İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nin merkezindeki birçok mahalleye yönelik yeni saldırı tehdidi yayınlayarak, burada yaşayan Filistinlilerin zorla göç etmesini emretti. “Güvenli bölge” denilen yerlere de daha önce saldırı düzenlendiği için, Gazze halkı yeniden “Gazze'de güvenli yer yok” sözünü dile getirdi.
GAZZE'DE YENİDEN TOPLU SÜRGÜN: İSRAİL ORDUSU HARİTA YAYINLADI
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, sosyal medya platformu X üzerinden yayımladığı haritada, Gazze Şeridi'nin orta kesimlerini numaralandırdı ve kırmızıyla işaretlenen mahallelerin boşaltılması talimatını verdi. Bu bölgeler için doğrudan “çatışma sahası” tanımı yapıldı.
Adraee, saldırı tehdidinde bulunduğu bölgeleri tek tek sıralayarak, “En-Nusayrat, Ez-Zehra, El-Miğraka, En-Nüzhe, El-Bevadi, El-Besme, El-Besatin, Bedr, Ebu Hureyre, Er-Ravda ve Es-Safa” mahallelerinin boşaltılmasını istedi.
İSRAİL'DEN FİLİSTİNLİLERE ZORUNLU GÖÇ EMRİ
Adraee, bu mahallelerin “tehlikeli çatışma alanları” olduğunu öne sürerek, burada yaşayan Filistinlilerin güneydeki Mevasi bölgesine göç etmesi gerektiğini ilan etti. “Güvenli bölge” olduğu iddia edilen Mevasi, geçmişte İsrail'in bombaladığı alanlar arasında yer alıyor.
İsrail ordusu, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'yi haritalara bölerek belirli aralıklarla Filistinlilere zorunlu tahliye ve sürgün emirleri yayımlıyor. Bu politika sonucunda Gazze'deki 2,3 milyon nüfusun %90'ı en az bir kez yerinden edildi.
FİLİSTİNLİLERİN ÇARESİZLİĞİ DERİNLEŞİYOR: “GAZZE'DE GÜVENLİ YER YOK”
İsrail'in “güvenli bölge” olarak duyurduğu yerlere dahi saldırılar düzenlemiş olması, Gazze'de yaşayan Filistinliler arasında derin bir güvensizlik yaratmış durumda. Bölgede sık sık yinelenen “Gazze'de güvenli yer yok” sloganı, bu endişenin en çarpıcı yansıması haline geldi.
Gazze halkı, sürekli değişen göç rotaları, bitmeyen saldırılar ve yaşam koşullarının çökmesi karşısında hayatta kalma mücadelesi veriyor. İsrail'in göç emirleri, uluslararası kamuoyunda da zorla yerinden etme ve savaş suçu olarak değerlendiriliyor.
ULUSLARARASI HUKUK İHLALİ Mİ? İNSAN HAKLARI SAVUNUCULARI ENDİŞELİ
İsrail ordusunun sivil halkı zorla göç ettirmesi, uluslararası insan hakları kuruluşlarının tepkisini çekti. Birleşmiş Milletler, daha önce yaptığı açıklamalarda bu tarz zorla yerinden etme uygulamalarının savaş suçu niteliği taşıdığını ifade etmişti. Ancak bu uyarılar, İsrail'in politikalarını durdurmakta etkili olmadı.