Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

'Türkmenistan yolsuzluğa batmış, ondan Türkiye'ye geliyoruz'

Türkiye’de son yıllarda savaştan kaçan Suriyelilerin yanı sıra Türk dünyası ülkelerinden gelenler de dikkat çekiyor. Yaşlıların bakımı başta olmak üzere hizmet sektöründe yaygın bir Türk dünyası nüfusu dikkat çekiyor.

6 Yıl Önce Güncellendi

2019-01-12 11:27:25

'Türkmenistan yolsuzluğa batmış, ondan Türkiye'ye geliyoruz'

Timetürk|Çeviri

İstanbul gibi büyükşehirlerde Türkmen, Özbek hasta ve yaşlı bakıcılar giderek yaygınlaştı.  Çocuklar ve yaşlılar çoğunlukla onlara emanet. Peki Türk dünyasından insanlar neden Türkiye'ye akın ediyor? Cevabı yine Türkiye'de para kazanıp kendilerine bir hayat kurmaya çalışanların kendisi veriyor. Türkmen bir hasta bakıcı olan Ş., Beyoğlu'nda kaldığı bir evde sorularımızı yanıtladı. Aslında Ş'nin verdiği yanıtlar ülkesinden dışarı çıkmak zorunda kalan binlerce Türkmen'in halini yansıtıyor.

Ş. göre, Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguly Berdimuhamedov yolsuzluğa boğazına kadar bulaşmış bir şahıs. Ülkenin zengin yeraltı kaynakları halihazırdaki 5-6 milyonluk nüfusu doyuramıyor ve neredeyse Türkmenistan'ın çalışabilecek yaştaki nüfusunun tamamı iş gücü olarak ya Rusya ya da Türkiye'ye kaçmış durumda. Ş, “Bir evde 10 kişi varsa bir iki yaşlı evde kalıyor, geri kalanların tamamı Türkiye'ye çalışmaya geliyor” diyor. O da dokuz kardeşli bir ailenin en küçüğü. Ülkesinde üniversite paralı ve çok pahalı olduğu için okuyamamış. Şimdilerde bir hanıma evinde refakat ediyor. Hayali ise para biriktirip evlenerek bir yuva kurmak. “Başımızdaki kişi çok yolsuz bir diktatör. Duyduğumuza göre ailesine ve kendisine Dubai'de ev yaptırıyormuş. Milletin malını yiyor. Biz aslında ülkemizde çok zenginliğe sahibiz. Doğalgazımız altın var ama çalıştırmıyorlar. O nedenle yurt dışına çıkıyoruz. Bir kişi Türkmenistan'da bir iş yapmaya kalksa, örneğin 12 koyunun olsa yarısına el koyuyorlar. Senin malına göz dikiyorlar. Bu adamdan kurtulamıyoruz” diyor.

 Aslında Ş.'nin söylediklerini tasdikleyecek günlük hayatımızda karşımıza çıkan binlerce Türkmen var. İnternette yaptığımız ufak bir araştırma sonucu 2016 yılında “Business Anti Corruption Portal” tarafından hazırlanmış bir raporla karşılaştık. Raporun girişinde Türkmenistan'ın dünyanın yolsuzlukta başı çeken ülkelerden bir olduğu belirtilmiş. İşte ayrıntılar:

“Dünyada yolsuzluğun en yüksek olduğu ülkelerden biri olarak Türkmenistan, her kuruluş ve ekonominin her alanında yaygın olan bu sorunla boğuşuyor. Rüşvet her türlü hizmete ulaşmada başlıca aracı, devletle iş yapmak ve ilişkileri sıkı tutumak için kesenin ağzını sürekli açık tutmak gerekiyor. Kamu idaresi ağırlıkla patronaj ağına dayanıyor. Büyük projeler yapmak için başkanlık onayı gerekiyor. Rekabet ortamı yok, kanun ve denetin işlemiyor. Sözde yolsuzluk karşıtı düzenlemeler var ama çok zayıf kalıyor ve yolsuzluk araştırmaları sadece politik iteklemelerle yapılabiliyor. Halihazırdaki Devlet Başkanı Berdimuhamedow'un da ükedeki diktatörlüğü sayesinde rejim karşıtları kendilerine doğal bir sansür uyguluyor. Bu nedenle Türkmenistan'da yolsuzluklarla ilgili very toplamak çok zor. Yargı yolsuz, etkisiz ve çokça siyasileşmiş durumda. Alınmış mahkeme kararları Berdimuhamedow tarafından değiştirilebiliyor. Polis hiçbir sorgulanma endişesi olmadan yolsuzluk yapabiliyor. Kamusal hizmetlerde rüşvet had safhada, iş kurmak isteyenlerden ise binlerce dolar rüşvetalınıyor.

Türkmenistan'da inşaat sektörü en çok yolduzluğun yapıldığı alan. Toprak ve mal mülk sahibi olmak neredeyse hayal. Bireysel olarak Türkmenistan'da toprak sahibi olamıyorsunuz. Devlet istediği kişinin malına istediği zaman bir mahkeme kararıyla ve adil bir taminzat olmaksızın el koyabiliyor. Vergileme alanında ise yabancı firmalar yerlilerden daha fazla vergilendirmeye tabi tutuluyor.

Doğal kaynaklara gelindiğinde ise durumun hayli içler acısı olduğu görülmekte. Yabancı yatırımcılar genellikle doğalgaz ve petrol projelerine yönelse de bu sektörlerde kamusal denetim olmadığı gibi hükümetin petrol ve doğalgaz endüstrisine dair bir very tabanı da bulunmuyor. Ruhsatlarla ilgili bilgi verilmiyor, yapılan her işlem gizlilik içinde yürütülüyor. Devlet ve hükümetin sahip olduğu projeler ise pamuk ve buğday dahil tekelleşmiş durumda.

Medya ayağında ise dünyada basın özgürlüğünün en düşük olarak tanımlandığı yer Türkmenistan. Cezalandırılma ve iftira sonucu hapse atılma endişesiyle medya kendi kendini sürekli sansürlüyor. Hükümet ise bütün basın yayın organlarında iktidarı ele almış durumda. İktidar karşıyı herhangi bir habere kesinlikle yer verilmiyor.”

Kaynak: Business-anti-corruption.com

 

Haber Ara