Gazze'deki hükümet, İsrail'in Gazze Şeridi'nde insani yardımların kontrolünü ele alma bahanesiyle “Nazi toplama kamplarına” benzer zorunlu tecrit bölgeleri kurmayı hedeflediğini kesin bir dille reddetti. Gazze hükümetinin Medya Ofisi, yaptığı açıklamada bu planın sadece insan haklarıyla değil, tüm uluslararası hukuk kurallarıyla da doğrudan çeliştiğini bildirdi.
“İşgalci İsrail'in Nazi toplama kampları gibi zorunlu tecrit kampları kurma planlarını kesin bir şekilde reddediyoruz.” denilen açıklamada, bu girişimlerin adalet, insanlık onuru ve uluslararası hukuk ilkelerine aykırı olduğuna dikkat çekildi. Gazze hükümeti, İsrail'in yardım mekanizmasını abluka ve boyun eğdirme aracına dönüştürdüğünü de iddia etti.
“HİÇBİR AÇIDAN KABUL EDİLEMEZ” DİYEREK UYARDILAR
Açıklamada, İsrail'in planlarının “hiçbir açıdan kabul edilemeyecek” kadar insanlık dışı olduğuna vurgu yapıldı. Gazze'de yaşayan Filistin halkının, bu planlara karşı topyekûn direniş göstereceği de ifade edildi.
“Filistin halkı, tüm oluşumlarıyla bu suç planlarına karşı koyacaktır.” denilerek, bu projelerin yalnızca Filistinlileri aç bırakma ve zayıflatma amacı taşıdığı öne sürüldü. Bu uyarıların temelinde, Gazze Şeridi'ndeki insani krizin giderek derinleşmesi ve İsrail'in bölgede işgalini yayma adımlarının hız kazanması yatıyor.
GAZZE HÜKÜMETİ: “İSRAİL, YARDIMI SİLAHA ÇEVİRDİ”
Gazze hükümeti, yaptığı açıklamada İsrail'in insani yardımı adeta bir silah gibi kullandığını ve dağıtım sürecini zorunlu göçe, ablukaya ve yıldırmaya dönüştürdüğünü belirtti. Yardımların kontrol edilmesinin, Filistinlilerin yaşam alanlarını daraltmak için planlanan zorunlu kamp sisteminin altyapısı olduğu savunuldu.
Uluslararası kamuoyu ve hukuk kuruluşlarına çağrıda bulunan yetkililer, İsrail'in planladığı sistematik ayrıştırma ve kamplarla Filistin halkını teslim alma çabasına acilen müdahale edilmesini talep etti.
İSRAİL'İN “İŞGAL PLANI” İFŞA OLDU
Açıklamada yalnızca zorunlu tecrit iddiaları değil, İsrail'in Gazze işgalini genişletme planları da sert ifadelerle hedef alındı. İsrail güvenlik kabinesi, geçtiğimiz haftalarda Gazze'de daha fazla bölgenin işgal edilmesi ve “tampon bölgelerin” genişletilmesini içeren bir planı resmen onayladı.
Bu plan çerçevesinde, İsrail ordusunun işgal ettiği bölgelerden geri çekilmemesi ve Filistinlilerin zorla Gazze'nin güneyine göç ettirilmesi gibi maddelerin yer aldığı ortaya çıktı. Aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, yerel basına yaptığı açıklamada bu planı doğrulayarak, “Gazze'yi kalıcı olarak işgal edeceğiz.” sözleriyle süreci özetledi.
ARAP VE İSLAM ÜLKELERİNE “TARİHİ SORUMLULUK” ÇAĞRISI
Gazze Medya Ofisi, özellikle Arap ve İslam ülkelerine seslenerek bu tarihi süreçte sorumluluklarını yerine getirmeleri gerektiğini vurguladı. Açıklamada, “İsrail'in uyguladığı soykırım, aç bırakma ve zorunlu tecrit planlarının durdurulması” için bölgesel dayanışmanın şart olduğu belirtildi.
Gazze'deki insani dramın sona ermesi için tüm devletlere ve uluslararası örgütlere çağrı yapan hükümet, İsrail'in uygulamalarının yalnızca savaş suçu değil, insanlığa karşı suç teşkil ettiğini de iddia etti.
GAZZE'DE BÜYÜYEN TEHLİKE: İNSANİ KRİZ DERİNLEŞİYOR
İsrail'in saldırıları ve işgal planları sonucunda Gazze'de halihazırda derin bir insani kriz yaşanıyor. Yardımların engellenmesi, temel yaşam malzemelerine erişimin kısıtlanması ve insanların yaşam alanlarının daraltılması bölgede felaket senaryosunu giderek daha da görünür hale getiriyor.
Bu durum, Filistinli sivillerin hem açlıkla hem de zorunlu göç riskiyle karşı karşıya kalmasına neden oluyor. İsrail'in uyguladığı yöntemlerin uluslararası hukukta savaş suçu olarak tanımlanabileceği uyarısı, birçok insan hakları kuruluşunun da gündeminde yer alıyor.
Yorum Yap