ABD'de halkın yüzde 60'ı İran'la çatışmaya müdahaleyi reddetti
ABD Başkanı Donald Trump'a oy verenlerin yarısından fazlası, ABD'nin İsrail-İran çatışmasına askeri müdahil olmasını istemiyor. Trump'ın İran'a saldırı kararı belirsizliğini korurken, ABD'de halkın çoğunluğu diplomasiyi ve savaşa karşı çıkmayı tercih ediyor.

Oluşturma Tarihi: 2025-06-20 07:47:59

Güncelleme Tarihi: 2025-06-20 07:49:58

ABD Başkanı Donald Trump, İran'a olası askeri saldırı konusunda henüz kesin kararını vermedi. Ancak yapılan son kamuoyu araştırması, 2024 seçimlerinde Trump'a oy veren seçmenlerin yarısından fazlasının ABD'nin İran'la çatışmaya askeri müdahalesine karşı çıktığını ortaya koydu. ABD'de halkın genelinde de çoğunluk, Orta Doğu'daki çatışmalara dahil olunmaması gerektiğini savunuyor. Bu gelişmeler, ABD iç siyasetinde ve bölgesel jeopolitik dengelerde önemli bir gerilime işaret ediyor.

TRUMP SEÇMENİNİN YÜZDE 53'Ü ABD'NİN İRAN'A ASKERİ MÜDAHALESİNE KARŞI ÇIKTI

YouGov tarafından 1512 ABD'li seçmenle yapılan son ankette, 2024 başkanlık seçimlerinde Trump'a oy verenlerin yüzde 53'ü, İsrail'in İran'a saldırısıyla başlayan çatışmalara ABD'nin askeri olarak müdahil olmaması gerektiğini belirtti. Bu sonuç, Trump seçmenleri arasında bile İran'a olası bir saldırıya geniş bir karşı duruşun varlığını gösterdi.

Anket genelinde ise katılımcıların yüzde 60'ı ABD'nin bu çatışmalara müdahil olmaması gerektiğini savunurken, yalnızca yüzde 16'lık kesim müdahaleyi destekledi. Bu durum, ABD toplumunun büyük kesiminin Orta Doğu'da yeni bir savaşa girmeye sıcak bakmadığını gözler önüne serdi.

İRAN'LA MÜZAKEREYE DÖNÜŞ İSTEĞİ YÜKSEK

Katılımcıların yüzde 56'sı, ABD'nin İran ile nükleer program müzakerelerine yeniden başlaması gerektiğini belirtti. Bu görüş, savaş yerine diplomasiye öncelik verilmesi talebinin güçlü olduğunu ortaya koydu. Müzakerelere karşı çıkanların oranı ise sadece yüzde 18'de kaldı.

Ankette ayrıca, İran'a karşı izlenmesi gereken stratejiler de sorgulandı. Yüzde 28'lik kesim daha ağır ekonomik yaptırımlar uygulanmasını isterken, yüzde 26'lık bir grup diplomatik ilişkilerin yeniden kurulması ve İran'a teşvik verilmesini savundu. Yüzde 24 ise mevcut yaptırımların hafifletilmesini önerdi.

TRUMP'IN İRAN KONUSUNDAKİ ÇELİŞKİLİ AÇIKLAMALARI GERİLİMİ TIRMANDIRIYOR

ABD Başkanı Donald Trump, 15 Haziran'da ABC News'e verdiği röportajda, “ABD şu an müdahil değil ama müdahil olabiliriz.” diyerek belirsiz bir duruş sergiledi. 16 Haziran'da G7 zirvesi için Kanada'ya giderken gazetecilere, “İran ve İsrail meseleyi kendi aralarında halletmeli.” dedi.

Ancak 17 Haziran'daki Truth Social paylaşımlarında Tahran'ın tahliye edilmesi gerektiğini savundu. Aynı gün, İran lideri Ali Hamaney'in nerede saklandığını bildiklerini, ancak “onu ortadan kaldırmayacaklarını, en azından şimdilik” belirtti.

Dün Beyaz Saray'da basın mensuplarına “İran'a saldırabiliriz de saldırmayabiliriz de” diyerek kararının kesin olmadığını söyledi. Ayrıca Orta Doğu'da bir çatışmaya doğrudan dahil olmak istemediğini ekledi.

ABD'NİN İRAN POLİTİKASINDA BELİRSİZLİK VE TOPLUMSAL TEPKİ

Trump'ın kararsız tutumu, ABD'nin dış politika sahasında ciddi belirsizliklere yol açarken, halkın büyük kısmının savaş karşıtı tavrı, yönetimin İran'a karşı izleyeceği stratejiyi etkileyebilir. Kamuoyu ve seçmen bazında yaşanan bu bölünme, özellikle gelecek seçimler ve ABD'nin Orta Doğu politikası açısından kritik önem taşıyor.