Amerikalı gazeteci ve yazar Eric Margolis tarafından kişisel blogunda, “Afganistan: İmparatorlukların mezarlığı” başlıklı yazısında, “Taliban iktidardayken, Afganistan'ın yüksek kaliteli morfin ve eroin ticaretinin yüzde 90'ını ortadan kaldırdı. ABD Kabil'i ele geçirip kendi kukla rejimini kurduğunda, uyuşturucu üretimi tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı. Bugün ABD'nin yönettiği Afganistan, dünyanın en büyük uyuşturucu satıcısıdır” yorumunda bulundu.
Yazar Margolis yazısını, Rus Aleksandr Solzhenitsyn'in, “Ülkemizde yalan sadece ahlaki bir kategori değil aynı zamanda devletin bir ayağı haline geldi” cümlesiyle başlıyor.
“11 EYLÜLSALDIRISI AFGANİSTAN'DA PLANLANMADI”
Yazarın makalesinden kısaltılmış bölümler şöyle:
Bu hafta (geçen hafta), saygı değer Washington Post gazetesi, Amerika'nın en uzun savaşı olan Afganistan'daki ABD savaş stratejisinin şaşırtıcı başarısızlığını ayrıntılarıyla anlatan 2.000 sayfalık gizli Pentagon raporunda bir bomba detay ortaya çıkardı.
Amerikalılar, Afgan Savaşı hakkında sürekli bir yalan akışıyla beslendiler.
Afganistan'da ABD'nin başkanları George Bush ve Barack Obama'nın komutasındaki üç yıldızlı General Douglas Lute, “Neyi üstlendiğimize dair en ufak bir görüşe sahip olmadık” dedi.
Afganistan'a saldırmak, ABD'ye yapılan 11 Eylül saldırısının intikamını almaktı. Bu makalenin yazarı, Afganistan'ı ilk elden gördüğü için, Usame bin Laden'in Afganistan'daki "terörist eğitim kampları" ile ilgili tüm iddiaları yalandı. 11 Eylül saldırısının, Afganistan'da planlanmadığını söyledi.
“TALİBAN, ABD'NİN TEKLİFİNİ
REDDEDİNCE, TERÖRİST İLAN EDİLDİ”
Taliban 'terörist' değildi. Taliban'ın mücahid babaları, Ronald Reagan tarafından “özgürlük savaşçıları” olarak selamlandı. 2003'te ABD, Orta Asya'daki petrol zengini Hazar Havzası'ndan Pakistan'ın kıyılarına kadar güneyde ABD'nin sahip olduğu boru hattı güzergahlarına izin vermeyi vaad eden Afgan Komünistlerini desteklemek için büyük bir çaba sarf etti. Taliban, ABD'nin boru hatlarının teklifini reddetmesinin ardından, bu milliyetçi, uyuşturucu karşıtı hareket, 'terörist' olarak nitelendirildi.
ABD'nin kurduğu Kabil rejimi, bir dizi hazır CIA varlığına dayanıyordu: savaş ağaları, büyük uyuşturucu satıcıları ve komünistler. Paralı askerler kiralamak, savaş ağaları ve suçluları ödemek için milyarlarca dolar harcandı. Afganistan'daki en büyük savaş suçluları, ABD'nin baş müttefikleri oldu.
“TALİBAN UYUŞTURUCUYU KALDIRDI
ABD GELDİ, AFGANİSTAN DÜNYANIN EN BÜYÜK
UYUŞTURCU SATICISI HALİNE GELDİ”
Taliban iktidardayken, Afganistan'ın yüksek kaliteli morfin ve eroin ticaretinin yüzde 90'ını ortadan kaldırdı. ABD, Kabil'i ele geçirip kendi kukla rejimini kurduğunda, uyuşturucu üretimi tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı. ABD güçleri ve müttefikleri, ulusun ekonomisini sürdüren ilaç ticaretine derinden karıştı. Bugün ABD'nin yönettiği Afganistan, dünyanın en büyük uyuşturucu satıcısıdır.
Afganistan ile ilgili gerçeği söylemekte ısrar eden gazeteciler kovuldu veya görmezden gelindi. Irak'ın kitle imha silahları olduğu yönündeki Amerikan yönetiminin sahte iddialarını reddettiğim için CNN'den atıldım.
“IŞİD ABD, FRANSA, İNGİLTERE VE İSRAİL
TARAFINDAN DESTEKLENİP, İCAT EDİLDİ”
IŞİD'in ABD, Fransa, İngiltere ve İsrail tarafından desteklenen batılı bir icat olduğunu iddia ettiğim için bazı radyo ve kamu TV ağlarından yasaklandım. Gerçeği söylemeye çalıştığım için 'radikal' olarak damgalandım.
Washington Post tarafından, ABD yönetimine yapılan suçlamaları onaylamak için bu örneklerden bahsettim. Tüm Afgan çatışması ABD hükümetinin, cüretkar bir orta çağ ulusuna karşı acımasız bir saldırganlık savaşını haklı çıkarmak için hazırladığı yalanlar olduğunu söyledim.
Washington Post, ABD'nin Irak'a işgaline yol açan yalanların tanıtımında kilit rol oynadı.
Pentagon'un raporuna göre; ABD, Afganistan Savaşı'nda en az bir trilyon dolar harcadı. Geride çok sayıda ölü ve yaralı, tahrip edilmiş köy, makineli tüfek, yok edilmiş çiftlik hayvanları ve geniş kimyasal kirlilikten başka hiçbir bırakmadı.
“SOVYETLER DE ACIMASIZDI,
AMA BİZ DAHA ACIMASIZ ÇIKTIK”
ABD'nin B-1 ve B-52 ağır bombardıman uçakları tarafından Afgan köylerini, kabilelerini ve düğün merasimlerini bombalayan utanç verici saldırılarına şahit oluyoruz. Sovyetler de acımasızdı; ama biz daha etkiniz.
Amerikan medyası, birkaç küçük istisna dışında, Pentagon'un Afgan halkına karşı savaşını teşvik etti ve vahşetini ve korkunç yalanlarını tamamen gizledi. Bu savaş, politikacıları ve askeri müteahhitleri güçlendiren dev, para tüketen bir ölüm makinesi haline geldi. Dünyanın en fakir, en geri kalmış uluslarından birine karşı bu utanç verici savaşa tezahürat yapan geçmiş başkanlar utanç verici olmayı hak ediyor.
“AFGANLILARI CESUR CESARETİNDEN
DOLAYI KUTLUYORUM”
Bu arada, son 18 yılda dünyanın en güçlü askeri silahlarına karşı eski AK-47 tüfekleriyle cevap veren Peştun kabile savaşçılarının yiğit cesaretini daha fazla düşünmek zorundayız. Onlara en içten özürlerimizi ve yeniden inşa edilmiş bir ülke borçluyuz. Eski bir ABD askeri olarak onları cesur cesaretinden dolayı selamlıyorum.
