Norveç'in köklü gazetelerinden Dagbladet, Suudi Arabistan'ın 2018 yılında, Cemal Kaşıkçı'nın Norveç'te yaşayan arkadaşı ve rejim muhalifi aktivist İyad el-Bağdadi'yi öldürtmek için ülkeye 10 kişilik infaz timi gönderdiği iddiasında bulundu.
Gazetenin internet sitesinde yer alan habere göre, Suudi Arabistan, 2018 yılı yaz aylarında Norveç'e "infaz timi" olarak göndereceği 10 kişilik koruma ekibi için bu ülkeden Viyana Sözleşmesi kapsamında diplomatik dokunulmazlık istedi.
Suudi Arabistan'ın talep ettiği listenin sadece koruma görevlilerinden oluşması ve sayının yüksek olması, Norveç Dış İşleri Bakanlığı ve Norveç Polis İstihbarat Servisinde (PST) şüphe uyandırdı.
Norveçli yetkililer, Suudi Arabistan'ın bu talebine müdahale ederek sadece 1 kişiye diplomatik dokunulmazlık verdi.
Diplomatik dokunulmazlık verilen bu kişi "ataşe" olarak diplomatik kayıtlara geçmesine rağmen Norveç'in başkenti Oslo'daki Suudi Arabistan Büyükelçiliğinde "güvenlik şefi" olarak çalıştığı kaydedildi.
Dokunulmazlık alamayan diğer 9 kişi de Temmuz 2018'de Norveç'e gelerek bir süre burada bulundu.
Hedef Kaşıkçı'nın yakın arkadaşı el-Bağdadi mi?
Gazetede yer alan iddiaya göre, Suudi Arabistan, 10 kişilik infaz timini Ekim 2018'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülen Cemal Kaşıkçı'nın Norveç'te yaşayan arkadaşı ve rejim muhalifi aktivist İyad el-Bağdadi için gönderdi.
Norveç tarafından siyasi sığınma talebi kabul edilen ve 5 yıldır bu ülkede oturma izni bulunan Filistin asıllı el-Bağdadi, Kaşıkçı gibi, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın politikalarını sıkça eleştiriyor.
Dagbladet'e açıklamalarda bulunan el-Bağdadi, Mayıs 2018'de Kaşıkçı'nın kendisini Oslo'da ziyaret ettiğini söyledi.
El-bağdadi, "O günlerde Suudi Arabistan kafayı tamamen Cemal Kaşıkçı'ya takmıştı. Onu izlettiklerine eminim, Norveç'teyken onu hiç yalnız bırakmadım, hep birlikteydik. Eğer bir infaz timi gönderdilerse Kaşıkçı ile aramızda neler olup bittiğini öğrenmek için olduğunu düşünüyorum. Kaşıkçı, Norveç'ten ayrılmadan önce yeniden görüşüp birlikte projeler yürütmek için sözleştik." dedi.
Norveç Polis İstihbarat Servisi PST'nin kendisini bu yılın başlarında 10 kişilik tim hakkında uyardığını vurgulayan el-Bağdadi, "PST'deki irtibatım ile ocak ayında bir görüşmemiz oldu. Bana Suudi Arabistan'ın yüksek sayıda diplomatik dokunulmazlık vizesi başvurusu yaptığını ancak geri çevrildiğini söyledi. PST bana ne zaman olduğunu söylemedi ancak şimdi sizden duyduğuma göre 2018 yılının yaz aylarıymış." ifadelerini kullandı.
PST'nin kendisine yaptığı açıklamada, Norveçli yetkililerin Suudi Arabistanlı yetkilileri uyararak, kendisinden uzak durmaları gerektiğini bildirdiğini de belirten el-Bağdadi, telefonunun 2019'un Mayıs-Haziran aylarında hacklendiğini düşündüğünü ve hayatından endişe ettiğini vurguladı.
Gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesi ve aynı zamanda alışveriş sitesi Amazon'un da sahibi olan Washington Post gazetesi patronu Jeff Bezos'un cep telefonunun hacklenmesi olaylarında bilgi toplanmasında kilit rol oynayan el-Bağdadi'nin bu iki nedenle hedef seçilmiş olabileceği iddialar arasında yer aldı.
İki olayın da Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman'la bağlantılı olduğu ortaya çıkmıştı.
Gazetenin ulaştığı BM Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Agnes Callamard, el-Bağdadi'nin söz konusu iki olayın aydınlatılmasındaki kilit rolünü doğruladı.
Callamard, ocak ayında Bezos'un telefonunun hacklenmesinin ardında Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın olduğunu da açıklamıştı.
Ekim 2018'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülen Cemal Kaşıkçı, Bezos'un sahibi olduğu Washington Post gazetesinde çalışıyordu.
İngiliz The Guardian gazetesi, 7 Mayıs 2019 tarihli haberinde, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatının (CIA), Norveç Polis İstihbarat Servisini (PST), Suudi Arabistan'ın İyad El-Bağdadi'ye karşı potansiyel tehdit oluşturduğu yönünde uyardığını yazmıştı.
Gazetenin yeni iddialarını cevaplamaktan ve gazeteye açıklama yapmaktan kaçınan Suudi Arabistan'ın Oslo Büyükelçiliği, 2019 yılında yayınladığı basın bildirisinde el-Bağdadi'nin Suudi Arabistan ile ilgili iddialarını reddettiğini ve Suudi Arabistan'a karşı bir karalama kampanyası olduğunu açıklamıştı.
