Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

ABD eski Şam Büyükelçisi Ford: “ABD, PKK ile organik bağları olan YPG’yi seçti”

2011’den beri çatışmaların sürdüğü Suriye’deki son gelişmeler ve olası senaryolar ABD’nin başkenti Washington’da düzenlenen bir panelde ele alındı.

3 Yıl Önce Güncellendi

2021-10-15 22:57:37

ABD eski Şam Büyükelçisi Ford: “ABD, PKK ile organik bağları olan YPG’yi seçti”

ABD'nin eski Şam Büyükelçisi Robert Ford, Suriye'deki durumun Türk-Amerikan ilişkilerine etkisiyle ilgili bir soruyu yanıtlarken, iki ülkenin 2011-2014 yılları arasında Suriye krizine siyasi bir çözüm bulunması hususunda birlikte çok yakın çalıştığını; ancak 2015'te özellikle Rusya'nın Suriye'ye müdahalesi ve IŞİD'in sahneye çıkmasıyla birlikte Washington'un dikkatinin Esat'tan uzaklaşıp IŞİD'e çevrildiğini belirtti.

ABD'nin coğrafi uzaklığı nedeniyle mülteciler konusunda bir endişe duymama lüksüne sahip olduğuna dikkat çeken Ford, “Amerikalıların önünde bir seçim vardı ve PKK'yla organik bağları olan, ABD'nin ve AB'nin terör listesinde bulunan bir milis grubuyla çalışmayı seçtiler. Ne yapılacağı konusunda bence uzun vadeli bir planları yoktu. Bu milis grubu, IŞİD'le savaşı sahada yürütebilecek emir komuta zincirine sahipti” dedi.

Ancak ABD'nin tek odak noktasının IŞİD olduğu böyle bir dönemde Türkiye'nin güvenlik kaygılarını umursamadığını, YPG'nin PKK bağlantısını görmezden geldiğini ve IŞİD'e karşı bu örgüte ihtiyacının olduğu mesajını verdiğini kaydeden Ford, “Amerikalıların Hizbullah'la savaşmak için Gazze'de Hamas'a yardım ettiğini düşünün, hemen hemen bunun gibi bir durum” ifadesini kullandı. “Kısa vadeli kazanımlar için YPG'yi seçtiler ama uzun vadede bu daha büyük zararlar getirdi”

Ford, bu seçimin Türk-Amerikan ilişkilerine aşırıcı derecede olumsuz etki yaptığını ifade etti. Türkler'in, güvenlik konusundaki kaygılarına Amerikalıların bu kadar ilgisiz olmasına şaşırdığını söyleyen Ford, Ankara'da ‘PKK'nın bir sorun oluşturduğunda mutabıkız, o zaman nasıl PKK'yla çalışmayı seçtiler' şeklinde bir tepkinin oluştuğunu belirtti.

Robert Ford, ABD'nin YPG'ye ilk yardımlarını sağlamaya başladığı dönemde Amerikalı generallerle konuştuğunu, generallerin “tek kaygılarının IŞİD olduğu ve YPG savaşçılarının da bu süreçte iyi bir ortak olduğunu” söylediğini aktardı.

2017'de de dönemin savunma bakanı James Mattis tarafından Washington'a çağrılarak görüşünün sorulduğunu anlatan Ford, o zaman “YPG'yle çalışmanın uzun vadede bir çözüm getirmeyeceği, Türkiye'yle ilişkilerin kızışmaya devam edeceği ve IŞİD'le savaşta yeni bir ortağın bulunmasının zamanı olduğu” mesajlarını verdiğini söyledi.

Robert Ford, ABD'nin kısa vadede maksimum kazanım elde etmek için YPG'yle çalışmayı seçtiğini ancak uzun vadede bunun zararının daha yüksek olduğunu belirtti. Ford, Esat sorununun çözülmediğini, IŞİD'in özellikle Suriye'nin orta kesimlerinde daha aktif hale geldiğini ve YPG'nin IŞİD'in örgüte eleman toplamasını da engelleyemediğini kaydetti.

“YPG IŞİD'i tamamen ortadan kaldıramaz”

Robert Ford bir soru üzerine, İdlib'de milyonlarca yerinden edilmiş sivilin kurtarılması konusunda Türkiye'nin katkılarının alkışlanması gerektiğini, Esat'ın bu bölgeyi geri almamasının tek nedeninin Türkiye'nin müdahalesi olduğuna, Türklerin Rusya'nın baskısına da karşı durduğuna dikkati çekti.

Ford, Suriye'nin doğusunda, sınırdan radikal unsurların geçişinin sorun yarattığını, ABD'nin de yardımıyla sınırın bu tür sızmalara karşı kapatılması yönünde adımlar atılabileceğini söyledi.

ABD özel kuvvetleri ya da YPG'nin IŞİD'i tamamen ortadan kaldırabileceğini düşünmediğini belirten Ford, IŞİD'in örgüte eleman toplaması meselesinin, askeri değil siyasi ve sosyal bir sorun olduğunu, YPG'nin de kontrolü altındaki bölgede bazı kesimlerde tıpkı ABD gibi yabancı bir unsur olarak görüldüğünü ve bazı uygulamalarıyla bu kesimlerin öfkesini çektiğini söyledi.

IŞİD'in daha ziyade genç Arapları örgüte kattığını ve YPG'nin bunu durduramayacağını belirten Ford, Beyaz Saray'ın IŞİD'in elinde toprak kalmamasına rağmen hala askeri çözüme odaklandığını ancak artık meselenin askeri boyuttan çok öte, siyasi, sosyal ve ekonomik yönlerinin ağır bastığını kaydetti

Robert Ford, İran'ın Suriye'deki faaliyetlerinin kontrol altına alınmasının da bir başka çözülmesi gereken mesele olduğunu söyledi ve İran'ın bu ülkedeki varlığını son 10 yılda ciddi oranda arttırdığını kaydetti.

Ford, Türkiye ve ABD'nin tüm bu konularda mümkün olduğu kadar erken diyaloğa girmesi gerektiğinin altını çizdi.

Amerika'nın Sesi

Haber Ara