Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Prof. Dr. Çağrı Erhan: Her planın piyonu Hafter

Prof. Dr. Çağrı Erhan’ın Türkiye Gazetesi’nde çıkan “Her planın piyonu Hafter” başlıklı makalesinde, “Hafter’in Libya halkının çıkarlarını koruma ve Libya’nın Libyalılar tarafından yönetilmesini temin etme gibi bir gündemi yok. Aksine, kendisini iktidara taşımayı vadeden kim varsa, onların emirlerine amade bir piyon görüntüsü sergiliyor” denildi.

5 Yıl Önce Güncellendi

2020-05-10 17:27:24

Prof. Dr. Çağrı Erhan: Her planın piyonu Hafter

Prof. Dr. Çağrı Erhan'ın Türkiye Gazetesi'nde çıkan “Her planın piyonu Hafter” başlıklı makalesinde, “Hafter'in Libya halkının çıkarlarını koruma ve Libya'nın Libyalılar tarafından yönetilmesini temin etme gibi bir gündemi yok. Aksine, kendisini iktidara taşımayı vadeden kim varsa, onların emirlerine amade bir piyon görüntüsü sergiliyor” denildi..

Prof. Dr. Çağrı Erhan'ın makalesinin tam metni şöyle:

Libya'nın meşru hükûmetine karşı ayaklanan darbeci Hafter'in kendisini ülkenin başkanı ilan etmesini hiçbir devlet tanımadı. Hafter'in arkasındaki en önemli güçlerden Rusya bile herhangi bir siyasi destek açıklaması yapmadı. ABD Libya siyasi sahasından neredeyse tamamen çekildi. Görüntü böyle olmakla birlikte, gayrimeşru ayaklanmacılara militan, silah ve mühimmat sevkiyatı tüm hızıyla devam ediyor. Birleşmiş Milletlerin aldığı kararlara ve Berlin'de varılan mutabakata aykırı şekilde yapılan bu yardımlar Hafter'in meşru Libya hükûmetinin karşısında önemli bir tehdit olmaya devam etmesine yol açıyor.

Türkiye'nin meşru hükûmete çok yönlü desteği devam ediyor. Bilhassa Doğu Akdeniz Deniz Yetki Alanları konusunda Libya ile imzalanan mutabakattan rahatsızlık duyan Fransa ve Yunanistan'ın Hafter'e açıktan arka çıktıkları görülüyor. Her iki ülkenin de hedefi, Hafter'in Libya'da yönetimi ele geçirerek, Türkiye ile yapılan anlaşmayı feshetmesi. Fransa ayrıca Libya'nın petrolüyle de yakından ilgileniyor.

Hâlihazırda petrol fiyatlarındaki düşüş Hafter'in gelir kaynaklarını azaltmış olsa da, darbecilerin kontrolü altındaki bölgelerden çıkarılan petrol –BM kararlarına aykırı şekilde- Abu Dabi tarafından taşınmaya devam ediyor. Petrolden elde ettiği geliri, Serrac karşısındaki mücadelesinin finansmanı için kullanan Hafter, bir yandan da Afrika ülkelerinden militan devşiriyor.

Öte yandan iç gündemi koronavirüs salgınıyla mücadelede yaşanan problemler olsa da, Rusya'nın Hafter'e sevkiyatı hız kesmiyor. Rus paralı silahlı güçleri, Wagner adlı şirket üzerinden Hafter saflarında çatışmalara giriyor. Geçtiğimiz hafta Rus uçakları Hafter'in kontrolündeki hava alanına 100'den fazla kez inerek, bugüne kadarki en büyük yardımı taşıdılar. Rusya bu davranışıyla BM kararlarını esaslı şekilde ihlal ediyor.

Libya'nın komşusu Mısır, havaalanlarını Hafter'e destek veren Abu Dabi ve Suudi Arabistan hava unsurlarına açmış durumda. Mısır'a konuşlanan savaş uçakları sık sık Libya Ulusal Mutabakat Hükûmeti'nin kontrolündeki bölgelere saldırılar düzenliyorlar.

Hafter'in Libya halkının çıkarlarını koruma ve Libya'nın Libyalılar tarafından yönetilmesini temin etme gibi bir gündemi yok. Aksine, kendisini iktidara taşımayı vadeden kim varsa, onların emirlerine amade bir piyon görüntüsü sergiliyor. Kendi siyasi ikbaline kilitlenmiş bu piyonun gerçek yüzünün ortaya çıkması evvelce ona destek vermiş bazı önemli siyasi figürlerin de Serrac'a yanaşmasının yolunu açıyor. Libya'nın önemli siyasi aktörlerinden Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi Başkanı Akila Salih'in, yavaş yavaş Hafter'den uzaklaşarak, Serrac hükûmetiyle iş birliği yapmak istediğine dair haberler geliyor. Bu son derece önemli bir gelişme. Zira Akila Salih ocak ayında, Türkiye-Libya anlaşmasını kınayan ve Mısır'ı yardıma çağıran açıklamalar yapmıştı. Şayet Serrac ile Salih arasında bir anlaşma söz konusu olursa, bir çok aşiretin de bu anlaşmayı destekleyeceği ve Hafter'e karşı cephe alacağı söylenebilir. Bu durumda, dışarıdan aldığı tüm desteğe rağmen Hafter Libya içindeki meşruiyet arayışlarında büyük bir darbe almış olacak.

Önümüzdeki günlerde, Fransa, Rusya, Abu Dabi, Mısır ve Suudi Arabistan'ın Serrac ile Salih arasında bir iş birliği zemini oluşmasını sabote etmek için ellerinden geleni yapacaklarını söylemek yanlış olmaz. Bunu başaramazlarsa, Akila Salih'i, vereceği destek karşılığında Serrac'tan Türkiye ile mutabakattan çekilmesini istemeye zorlayacaklardır. Diğer yandan Hafter de, kendisinin siyasi sonunu hazırlayacak bu iş birliği gerçekleşmeden önce, özellikle Abu Dabi'nin vereceği hava desteğiyle Trablus'a karşı çok sert bir taarruz başlatmak için hazırlık yapıyor.

Türkiye bir yandan Libya'daki tüm yerel aktörlerin meşru Trablus hükûmeti etrafında birleşmeleri için kolaylaştırıcı bir rol oynarken, diğer yandan da Ulusal Mutabakat Hükûmeti'ne karşı her türlü gayrimeşru eylemin uluslararası alanda atılacak adımlarla önüne geçilmesi için diplomatik temaslarını yoğunlaştırıyor.
Türkiye ile yapılan anlaşmaya sadık kalacak bir Libya hükûmetinin varlığı Doğu Akdeniz'deki hak ve menfaatlerimiz açısından hayati önem taşımaya devam ediyor.

Kaynak: Türkiye Gazetesi

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak verilmiştir. Bu makalede yer alan görüşler yazarına aittir.

SON VİDEO HABER

Suriye'deki dehşeti anlattı: İşkenceden derimiz yüzülüyordu

Haber Ara