Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis, Ege, Doğu Akdeniz'deki kıta sahanlığı ve deniz bölgelerinin tanımlanması, Türkiye'nin Libya ile yaptığı mutabakatla ilgili To Vima gazetesine açıklamalarda bulundu. “Sıcak senaryo çatışmasında kazanan yok” diyen Miçotakis, Türkiye'ye de mesaj göndererek, “Mahallemizde bir istikrarsızlık alanı istemiyoruz. Bu nedenle Libya'daki gelişmelerde söz sahibi olmak istiyoruz” dedi.
Miçotakis'in Yunan gazetesine yaptığı açıklama özetle şu şöyle:
“Yunanistan hiçbir şey istemiyor, ama aynı zamanda hiçbir şey vermiyor. Ve provoke etmiyor, konuşuyor. Diyaloğa giden yol, hem güven artırıcı önlemlere, keşif temaslarına hem de siyasi diyaloga açıktır. Yani niyetim üç düzeyde de Türkiye ile konuşmak. Ve sanırım, evet, bunlarda anlaşamazsak, Yunanistan'ın Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı gibi uluslararası bir mahkeme tarafından yargılanacağını kabul ettiği bir anlaşmazlık üzerinde anlaşmamız gerektiğini açıkça söylemeliyiz. Ve son derece net olmak gerekirse, Ege ve Doğu Akdeniz'deki kıta sahanlığı ve deniz bölgelerinin tanımlanmasından bahsediyorum.
"SICAK SENARYO ÇATIŞMASINDA KAZANAN YOK"
Türkiye ile olan anlaşmazlığımızı çözmek için Lahey'e başvurduğumuzda, kesinlikle bizim tarafımızda olduğumuzdan emin olmalıyız. Öte yandan, böyle bir uluslararası organın nihai kararını kabul etmeye tamamen hazırız. Böyle bir girişimin tüm siyasi güçlerin desteğini alacağına inanıyorum. Yapılması gerekiyor. Diğer partilerin kamusal pozisyonlarına bakılırsa, gerçek bir itiraz görmüyorum. Başka bir deyişle, Türkiye ile olan farklılıklarımızı bir şekilde çözmemiz gerektiğini kabul eden siyasi ve sosyal bir çoğunluk oluşturuluyor. Ama baskı ve şantaj altında değil. Bu tartışma Yunan toplumunda çoktan açıldı ve bunun da doğru seçim olduğunu anladığına inanıyorum. Neden, başka seçeneğimiz mi var? Türkiye ile hiçbir şey yapmayalım ve korku dengesinde kalarak her an ikimizin de kaybedeceği bir senaryoyla mı sonuçlansın? Çünkü sıcak senaryo çatışmasında kazanan yok.
İki konuyu ayırıyorum. Yunan-Türk meseleleri ikili bir konudur, uluslararası hukuk için de geçerli olan anlaşmalardır, göç konusu ise Avrupa ve daha geniş bir konudur.
İlkine gelince, egemenlik haklarımızdan herhangi bir indirim yapmıyoruz. Ve az önce söylediklerime dayanarak ilerleme kaydetmeyi umuyoruz. İkincisi ise, Türkiye'nin taahhütleri temelinde daha makul davranacağına dair umudumuz var. Haklarımızı savunmak için içkimi hiç sulandırmayacağım. Göçle başa çıkmak için ne yapacağımızı birçok kez söyledik ve umarım daha fazla Avrupa katılımı olacaktır.
"LİBYA'DAKİ ÇÖZÜMÜN BİR PARÇASI OLMAK İSTİYORUZ"
Libya konusuna gelince herhangi bir sorunun parçası olmak istemiyoruz. Libya'daki çözümün bir parçası olmak istiyoruz, çünkü bu bizi de ilgilendiriyor. Biz komşu bir ülkeyiz, sonuçta Türkiye'den daha yakınız. Libya'da başka bir hükümet olsaydı, deniz sınırlandırılması konusunu tartışabilirdik, çünkü bu Türkiye'nin değil bizim doğal deniz komşumuzdur. Mahallemizde bir istikrarsızlık alanı istemiyoruz. Bu nedenle Libya'daki gelişmelerde söz sahibi olmak istiyoruz.
Berlin sürecine katılmamızı istedim ve daha da acilen isteyeceğim. Neden Türkiye dahil oluyor da Yunanistan değil? Libya sorununa kesinlikle siyasi bir çözüm gerekecek. Ve Avrupa yarın Libya için bir vizyona sahip olacağından AB damgalı bir çözüm için bir koşul oluşturuyoruz: bir sonraki hükümet Türkiye ile “anlaşmayı” derhal geçersiz kılacaktır. Bu terim pazarlık konusu değil.
"KOMŞULARLA DİYALOG KAPISI HER ZAMAN AÇIK OLACAK"
Son döneme Türkiye'nin tahriklerine gelince, Türkiye cumhurbaşkanının tutumunu alenen yorumlamayacağım ya da bunu tanımlamak için herhangi bir sıfat da kullanmam. Sayın Erdoğan'la görüştüğümde Türkiye ile iyi komşuluk ilişkileri, dostluk ve diyalog aradım. Ve bu yaklaşımda ısrar ediyorum. Ancak bu, Yunanistan'ın egemenlik haklarını hiçbir şekilde savunmayacağı anlamına gelmez. Aksine en son yasadışı Türk hamlelerine karşı çok yoğun bir dizi diplomatik girişim başlatma anlamına gelir. Türkiye son seçimlerinde son derece tecrit edilmiş durumda.
Aksine, her zaman uluslararası hukuka uygunluk gösteren Yunanistan'ın tutumları ABD, Avrupa, Rusya, Mısır, İsrail, Körfez ülkelerinin çoğundan evrensel kabul ve destek buldu. Libya'nın kendisinin bir parcası da dahil. Hatırlatıyorum, acımasız bir iç savaş var ve diğer taraf Türkiye ile olan anlaşmayı meşru kabul etmiyor. Aynı zamanda Yunanistan caydırıcı gücünü güçlendiriyor. F-16 ve Mirage anlaşmasını yeni bitirdik, Silahlı Kuvvetlerimiz hazır, caydırıcı ve güçlü. Komşularımla diyalog kapısı her zaman benim tarafımdan açık olacak.”
