Mısırlı politikacılar ve analistler, Mısır'ın Libya'daki muhalif tugay güçlerini destekleme çabaları ve müttefikleri General Halife Hafter'in Libya'nın başkenti Tripoli'nin kontrolünü ele geçirme girişimlerinin, Batı ve Rusya'nın itirazlarıyla karşılaştığını söyledi.
Hafter'e bağlı Doğu Libya'nın güçleri, geçen cuma günü yaptığı açıklamada, 2011'de Muammer Kaddafi'nin yıkılmasından bu yana ülkeyi parçalayan bir güç mücadelesini hızlandırarak başkent Tripoli'nin güney semtlerine girdiğini açıkladı.
‘HAFTER'İ, SUUDİ ARABİSTAN, MISIR
VE BAE DESTEKLİYOR'
Hafter güçlerinin sözcüsü, askeri operasyon öncesi General Hafter'in Suudi Arabistan'ı ziyaret ettiğini, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden de askeri ve maddi destek aldıklarını açıkladı.
Amerika Birleşik Devletleri, İtalya, Fransa ve İngiltere hükümetleri yaptıkları ortak açıklamada ise, çatışmaların Libya'yı daha büyük kaoslara sürükleyeceği, askeri müdahalelerin bir çözüm olmayacağı öne sürüldü. Ve çatışan gruplardan, çatışmalara son verilmesi istendi.
General Hafter ve Sisi, Libya'daki Müslüman Kardeşler başkanlığındaki hükümetle müzakere yapmak fikri yerine, askeri bir çözümden yana olduklarını açıkladı.
Şubat 2017'de Hafter, Mısır yönetiminin düşman ilan ettiği Libya ordusundaki Müslüman Kardeşler ve destekçilerini yenmenin zor olmadığını belirterek, operasyon hazırlıkları içinde olduğunu açıklamıştı.
‘BATI İÇİN EN ÖNEMLİ
ÖNCELİK PETROL, VARİLLERİ'
Mısırlı eski siyasetçi Abdelmawood Dardiri, “Batı, Libya'da Mısır'ın, Avrupa politikasının çerçevesinden ayrılmadığı sürece bağımsız bir rol oynamasına izin veriyor. Batı için en önemli öncelik, petrol varilleri ve yanında demokratik bir sivil devletin bulunmaması” diyerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Sömürgeci Batı, Mısır'ın askeri yönetim altında olsa bile Libya petrolünden faydalanmasını istemiyor; çünkü, Batı, Mısırlıların Avrupa halkları ve sömürgeci zihniyet pahasına güçlenmesini istemiyor ve Sykes Pico Anlaşması'nın değişmeden kalması konusunda ısrar ediyor.
Askeri bir devlet olmadan, demokratik bir sivil devlet kurmak için Libya hareketinin gelişimi var, bu da Mısır askeri rejiminin istediği şey değil.
Mısır darbesi, Libya'da benzer bir darbeyle uğraşmayı tercih ediyor ve Libya'da demokratik bir sivil devletin varlığını tehdit ediyor."
‘BATI, LİBYA'YI MISIR
VE BAE'NİN KONTROLÜ
ALTINA BIRAKMAZ'
Siyasi analist Muhammed al Sayyid ise, "Libya, 2017 yılında yaklaşık 48 milyar varil petrol rezervine sahip petrol üreten bir ülkedir. General Hafter ile Accord hükümeti arasındaki ihtilaf nedeniyle, yabancı şirketler petrol arama faaliyetlerini askıya aldı” dedi.
Mısır'daki darbeci Sisi rejiminin havadan ve karadan verdiği destek sayesinde General Hafter'in, Libya'nın en önemli şehirlerinden olan Bingazi'yi kontrol altına aldığını belirten analist Sayyid; ancak Batı ülkelerinin Libya'yı Sisi ve BAE'nin kontrolü altına bırakmayacağını belirterek şunları söyledi:
“Total, Eni ve BP dahil olmak üzere petrol araması yapan şirketler Libya'da önemli yatırımlara sahipler ve bu ülkeler de Muammer Kaddafi rejiminin ortadan kaldırılmasına katıldılar ve burada özellikle Kaddafi karşıtları için savaşı sonladıran Fransız uçaklarının hava saldırıları oldu.
Batı'nın Libya'da, petrol ve Libya kıyılarından başlayan yasadışı göçle mücadeleyle ilgili pek çok hedefi var. Batı'nın, Sisi'nin Libya'ya müdahale etmesine izin verdiği tek şey İŞID'le mücadele. Sisi, Batı'nın çizdiği sınırlar dışına çıktığı zaman, karşısında her zaman Batı'yı bulacaktır. Batı hiçbir zaman ele geçirdiği, beslendiği kaynakları başkasıyla paylaşmaz.”
