Meltem Suat Timeturk Dış Haberler Servisi/Özel
ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye Özel Temsilcisi ve aynı zamanda Ankara Büyükelçisi olan Tom Barrack, Gazze'deki ateşkes anlaşmasının "İkinci Aşaması"ndaki tıkanıklığı aşmak üzere bugün İsrail'e kritik bir ziyaret gerçekleştiriyor. İsrail Kamu Yayın Kurumu (KAN), diplomatik kaynaklara dayandırdığı haberinde, Barrack'ın çantasında Trump'ın "artan sabırsızlığını" taşıdığını ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun niyetini ölçmek için geldiğini duyurdu. Ziyaretin en sancılı başlığı ise ABD'nin Gazze'deki uluslararası güce Türkiye'yi dahil etme isteği ile İsrail'in buna gösterdiği sert direnç oluşturuyor.
"Netanyahu Ortak mı, Engel mi?" ve 29 Aralık Zirvesi
Barrack'ın ziyaretinin perde arkası ve masadaki tartışmalı maddeler şöyle şekilleniyor:
Misyon: "Netanyahu'yu Test Etmek" Diplomatik kaynaklar, Barrack'ın ziyaretini rutin bir protokol görüşmesi olarak değil, bir "niyet okuma" misyonu olarak tanımlıyor.
Amaç: İsrail'in ABD planının ikinci aşamasına geçmeye gerçekten hazır olup olmadığını ve esnekliğinin sınırlarını belirlemek.
Soru: "Netanyahu, bir sonraki aşamada üzerine inşa edilebilecek bir ortak mı?" sorusunun yanıtı aranacak. Trump, nihai kararını Barrack'ın raporuna göre verecek.
İkinci Aşama: Uluslararası Güç ve Hamas'ın Tasfiyesi Amerikan planının ikinci aşaması, mevcut kırılgan ateşkesi kalıcı bir güvenlik düzenine dönüştürmeyi hedefliyor.
İçerik: Hamas'ın askeri kapasitesinin kademeli olarak yok edilmesi ve bölgede ABD liderliğinde uluslararası bir "İstikrar Gücü"nün kurulması.
Büyük Çatlak: Türkiye'nin Rolü Haberdeki en dikkat çekici detay, Washington ve Tel Aviv arasındaki "Türkiye" anlaşmazlığıdır.
ABD'nin Tezi: Aynı zamanda Ankara Büyükelçisi olan Tom Barrack, Türkiye'nin askeri gücü ve Gazze üzerindeki nüfuzu nedeniyle kurulacak istikrar gücünün "vazgeçilmez bir parçası" olması gerektiğini savunuyor.
İsrail'in Tezi: Tel Aviv yönetimi, Türkiye'nin katılımını "Kırmızı Çizgi" olarak görüyor. İsrail, "Hamas'la ilişkilerini sürdüren bir tarafın istikrar gücü olamayacağını" ve bunun planı baltalayacağını iddia ediyor.
Florida Zirvesine Hazırlık Bu ziyaret, 29 Aralık'ta Florida'da yapılması planlanan Trump-Netanyahu görüşmesi için son hazırlık niteliği taşıyor. Barrack, Florida'daki masaya konulacak dosyaları ve anlaşmazlık noktalarını netleştirmek üzere sahada bulunuyor.
Trump'ın Acelesi ve Ankara Faktörü
Tom Barrack'ın ziyareti, Gazze savaşının "askeri" evresinden "siyasi/diplomatik" evresine geçişteki en zorlu virajı temsil ediyor.
Trump'ın "Sonuç Odaklı" Baskısı
Trump yönetimi, Gazze'deki belirsizliğin uzamasından rahatsız. "Sabırsızlık" vurgusu, Netanyahu'ya verilen kredinin tükenmekte olduğunu gösteriyor.
Ültimatom: Barrack'ın ziyareti, "Ya bizim planımıza (İkinci Aşama) uyarsın ya da 29 Aralık'taki görüşmede Trump'ın desteğini kaybedersin" mesajı taşıyor olabilir. ABD, Netanyahu'nun siyasi bekası için savaşı uzatma taktiğine "dur" demeye hazırlanıyor.
Barrack'ın "Çift Şapkalı" Rolü ve Türkiye Israrı
Tom Barrack'ın hem Suriye Özel Temsilcisi hem de Ankara Büyükelçisi olması tesadüf değildir.
Realpolitik: Barrack, Türkiye olmadan Gazze'de veya Suriye'de kalıcı bir istikrarın (özellikle Sünni nüfus nezdinde meşruiyetin) sağlanamayacağını Washington'daki herkesten iyi biliyor. ABD, Gazze'nin güvenliğini tek başına üstlenmek istemiyor ve yükü paylaşacak güçlü NATO müttefiklerine (Türkiye gibi) ihtiyaç duyuyor.
İsrail'in "Güvenlik Paranoyası"
İsrail'in Türkiye'ye yönelik "kırmızı çizgi" tavrı, sadece Hamas ilişkileriyle ilgili değil, Gazze'nin geleceğinde bölgesel bir gücün (Türkiye'nin) söz sahibi olmasını istememesiyle ilgilidir.
Korku: İsrail, Türk askerinin veya gözetiminin olduğu bir Gazze'de istediği gibi operasyon yapamayacağını ve ablukayı sürdüremeyeceğini biliyor. Ancak ABD'nin "Ya Türkiye dahil olur ya da biz çekiliriz" restiyle karşılaşırsa, Netanyahu'nun manevra alanı daralacaktır.
29 Aralık: Karar Günü
Florida'daki görüşme, Gazze'nin kaderini belirleyecek. Eğer Barrack, Netanyahu'yu "ikna edilemez" olarak raporlarsa, Trump 29 Aralık'ta masaya daha sert yaptırımlar veya siyasi baskı araçlarıyla gelebilir. "İkinci Aşama", Netanyahu'nun siyasi kariyeri ile ABD'nin bölgesel çıkarları arasındaki çatışma noktasıdır.
Yorum Yap