Kocaeli Büyükşehir Belediyesince üniversite ve kurumların iş birliğinde "Dirençli Şehirler ve Şehrin Dönüşümü" temasıyla düzenlenen Kartepe Zirvesi'nde konuşan Almanya eski Başbakanı Gerhard Schröder,dünyadaki gelişmelere değindi.
Rusya-Ukrayna savaşının çok büyük endişe kaynağı olduğunu belirten Schröder, Ukraynalıların acı çekmesine neden olan bu savaşın en kısa sürede sona ermesi gerektiğini söyledi.
Schröder, iki ülke arasındaki görüşmelerin çabuk sonuca varması ve ateşkesle bitmesinin çok önemli olduğuna işaret ederek, gücü yeten herkesin bu çabalara dahil olması gerektiğini kaydetti.
Schröder, "Bu felaket niteliğindeki savaş durdurulmalıdır. Türk hükümetinin ve özellikle de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çabaları ve ara buluculuk etme niyeti çok kıymetlidir. Bütün bu çabalar, umuyoruz ki başarıya ulaşacaktır." ifadelerini kullandı.
Avrupa ile Rusya arasındaki bağlara da değinen Schröder, "Bütün çarpıcı gelişmelere rağmen bütün umudumuz barış ve güvenlik için kurulacak diyaloglardadır. Ve kıtamızda bunun yeniden yaşanabilmesi mümkündür. Bu bağların devam edebilmesi için ben de üzerime düşeni yapacağımı ifade etmek istiyorum." diye konuştu.
"Türkiye, güvenilir bir NATO ittifakıdır"
"AB için hangi ülkenin önemi, değeri büyük desek, bunun cevabı Türkiye olacaktır." diyen Schröder, Türkiye'nin, politik, tarihi, kültürel ve ekonomik bakımdan önemli ve güçlü ülke olduğunu söyledi.
Türkiye'nin 10 yıllar içinde Almanya'nın da Avrupa'nın da önemli ortağı haline geldiğine dikkati çeken Schröder, sözlerini şöyle tamamladı:
"Türkiye, güvenilir bir NATO ittifakıdır. Bizlerle terörizmle mücadele konusunda ve bunun her formuyla mücadele konusunda da fikir birliğindedir. Türkiye, aynı şekilde Avrupa ve Asya'nın arasında kendine has pozisyona sahiptir. Bunu politik arenada da yansıtmaktadır. Türkiye, uluslararası rolleri sayesinde kendi bölgesinde çatışmaların üstesinden gelebilecek, istikrarsızlığın önünü kesebilecek güce sahiptir. Ne yazık ki Avrupa'da bunun değeri yeteri kadar bilinmemektedir. Gereken takdir verilmemektedir ancak doğru yaklaşım, çok taraflılık olacaktır. Özellikle de küresel sorunları çözme konusunda. Bu zirvenizin başlığıyla da bir o kadar ilişkili; dirençli şehirler ve şehrin dönüşümü."
