Meltem Suat Timeturk Dış Haberler Servisi/Özel
Hamas ve diğer Filistinli gruplar ve güçler, dün yayımladıkları ortak bildiriyle, ABD tarafından Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'ne sunulan ve Gazze Şeridi'nin geleceğine ilişkin hazırlanan karara, özellikle de ‘Barış Konseyi' ve önerilen uluslararası güç maddelerine karşı çıktıklarını duyurdu. Filistinli gruplar, ABD'nin karar taslağı metnini “Gazze Şeridi'ne uluslararası vesayet dayatma girişimi” olarak nitelendirdi. Açıklamada, önerilen şekliyle Gazze Şeridi'ne konuşlandırılacak herhangi bir uluslararası gücün ‘vesayet veya dayatılmış yönetim' niteliği taşıyacağı ve bunun da Filistin halkının kendi kaderini tayin etme hakkını sınırlayacağı belirtildi.
İtirazın Sebepleri ve Çatışma Riski
Hamas'ın, geçmişte BM kararıyla oluşturulan uluslararası güce meşruiyet kazandırma yönündeki tutumuna rağmen bugün dile getirdiği kesin ret, hareketin pozisyonunda ciddi bir değişimi ve sahadaki güvenlik endişelerini yansıtıyor.
Silahsızlandırma ve Yabancı Varlık Endişesi
Gerçek Endişe: Hamas kaynakları, itirazın yalnızca prensip gereği yapılmadığını, uluslararası gücün üstleneceği silahsızlandırma rolü konusunda gerçek bir endişe bulunduğunu belirtti. Kassam Tugayları ile bu güç arasında çatışma ihtimalinin doğması, hareketin kesinlikle istemediği bir durumdur.
Silahların Bırakılması: Gruplar, silahsızlandırmanın güç kullanılarak yapılmasının “başarılı olamayacağını ve sonuçsuz kalacağını” savundular. Bu sürecin İsrail'in veya herhangi bir dış tarafın denetimine bırakılmaması için arabulucuların (Mısır, Katar ve Türkiye) gözetiminde yürütülmesini önerdiler.
Takip ve Gözaltı Riski: Uluslararası gücün ve Mısır ile Ürdün'de eğitilecek yerel güçlerin, Filistinli grupların üyelerini takip edip gözaltına alabileceği endişesi dile getirildi. Bu durum, 1990'larda Filistin Yönetimi'nin uygulamalarına benzer bir tablo ortaya çıkarabilir.
Siyasi ve Hukuki İhlal İddiaları
Başkentten Koparma: Kararın, Gazze Şeridi'ni olası bir Filistin devletinin geleceği bağlamında Batı Şeria ve Kudüs'ten kopuk bir şekilde ele aldığı, bunun da Filistin'in tek ve bütün bir varlık olarak birliğine açık bir zarar verdiği belirtildi.
Terörle İlişkilendirme Riski: Filistin direnişinin terörle ilişkilendirilmesinin son derece tehlikeli sonuçlar doğuracağı uyarısında bulunuldu. Bu, ileride örgüt üyelerinin ve liderlerinin uluslararası hukukun dışında yargılanmasının önünü açabilecek bir risktir.
İsrail'in Kontrolü: Hamas kaynakları, ABD'nin İsrail ile uyum içinde, silahsızlandırma sürecini Netanyahu hükümetinin perspektifine göre güç kullanarak uygulamak istediğini iddia etti.
ABD ile Doğrudan Diyalog İhtiyacı
Witkoff-Hayye Görüşmesi: Kaynaklar, ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile Hamas'ın önde gelen isimlerinden Halil el-Hayye arasında beklenenden daha yakın bir zamanda bir görüşmeye ihtiyaç duyulabileceği belirtti. Gazze'nin geleceğinin ele alınması ve İsrail'in BM kararını kullanarak kontrol sağlamasının engellenmesi için doğrudan diyaloğun zorunlu hale geldiği vurgulandı.