulsuz ateşkese hazır olduğunu aktardığını söyledi. Ayrıca, saldırılarını durdurmadığı sürece Rusya'ya yönelik yeni yaptırımların uygulanması gerektiğini de belirtti.

Bu açıklamalar, Ukrayna-Rusya savaşı kapsamında atılacak yeni adımların habercisi olarak yorumlandı.

“DOĞRUDAN MÜZAKEREYE HAZIRIZ” DEDİ, TÜRKİYE'Yİ ADAY GÖSTERDİ

Zelenski açıklamasında, “Ayrıca Ukrayna'nın Rusya ile sonuç getirecek herhangi bir formatta doğrudan müzakerelere hazır olduğunu yineledim. Türkiye, Vatikan, İsviçre, tüm olası yerleri değerlendiriyoruz.” dedi.

Ukrayna lideri, Türkiye'yi müzakere için olası bir yer olarak gösterirken, müzakerelerin tarafsız bir zeminde gerçekleşmesi gerektiğini vurguladı.

“ABD SÜRECİN DIŞINDA KALMAMALI” UYARISI

Zelenski, açıklamasının devamında ABD'nin bu barış süreci dışında kalmaması gerektiğini ifade etti. Avrupa ve ABD'nin aktif şekilde yer alması gerektiğini belirten Zelenski, “ABD'nin müzakerelerden çekilmemesi önemli olur” dedi.

“RUSYA TALEPLERİNDE GERÇEKÇİ DEĞİL” DİYEREK YAPTIRIM ÇAĞRISI YAPTI

Zelenski, Rusya'nın savaşı sürdürdüğünü, esir değişimini reddettiğini ve gerçekçi olmayan taleplerde bulunduğunu öne sürdü. Bu sebeplerle ABD ve Avrupa'nın baskıyı artırması gerektiğini, yeni yaptırımların devreye sokulmasının kaçınılmaz hale geldiğini söyledi.