İngiltere'nin başkenti Londra'daki özel bir okul, yapay zeka tarafından yönetilen ve öğretmensiz derslerin yapıldığı bir sınıfı hizmete açarak İngiltere'de bir ilke imza attı. Bu sınıfta insan öğretmenler yerine yapay zeka tabanlı bir sistem, öğrencilere ders veriyor. Okul yetkilileri, bu yeni teknolojinin, öğrencilere "kesin, kişiye özel" bir öğrenim sunduğunu iddia ederken, eleştirmenler bu tür bir eğitimin "ruhsuz ve karanlık bir gelecek" yaratacağını savunuyor.
Londra'daki bu özel okul, yapay zeka destekli sınıflarıyla dikkat çekiyor. "Yapay zeka sayesinde öğrenciler, birebir kişiselleştirilmiş eğitim alıyor" diyen okul yetkilileri, bu yeni sistemin öğrencilerin ihtiyaçlarına göre şekillendiğini belirtiyor. Yapay zeka, öğrencilerin öğrenme hızını ve seviyesini analiz ederek, her birine uygun bir eğitim planı oluşturuyor.
Ancak bu yenilik, herkes tarafından olumlu karşılanmıyor. Eleştirmenler, "Yapay zeka ile öğretmensiz eğitim, eğitimin insani yönünü yok ediyor" diyerek, bu tür uygulamaların öğrenciler üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini düşünüyor. İnsan öğretmenlerin sunduğu empati, rehberlik ve sosyal etkileşimin yapay zeka tarafından sağlanamayacağını savunan uzmanlar, bu durumun eğitimde büyük bir boşluk yaratacağını öne sürüyor.
Yapay zeka destekli sınıflar, eğitimde teknoloji kullanımının ne kadar ileri gidebileceği konusunda yeni bir tartışmayı da beraberinde getiriyor. "Geleneksel öğretim yöntemleriyle yapay zeka destekli eğitim arasındaki denge nasıl sağlanacak?" sorusu, eğitim dünyasında cevabı aranan en büyük sorulardan biri haline geldi.
Uzmanlar, bu tür bir sistemin yaygınlaşması durumunda eğitimde fırsat eşitliği, sosyal etkileşim ve ahenk gibi kavramların zarar görebileceği uyarısında bulunuyor. "Yapay zeka destekli eğitim, öğrencileri topluma kazandırma ve hayat hazırlama noktasında yetersiz kalabilir" diyen eleştirmenler, bu uygulamanın daha geniş çapta değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor.
