ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, Türkiye temasları, Suriye'deki son durum ve İran ile ABD rasındaki krize ilişkin, İstanbul'daki bir otelde gazetecilere değerlendirmelerde bulundu.
Suriye krizine çözüm arayışında NATO müttefiki Türkiye ile yakın iş birliğine vurgu yapan Jeffrey, 17 Ekim'de Suriye'nin kuzeydoğusunda "ateşkes" için Türkiye ile yaptıkları mutabakatı anımsattı.
TÜRK YETKİLİYLE İNSANİ YARDIMI GÖRÜŞTÜ
Jeffrey, burada üst düzey Türk yetkililerle temaslarında, Beşşar Esed rejiminin bulunmadığı bölgelere insani yardımların ulaştırılması konusunu ele aldığını belirterek, ABD Başkanı Donald Trump'ın Türkiye'nin insani krizi durdurmak için ortaya koyduğu çabalardan övgüyle bahsettiğini dile getirdi.
Anayasa Komisyonu kapsamındaki siyasi muhalefetle de görüşmeler gerçekleştirdiğini kaydeden Jeffrey, bu grupları, Suriye'deki sorunun politik çözümündeki temel bileşenlerden biri olarak gördüklerini aktardı.
Jeffrey, "Rusya ve İran'ın, Esed'in askeri zafer politikasını desteklemesine ilişkin kaygılarımız hakkında konuştuk" bilgisini paylaşarak, rejimin bir ordu zaferi kazanma arayışında olduğu değerlendirmesini yaptı.
Türkiye'nin bölgedeki askeri duruşunu desteklediklerinin altını çizen Jeffrey, ateşkesi daha etkili hale getirmenin yolları hakkında Türk yetkililerle fikir alışverişinde bulunduklarını anlattı.
Jeffrey, İdlib'e insani yardımların ulaştırılması konusunda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyinde çaba gösterdiklerine değinerek, ABD'nin bu hususta Türkiye ile güçlü bir iş birliği içerisinde olduğunu söyledi.
"FIRAT'IN GÜNEYİNDE EN BÜYÜK ZORLUK İRAN"
İranlı komutan Kasım Süleymani'nin ABD hava operasyonuyla Bağdat'ta öldürülmesine de değinen Jeffrey, şunları kaydetti:
"Tahran'ın hegemonik genişlemesi, ABD ve bölgedeki ülkeleri ciddi şekilde kaygılandırıyor. Trump yönetimi, İran'ın bölgeden çekilmesi yönünde çok güçlü bir pozisyon aldı. DEAŞ'ın fiziksel halifeliği yok edildi ancak Irak ve Suriye için halen ciddi tehdit oluşturuyor. DEAŞ'ı halen ciddi tehlike olarak görüyoruz. Bizim bulunduğumuz kuzeydoğuda da değil ancak Fırat'ın güneyinde şu anda en büyük zorluk tabii ki İran. DEAŞ da büyük bir endişe kaynağı. Sünni Arap topluluklar, İranlıları görmek istemediklerini söylüyor. 'İran Devrim Muhafızları Ordusunu görmek istemiyoruz, onlardan her şeyden daha çok korkuyoruz' diyorlar."
