Dolar

34,8660

Euro

36,7937

Altın

3.049,56

Bist

10.118,10

İngiltere'deki Yahudiler bölündü: 'Benim adıma değil'

İngiltere'nin başkenti Londra'da İsrail'in Gazze'yi işgalini protesto eden bazı Yahudi oluşumlar, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana devam eden eylemlerini 'Filistinlilere karşı bir savaş' ve '(Filistin) toprakların gasbı' olarak nitelendirdi.

1 Yıl Önce Güncellendi

2023-11-24 21:23:49

Yahudi göstericiler, "benim adıma değil" sloganıyla Londra'da düzenlenen protestolar sırasında İsrail'in Gazze'yi işgali hakkında görüşlerini Anadolu Ajansı muhabirine aktardı.

İngiliz İşçi Partisi'nin Yahudi destekçilerinden oluşan "İşçi için Yahudi Sesi" (JVL) organizasyonu kurucu ortağı Naomi Wimborne-Idrissi, "Medyada sık sık karşılaşılan 'tüm Yahudiler İsrail'in Filistinlilere yönelik eylemlerini destekliyor' anlatımından uzaklaşmak bizim için oldukça önemli." dedi.

Wimborne-Idrissi, "Aşırı sağ İsrail hükümetinin esir tutulan bir toplumda etnik temizlik ve soykırım yaptığını görüyoruz. Pek çok Yahudi bunu asla kabul etmiyor." ifadesini kullandı.

Filistin yanlısı protestoların Yahudilere karşı bir tehdit gibi medyada yansıtılmasının birçok insanda "korku uyandırdığını" belirten Wimborne-Idrissi, "Bu nedenle İsrail hükümetinin eylemleriyle bağdaştırılmak istemeyen Yahudilerin sesi olmak bize düşüyor." dedi.

"FİLİSTİNLİLERİN FELAKETİ NEKBE, 75 YILDIR SÜRÜYOR"

"Filistin İçin Yahudi Ağı" Başkanı David Cannon da, pek çok Yahudi kişi ve topluluğun "güncel gelişmeleri nefretle takip ettiğini ve sorunun temelini 1948'de İsrail'in şiddet ve ırkçı hırsızlık ile kuruluşuna bağladığını" belirtti.

Cannon, "Yüzlerce Filistin köyü yıkıldı, binlerce masum Filistinli erkek, kadın ve çocuk katledildi. 750 bin Filistinli mülteci durumuna sokuldu, kendi topraklarından, iş yerlerinden, evlerinden kaçtılar. İsrail bunun üzerine kurulmuştur. Filistinlilerin felaketi, Nekbe, 75 yıldır sürüyor. Yaşananlar, (Nekbe'nin) devam ettiğinin bir göstergesidir ve buna engel olmalı, sorunu çözmeliyiz." dedi.

İngiliz hükümetini başlangıçtan itibaren sorunun bir parçası olmak ve "suç ortaklığı" ile suçlayan Cannon, "adalet olmadan barış sağlanamaz" vurgusu yaptı.

"BU FİLİSTİNLİLERE KARŞI BİR SAVAŞ"

"İşçi için Yahudi Sesi" (JVL) organizasyonu komite üyesi Tony Booth, "Gazze halkının katliamı ve (Gazze'den) zorla çıkarılmasında hükümet ve muhalefetin suç ortaklığının ve savaş suçlarının sonlandırılması" çağrısı yaptı.

Filistin-İsrail anlaşmazlığının yalnızca politikayla çözüme ulaştırılabileceğini savunan Booth, "Fakat şu an tam tersi yöne gidiyoruz, Filistinliler Gazze Şeridi'nden zorla çıkarılıyor ve bu iyi sonuçlanmayacak." dedi.

Booth, "Bu Filistinlilere karşı bir savaş. Savaşın İsrail ve Hamas arasında olduğu iddiası tam bir propaganda ifadesi. Bu, Filistinlilere karşı bir bölge savaşıdır." çıkarımını yaptı.

İsrail'in, Gazze kıyılarında doğal gaz arama faaliyetleri için harekete geçtiğine dair raporları işaret eden Booth, güncel olayları "(Filistin) topraklarının gasbı"nın bir parçası olarak nitelendirdi.

"İSRAİL SON 75 YILDIR HER GÜN ULUSLARARASI YASALARI ÇİĞNİYOR"

Ev Yıkımlarına Karşı İsrail Komitesi (ICAHD) üyesi Dennis McEldownay de, Filistinlilerin haklarını savunan ICAHD'ın "Hamas, İsrail, ABD ve diğer tüm tarafların işlediği cinayetleri kınadığını" bildirdi.

McEldownay, "Ne İsrail ne de ABD Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin üyesi. İsrail son 75 yıldır her gün uluslararası yasaları çiğniyor." ifadesini kullandı.

Protestoculardan John Keidan, İsrail'in 7 Ekim'den beri devam eden eylemleri için "Benim adıma değil" diyerek İsrail'in saldırılanın "asimetrik olduğunu ve durması gerektiğini" vurguladı.

Yüz binlerce insanın zorla yerinden edilerek Gazze Şeridi'nin güneyine gitmeye zorlanmasının uluslararası yasalara aykırı olduğuna dikkat çeken Keidan, "Bu nedenle Filistinliler Gazze Şeridi'ni terk etmemeli çünkü bir daha geri dönmelerine izin verilmeyebilir." uyarısında bulundu. AA

Haber Ara