Meltem Suat Timeturk Dış Haberler Servisi/Özel
Suriye'nin doğusundaki Deyr ez-Zor, haftalardır süren gerginliğin ardından yeniden silah sesleriyle yankılandı. Fırat Nehri'nin iki yakasında konuşlu Suriye Geçici Hükûmeti'ne bağlı güçler ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) arasında karşılıklı ateş açıldı. Arap aşiret güçleri, SDG saflarından altı savaşçıyı rehin aldı.
Yerel kaynaklar, çatışmalarda roketatar ve uçaksavar gibi ağır silahların kullanıldığını, henüz karadan bir saldırı girişimi yaşanmadığını aktarıyor. Ancak hem Şam hem SDG kanadından bölgeye askeri takviyeler gönderilmesi, çatışmaların büyüme ihtimalini güçlendiriyor.
Arap aşiretleri sahnede
SDG kontrolünde olmasına karşın Arap nüfusun çoğunlukta olduğu Deyr ez-Zor'da, aşiretler uzun süredir yönetim ve kaynak paylaşımı konusunda SDG ile gerilim yaşıyor. Son olayda, aşiret güçleri altı SDG mensubunu rehin aldı.
Bu hamle, sadece askeri bir adım değil; aynı zamanda, aşiretlerin SDG üzerindeki baskısını artırma ve merkezi Şam yönetimiyle ilişkilerde pazarlık gücünü yükseltme stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Ateşkes çağrısı ve sert mesajlar
SDG, 9 Ağustos'ta yaptığı açıklamada, Deyr ez-Zor'un doğusundaki saldırılarda aralarında bir çocuğun da bulunduğu sivillerin yaralandığını belirterek, Suriye hükümetine ve bağlı güçlere Nisan 2024'te imzalanan ateşkes anlaşmasına uymaları çağrısında bulundu.
Ancak, ateşkes çağrısının geldiği günlerde, Suriye ordusuna bağlı 86. Tümenin Deyr ez-Zor kenti ve kırsalına takviye birlikler göndermesi, iç güvenlik güçlerinin alarma geçirilmesi dikkat çekti.
Yorum Yap