Gisèle Pelicot, eski eşi Dominique Pelicot tarafından ilaçla uyutularak en az 83 erkeğin tecavüzüne maruz bırakıldı. Bu korkunç olay, Dominique Pelicot'un bir süpermarkette kadınların etek altı fotoğraflarını çekerken yakalanmasıyla ortaya çıktı. Davada sunulan kanıtlara göre, saldırganlar Pelicot'un bilgisi dışında çekilen fotoğraflarını çevrimiçi platformlarda paylaşarak saldırıları organize etmişti.
Gisèle Pelicot, yasal süreçte kimliğinin gizli tutulması hakkından feragat ederek, adını ve hikayesini kamuoyuyla paylaştı. Bu cesur adım, cinsel şiddet mağdurlarının seslerini duyurması açısından tarihi bir önem taşıyor. Fransa'daki feminist hareketler, Pelicot'un mücadelesini büyük bir dayanışmayla desteklerken, kendisi mahkeme salonlarında alkışlarla karşılandı.
19 Aralık 2024 tarihinde sonuçlanan davada, Dominique Pelicot ağırlaştırılmış tecavüz suçundan 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Diğer sanıklara ise 3 ila 15 yıl arasında değişen cezalar verildi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Gisèle Pelicot'a hitaben yaptığı açıklamada, “Cesaretiniz tüm dünyaya ilham verdi” ifadelerini kullandı.
Gisèle Pelicot, yaşadığı trajediyi bir farkındalık mücadelesine dönüştüren bir figür olarak tarihe geçti. Onun cesareti, cinsel şiddet mağdurlarına yalnız olmadıklarını hatırlatıyor ve toplumu daha güçlü yasal düzenlemeler için harekete geçiriyor. Pelicot, “Etrafınıza bakın, yalnız değilsiniz” sözleriyle diğer mağdurlara seslenirken, cinsel suçlara karşı küresel bir dayanışma çağrısı yaptı.
Gisèle Pelicot'un hikayesi, sadece Fransa'da değil, tüm dünyada yankı uyandırdı. Bu dava, cinsel suçlarla mücadelede bir dönüm noktası olarak kabul edilirken, Pelicot'un mücadelesi cinsel şiddete karşı sürdürülen savaşta bir sembol haline geldi.
Yorum Yap