Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, BM 80'inci Genel Kurulu kapsamında gerçekleştirilen G20 Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı'nda Gazze'de yaşanan insani felaketi “benzeri görülmemiş korkunç” olarak nitelendirerek 65 bin kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. Lavrov, küresel istikrarsızlık ve bölgesel çatışmaların artmasında tek taraflı uygulamaların etkisine de dikkat çekti.
Lavrov, BM Şartı'nda yer alan ilkelere bütünüyle uyulmasının tüm devletlerin barışçıl ve istikrarlı kalkınmasının güvencesi olduğunu söyledi. İlkelerden sapmanın neo-sömürgeci hırsların göstergesi olduğunu belirten Lavrov, bunun küresel istikrarsızlığı körüklediğini ve bölgesel çatışmaları artırdığını ifade etti.
Afrika'daki sömürge döneminden kalan ve hâlâ çözülemeyen krizlere işaret eden Lavrov, Ukrayna'daki çatışmanın Batı tarafından kışkırtıldığını belirtti. Lavrov, NATO ve Avrupa Birliği'nin çatışmayı doğrudan Rusya'ya karşı bir savaşa dönüştürdüğünü ve aktif biçimde dahil olduğunu kaydetti.
Orta Doğu'ya değinen Lavrov, Gazze'deki insani felaketin benzeri görülmemiş olduğunu ve 65 bin kişinin hayatına mal olduğunu söyledi. BM personelinin gerçek kayıp sayısının bunun on katına ulaşabileceğini belirttiğini aktaran Lavrov, İsrail'in hiçbir komşusunun kendini güvende hissetmediğini ifade etti.
Lavrov ayrıca BM Şartı'na aykırı tek taraflı yaptırımların, tarife savaşlarının ve Dünya Ticaret Örgütü kurallarının ihlallerinin küresel ekonomi için ciddi tehdit oluşturduğunu ve özellikle savunmasız toplum kesimlerini olumsuz etkilediğini söyledi. BRICS ve Şanghay İşbirliği Örgütü'nün giderek artan rolünün çok kutuplu dünya düzeninin şekillenmekte olduğunun bir göstergesi olduğunu belirtti.
G20'nin küresel ekonomideki rolüne dikkat çeken Lavrov, Küresel Güney ve Doğu'nun IMF ile Dünya Bankası'ndaki ağırlığının artırılmasına yönelik anlaşmaların hızla hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi. Lavrov, G20'nin kuruluş amacına uygun olarak ekonomik konulara yoğunlaşması gerektiğini ve askeri veya siyasi gündemlere karışmaması gerektiğini vurguladı.