"Orestis" lakaplı seri katil zanlısının, aralarında 2 çocuğun bulunduğu 7 yabancı kadını öldürdüğünü itiraf etmesi, Rum polisinin Ada'da son yıllarda kaybolan yabancı kadınlara ilişkin vakalara "yaklaşım" şeklini tartışmaya açtı.
Kamuoyunda geniş yankı bulan olay nedeniyle Rum Adalet ve Kamu Düzeni Bakanı Nikolau görevinden istifa etti.
Rum lider Nikos Anastasiadis'e istifa dilekçesini sunmasının ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Nikolau, istifasının Anastasiadis tarafından kabul edildiğini belirterek, olaya ilişkin sorumluluğu bulunmadığını, "siyasi hassasiyet" nedeniyle görevinden istifa ettiğini söyledi.
Seri cinayetlerin sorumluluğu konusunda Rum Polis Teşkilatı Başkanı Zaharias Hrisostomu ile anlaşmazlığa düşen Nikolau, dün yaptığı yazılı açıklamada da Rum polisinin kaybolan yabancı kadınlarla ilgili çalışmalarından Adalet Bakanlığının sorumlu olmadığını belirterek, polisin bu konulara ilişkin kendisini hiçbir zaman bilgilendirmediğini iddia etmişti.
"ARTIK BIKTIM, CEZAEVİNE GİTMEK İSTİYORUM"
Öte yandan, İngiltere polis teşkilatı Scotland Yard'dan gelen bir ekip tarafından sorgulanan Metaksas'ın öldürdüğünü itiraf ettiği 7 kadından 3'ünün cesetlerini arama çalışması devam ediyor.
Rum basınında çıkan haberlere göre, "Artık bıktım, cezaevine gitmek istiyorum." diyen zanlının, soruşturmaya gölge düşürmek amacıyla ceset sayısı konusunda adli makamları yanıltmış olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor.
Nikos Metaksas
HEDEFİNDE GÖÇMEN İŞÇİ KADINLAR VAR
Metaksas, 14 Nisan'da Mary Rose Tiburcio (39) adlı Filipinler vatandaşı kadının cesedinin Lefkoşa'nın 32 kilometre batısındaki bir maden göletinde bulunmasının ardından başlatılan cinayet soruşturmasında gözaltına alınmıştı.
Soruşturma kapsamında sorgulanan zanlı, Tiburcio dahil 7 kişiyi öldürdüğünü itiraf etmişti.
Kurbanlar arasında Tiburcio dışında, Filipinler vatandaşları Arian Palanas Lozano (28) ve Maricar Valdez Arquila (30), Romanyalı Livia Florentina Bunea (36), Nepal vatandaşı Kata Anou ile Tiburcio'nın 6 yaşındaki kızı Sierra ve Bunea'nın 8 yaşındaki kızı Elena da yer alıyor.
Kurbanların tamamının Kıbrıs Rum kesimine çalışmaya gelen göçmen işçi kadınlar olması dikkati çekiyor.
Kurbanlardan Tiburcio ve Lozano'nun cesetleri aynı maden göletinde, Anou olduğu sanılan bir kurbanın cesedi ise katilin görev yaptığı askeri birliğin arazisindeki atış alanının yakınındaki bir kuyuda bulunmuştu.
Son olarak Asyalı olduğu tahmin edilen 4. kadın cesedi ise Kırmızı Göl'de tespit edilmişti.
Rum yönetimi Ada'da ilk kez karşılaşılan seri katil olayında cinayetlerin aydınlanması için İngiliz uzmanlardan yardım istemişti.
