Suriye'nin Dera kentinin batı kırsalındaki Tafas, Casim, Muzayrib ve Yermuk Havzası bölgelerinde yaşayan düzinelerce sakin, Çarşamba akşamı Dera el-Beled şehrindeki kuşatmanın kaldırılmasını talep ederek protesto duruşu düzenledi. Diğer yandan yerel kaynaklar ise Suriye rejim güçlerinin güneyde ara sıra saldırılara maruz kaldığını bildiriyor.
Barışçıl çözümler bulunması ve Suriye'nin güneyindeki bölgelerde İran hegemonyasının bitirilmesini talep eden protestocular, bölgedeki savaşı, zorla göçü, Rus garantör rolünün yokluğunu ve önceki vaatlerinden geri adım atışını reddettiklerini ifade eden pankartlar yükseltti. Aynı zamanda Dera'daki aktivistler Dera el-Beled ve çevresindeki kuşatmanın kaldırılması yönünde insani yardım çağrılarında bulunurken, gözaltına alınanların serbest bırakılmasını ve bölgelerinin Dera el-Beled halkıyla dayanışmasının devam etmesini talep etti.
4. Zırhlı Tümeni kuvvetleri tarafından şehrin 57 gün boyunca kuşatılması ve Rus tarafının gönüllü sivillerin çıkışı için insani koridor olması yönünde söz verdiği Saraya kontrol noktası dahil olmak üzere şehre giden tüm yolların kapatılması ardından Dera el-Beled aktivistleri, baraj yolu ve kamplar dahil olmak üzere şehirde hayati ve tıbbi ihtiyaçların karşılanamadığını, su ve elektriğin kesildiğini bildirdi.
Dera el-Beled'deki Müzakere Komitesi, Rus tarafı ve rejimin güvenlik komitesi ile üst üste üç gün gerçekleştirdiği toplantının ardından Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Dera el-Beled krizinin çözümü yönünde nihai bir anlaşmaya varılmadığını, rejim komitesi ve Rus tarafının şehirdeki silahların teslim edilmesi yönündeki ısrarının sürdüğünü bildirdi.
Yerel kaynakların bildirdiğine göre, Çarşamba sabahı Nafia ve eş-Şubruk kasabaları arasındaki yolda Yermük havzası bölgesinden geçtikleri sırada araçlarına yola yerleştirilmiş bir patlayıcının isabet etmesi sonucunda Suriye rejim güçlerine bağlı 112. Tugay üyelerinden öldürülenler ve yaralananlar oldu. Ardından Dera'nın batı kırsalındaki Tasil kasabası bombalandı, ancak herhangi bir can kaybı kaydedilmedi.
Dael şehrinden kaynakların bildirdiğine göre Çarşamba akşamı yerel silahlılar, şehrin güneybatı mahallesindeki Hava Kuvvetleri İstihbaratına ait bir askeri kontrol noktasına silahlı saldırı düzenledi. Kısa süreli bu saldırıda ölen veya yaralananlara dair bir bilgi verilmedi. Saldırıyı güvenlik konuşlandırması ve Suriye rejim güçlerine ait askeri araçların şehir içinde hareketi izledi.
Dera el-Beled şehrinin doğu ekseninde ve Dera'nın güneyindeki deniz alanı ekseninde 4. Tümen kuvvetleri ile şehir sakinler arasında şiddetli çatışmalar yaşandı. Aynı zamanda şehrin mahalleleri tanklarla bombalanırken keşif uçakları ise Dera şehrinin kuşatma altındaki mahalleleri üzerinde uçtu.
Batı Dera gençlerinin ekmek dağıtmak ve rejimin buradaki askeri noktalarından çoğunu beslemekle sorumlu araca ve içindekilere el koyduğunu bildiren Ahraru'l Harun Komitesi, “Dera'nın batısındaki rejim güçleri bugün ekmek bulamayacak” ifadelerine başvurdu. Bu gelişme, güvenlik güçlerinin kuşatma dolayısıyla mahallelere un ve su erişimini engellemesi ardından geldi.
Şarku'l Avsat'a vediği demeçte son dönemde Suriye'nin güneyindeki yerleşim bölgelerinde meydana gelen protesto, grev ve saldırılara değinen Dera'lı aktivist Basil el-Gazavi, Suriye dahili ve haricindeki protesto ve grev çağrılarının Dera el-Beled, baraj yolu ve kamptaki kuşatma altında yaşayanlarla yapılan barışçıl ve medeni dayanışmayı gösterdiğini bildirdi. Bu durumun sivilleri kuşatan rejimin güvenlik ve askeri aygıtı konusunda söz sahibi olan Ruslar üzerinde baskı oluşturabileceğini söyleyen Gazavi, Rusların bu bölgelerde kuşatma altında yaşayan insanların acılarını dindirmeye çalışmak zorunda kaldığını vurguladı. Zirâ bu grevler Ruslar için doğrudan bir tehdit teşkil etmese de uluslararası toplum bu yönde baskı kurabilir.
Dera'da yerel savaşçılar tarafından gerçekleştirilen askeri saldırıların, müzakere sürecinde merkez komitelerin rolünü bir nevi destekleyen çözüm anlaşmasının 2018 yılı ortalarında imzalanışından bu yana durmadığına dikkati çeken Gazavi, Şubat 2021'de 4. Tümen kuvvetlerinin Dera'nın batısındaki Tafas'ta konuşlanmasının engellendiğini, zirâ Gays Güçleri şehre doğru ilerledikleri sırada bölge halkının askeri tepkileri ile karşılaştıklarını hatırlattı. Rusya ve rejim ise güney bölgelerinde istikrarsızlığın baş göstereceğinden, durumun 2018'deki anlaşma öncesine döneceğinden korkuyor.
Kaynak: Şarkul Avsat
