Almanya'nın PKK'lı ajandası
Geçen Ağustos ayında Beytüşşebap AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Naci Adıyaman PKK tarafından kaçırılıp öldürülmüştü. Çok geçmeden 1 Kasım genel seçimlerinde AK Parti Hakkari milletvekili adayı olan Ahmet Budak 14 Eylül’de evinin önünde PKK tarafından öldürüldü. PKK’nın Almanya’da yayın yapan Yeni Özgür Politika isimli gazetesi, söz konusu siyasi cinayetlere ilişkin, PKK’nın silahlı kanadı olan HPG’nin “AKP’liler hedefimizdir” açıklamasını manşete taşıyarak açıkça Türkiye’deki siyasetçileri teh

Oluşturma Tarihi: 2016-09-21 16:35:49

Güncelleme Tarihi: 2016-09-21 16:35:49

TİMETURK | HABER MERKEZİ
EDİTÖR: PINAR HİLAL BALTA

AA muhabiri Uğur Çil'in konu ile ilgili analiz haberi:

Türkiye'nin siyasi, sosyal, ekonomik ve askeri anlamda köklü bir müttefiki olan Almanya'nın PKK'ya ve PKK'nın Türkiye'de sebep olduğu "teröre" bakışı aslında oldukça uzun geçmişi olan ve çelişkilerle dolu bir durum arz ediyor.

1984'TEN BERİ

Alman iç istihbarat birimi Anayasayı Koruma Teşkilatı verilerine göre PKK 1984'ten beri Almanya'da faal.

1993'TE "TERÖR ÖRGÜTÜ" OLDU

24 Haziran 1993'te Türkiye Cumhuriyeti'nin Münih Başkonsolosluğu'na bir grup teröristin girerek 20 kişiyi rehin almasının akabinde Almanya, dönemin Başbakanı Helmut Kohl'ün de ilgisi ve özel gayretiyle, 26 Kasım 1993'te Alman meclisinde alınan bir kararla PKK'yı "terör örgütleri" listesine almıştı. Bu tarihten itibaren PKK'nın Almanya'daki tüm faaliyetleri kanunen yasaklanmış ve PKK ile alakalı tüm kurum, kuruluş ve şahısların faaliyetleri "terörle mücadele" kapsamında değerlendirilmeye başlanmıştı.

"TEORİK BİR ENGEL VAR, FAKAT BİR İŞE YARAMIYOR"

Ancak Almanya'da PKK'nin resmen bir "terör örgütü" olarak tanınması ve yasaklanması, PKK'nın Almanya içerisindeki faaliyetleri karşısında sadece teorik bir engel teşkil etmiş ve PKK bu teorik engele rağmen Almanya'daki ideolojik, siyasi ve ekonomik yapılanmasını geliştirmeye devam etmişti.

""PKK GAZETESİ, 'TERÖR ÖRGÜTÜDÜR' KARARINDAN 2 YIL SONRA YAYINA BAŞLADI"

PKK'nın Almanya'daki propaganda faaliyetleri bağlamında, Alman istihbarat birimlerince de PKK ile bağlantısı bilinen ve örgütün siyasi propaganda organı olarak kabul edilen “Özgür Politika”, PKK'nın resmen yasaklamasının üzerinden 2 yıl dahi geçmeden, 1995 yılı Ağustos ayında Almanya'nın Neu-Isenburg şehrinde yayına başlamıştı.

2005'TE KAPATILDI

Gazete ancak 10 sene sonra, 2005 yılı Eylül ayında yine PKK ile olan bağlantısından dolayı Alman İçişleri Bakanlığınca kapatıldı ve yasaklandı.

3 AY SONRA YENİ GAZETE

PKK'nın Türkiye'deki siyasetçilere yönelik açık tehditlerini manşete taşıyan ve PKK'nın sözcülüğünü yapan “Yeni Özgür Politika” ise “Özgür Politika” gazetesinin kapatılmasından sadece üç ay sonra yayına başladı ve Anayasayı Koruma Teşkilatı'nın yayımladığı resmi raporlarda da belirtildiği gibi, PKK'nın siyasi propaganda organı olarak hâlâ Almanya'da yayın yapıyor.

