Türkiye ve Katar'ı hedef alan çalışmalarıyla bilinen "Investigative Journal" adlı kuruluş, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) iş birliğinde Washington'da düzenlenen panelde Türkiye'ye karşı kara propaganda yaptı.
İngiltere merkezli olarak kurulan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) tarafından finanse edildiği belirtilen "Investigative Journal", Washington'daki Ulusal Basın Merkezi'nde "Erdoğan'ın Son Oyunu: Türkiye'nin Suriye ve ABD'deki Uzun Kolu" başlıklı bir panel düzenledi.
Eski El Cezire muhabiri olan ve Türkiye ile Katar aleyhindeki yayınlarıyla bilinen Muhammed Fehmi'nin kurucusu olduğu ve bünyesinde FETÖ firarisi Abdullah Bozkurt'un da danışmanlık yaptığı kuruluşun panelinde, Türkiye karşıtı birçok isim bir araya geldi.
Moderatörlüğünü İsrail Merkezli i24 Muhabiri Tal Heinrich'in yaptığı panelde, FETÖ'nün ABD'deki bağlantılarını yürüten isimlerden firari eski emniyet müdürü Ahmet Sait Yayla'nın "Türkiye'yi teröre destek vermekle" itham etttiği bir rapor sunması dikkat çekti.
Panelde ayrıca, New York'ta Halkbank ile ilgili davalarda yaptığı haberlerle tanınan ve daha sonra FETÖ için "Türkiye'nin ABD'deki lobi kaynakları" çalışmasını yürüten Amerikalı muhabir Adam Klasfeld, Türkiye aleyhindeki açıklamalarıyla bilinen American Enterprise Enstitüsü Araştırmacısı Michael Rubin, Amerikalı gazeteci Theo Padnos ve Columbia Üniversitesi Barış İnşası ve İnsan Hakları Enstitüsü Direktörü David Philips birer konuşma yaptı.
AA EKİBİNE ENGEL
Öte yandan panele günler öncesinde kayıt yaptıran ve onay maili alan AA muhabirleri darbecilere soru soramasın diye salona alınmadı.
Etkinlik sahipleri, önce AA ekibinin "sistemde herhangi bir kaydının gözükmediğini" iddia etti, daha sonra ekibin ellerindeki belgeleri sunmasına rağmen hiçbir gerekçe göstermeden içeriye girişlerine izin vermedi.
Bunun üzerine organizatörlerden birisi dışarıya çıkarak AA ekibine birkaç kez "Siz burada istenmiyorsunuz." ifadelerini kullandı ancak girişin engellenmesinin sebebine ilişkin net bir açıklama yapmaktan kaçındı.
Bu arada birçok Amerikalı basın mensubunun içeride olması ve diğer bazı gazetecilerin ise kayıtları olmamasına rağmen içeri alınması dikkat çekti.
AA muhabirleri ise "İçeride gazetecilikten ve basın haklarından bahsediyorsunuz ancak burada bizim haber yapma hakkımızı engelliyorsunuz." sözleriyle yaşananlara tepki gösterdi.
Öte yandan AA'nın Washington ofisinin de bulunduğu Ulusal Basın Binası'nda düzenlenen bir etkinlikte ilk kez salon girişine polis konulması dikkatlerden kaçmadı.
Polisler böyle bir yasal hakları olmadığı halde, AA muhabirlerini salonun önünden uzaklaştırmaya ve görüntü almalarını engellemeye çalıştı.