2011'DE MURAT KARAYILAN CANLI YAYINLA KONUŞMA YAPMIŞTI

Almanya'nın Köln şehrinde 2011 yılı Eylül ayında düzenlenen 19. Uluslararası Kürt Kültür Festivali'nde PKK'nın lideri durumundaki Murat Karayılan'ın canlı bağlantı yoluyla konuşma yapması, PKK'nın çatı yapılanması KCK'nın Yürütme Konseyi Başkanı Cemil Bayık'ın Alman Birinci Televizyonu ARD'de yayınlanan mülakatında örgütün 90'lı yıllarda Almanya'da gerçekleştirdiği şiddet olaylarından dolayı Alman halkından özür dileyip “Böyle şeyler bir daha asla olmayacak” demesi ve Türkiye'nin PKK ile mücadele kapsamında Almanya'da ikamet ettiği bilinen "teröristlerin" iadesi taleplerinin bu kişilerin terörist değil “siyasi suçlu” oldukları gerekçesiyle Alman makamlarınca reddedilmesi gibi olaylar durumu gözler önüne seriyor.

TÜRKİYE'YE KARŞI KULLANILIYOR

Bu gerçekler ışığında, öncelikli olarak Almanya'nın 1993'te yasakladığı PKK'ya bakış açısının temelinde, PKK'nın Almanya için bir tehdit olup olmadığı sorusunun bulunduğunu söylemek yanlış olmaz. Çünkü Almanya'nın PKK'yı yasakladığı süreçte karar mekanizmalarını etkileyen en önemli husus, PKK'nın Almanya'da düzenlediği terör eylemleriydi. Ama ilerleyen süreçte PKK'nın Almanya içerisindeki terör ve şiddet olaylarını sona erdirmesi, PKK'nın yönetici kadrolarının Almanya'da yaşanan terör ve şiddet olaylarından dolayı özür dilemesi ve Almanya'ya bu konuda taahhüt vermesi, PKK'yı Almanya iç güvenliği için bir tehdit olmaktan çıkarıp Almanya'nın siyasi çıkarları bağlamında kullanılabileceği bir yapı ve özellikle Türkiye'ye karşı siyasi bir koz haline getirmiştir.

PKK'nın Almanya'daki siyasi ve ideolojik faaliyetleri genelde düşünce ve fikir özgürlüğü temelli söylemlerle meşrulaştırılmaya çalışılıyor. Özellikle medya yoluyla Alman toplumu üzerinde oluşturulan algının vurgusu ise PKK'nın bir terör örgütünden ziyade, meşru yollarla insani ve siyasi haklar elde etmeye çalışan bir parti olduğu yönündedir. Anayasayı Koruma Teşkilatı raporlarında PKK ile ilişkisi sabit olan ve PKK'nın sözcülüğünü yapan “Yeni Özgür Politika” isimli gazetenin, yayın yaptığı ülke olan Almanya üzerinden Türkiye'deki siyasetçileri alenen ölümle tehdit etmesi ve buna rağmen yapılan tehdidin Alman makamlarınca basın ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilerek gazetenin toplatılmaması ve yasaklanmaması ise daha önce eşine rastlanmamış bir durum olarak karşımıza çıkıyor.

ALMANYA'NIN PKK'LI AJANDASI

Almanya'nın PKK'ya karşı olan bu pasif tavrı yeni olmamakla beraber, şüphesiz Türkiye-Almanya ilişkileri açısından da önemli bir dönüm noktasını teşkil edecektir. Ayrıca Almanya'nın bu pasif tutumuna bağlı olarak, Almanya'nın PKK üzerinden siyasi arka planı olan bir ajandaya sahip olduğunu da söylemek yanlış olmaz.