Dolar

42,9348

Euro

50,5821

Altın

6.160,98

Bist

11.247,56

Fransız çimento devine terörü finanse etme cezası!

Paris Terörle Mücadele Savcılığı, Suriye'deki fabrikasını açık tutmak için IŞİD dahil terör örgütlerine milyonlarca avro aktarmakla suçlanan Fransız çimento devi Lafarge için 1,125 milyar avro para cezası istedi. Şirketin eski CEO'su Bruno Lafont için 6 yıl hapis talep edilirken, toplam gümrük cezası istemi 4,5 milyar avroyu buldu.

2 Saat Önce Güncellendi

2025-12-29 11:53:20

Fransız çimento devine terörü finanse etme cezası!

Meltem Suat Timeturk Dış Haberler Servisi/Özel

Fransa yargısı, çokuluslu şirketlerin savaş bölgelerindeki sorumluluklarını yeniden tanımlayacak tarihi bir kararın eşiğinde. Fransa Ulusal Terörle Mücadele Savcılığı (PNAT), Suriye iç savaşı sırasında terör örgütlerini finanse ettiği gerekçesiyle yargılanan çimento üreticisi Lafarge hakkında mütalaasını açıkladı. Savcılık, şirketin Suriye'nin kuzeyindeki faaliyetlerini sürdürebilmek adına "insanlığa karşı suç işleyen" örgütlerle ticari ilişkiye girdiğini belirterek, şirketin rekor düzeyde para cezasına çarptırılmasını ve üst düzey yöneticilerin hapisle cezalandırılmasını talep etti.

Milyarlık Cezalar ve Hapis İstemi

Soruşturma dosyasında yer alan detaylar ve savcılığın talepleri şu başlıklarla öne çıkıyor:

Şirkete Rekor Para Cezası Savcılık makamı, "Lafarge S.A." tüzel kişiliğinin "terörün finansmanı" suçundan 1,125 milyar avro adli para cezasına çarptırılmasını istedi. Ayrıca şirketin 30 milyon avro değerindeki varlıklarının müsadere edilmesi talep edildi.

Gümrük Cezası ile Fatura Kabarıyor Uluslararası mali yaptırımların ihlali gerekçesiyle talep edilen ek cezalar davanın mali boyutunu devasa bir seviyeye taşıdı. Savcılık, şirket ve dört sanık hakkında toplam 4 milyar 570 milyon avro tutarında gümrük vergisi cezası uygulanmasını istedi.

Üst Düzey Yöneticilere Hapis Dava kapsamında 8 eski yönetici yargılanıyor:

Bruno Lafont (Eski CEO): 6 yıl hapis, 225 bin avro para cezası ve 10 yıl ticari faaliyetten men cezası istendi.

Firas Tlas (Suriyeli Arabulucu): Hakkında yakalama kararı bulunan ve gıyabında yargılanan Tlas için en ağır ceza olan 8 yıl hapis talep edildi.

Suçlamanın Özü: "Fabrika Çalışsın Diye Örgüte Para" İddianameye göre Lafarge, 2013-2014 yıllarında Celabiye bölgesindeki çimento fabrikasını açık tutabilmek için aralarında IŞİD'in de bulunduğu silahlı gruplara ödeme yaptı.

Diğerleri Giderken Kaldılar: Bölgedeki diğer çokuluslu şirketler 2012'de Suriye'den çekilirken, Lafarge kalmayı tercih etti. Yabancı personelini tahliye eden şirket, Suriyeli işçileri Eylül 2014'te IŞİD fabrikayı ele geçirene kadar tesiste tutmaya devam etti.

"Ne Pahasına Olursa Olsun Ticaret"in Bedeli

Lafarge davası, sadece bir yolsuzluk dosyası değil, kurumsal hırsın insani ve hukuki sınırları nasıl aştığının bir örneği olarak görülüyor.

"Koruma Parası"nın Hukuki Karşılığı: Terörün Finansmanı

Şirket savunmasında bu ödemeleri "haraç" veya "güvenlik önlemi" olarak nitelendirmeye çalışsa da, savcılık bunu doğrudan terörün finansmanı olarak tanımladı.

Anlamı: Bir şirketin, terör listesindeki bir örgüte (IŞİD), amacı ticari faaliyetini sürdürmek olsa bile para aktarması, o örgütün suçlarına (silah temini, militan maaşları vb.) dolaylı olarak ortak olmak demektir. Bu mütalaa, "zorunluluk hali" savunmasının terör örgütleriyle ilişkilerde geçerli olmayacağını gösteriyor.

Çifte Standart ve İnsan Hayatı

Lafarge'ın 2012'de yabancı (Fransız) yöneticilerini tahliye edip, yerel Suriyeli işçileri çatışma bölgesindeki fabrikada çalışmaya zorlaması davanın en etik dışı boyutunu oluşturuyor.

Risk Yönetimi: Şirket yönetiminin, kârlılığı çalışanlarının can güvenliğinin önüne koyduğu ve "yerel personeli feda edilebilir" gördüğü algısı, davanın insan hakları örgütleri tarafından yakından takip edilmesinin ana nedenidir.

Emsal Teşkil Eden Cezalar

İstenen 1,1 milyar avroluk adli ceza ve 4,5 milyar avroluk gümrük cezası, küresel şirketlere net bir mesaj veriyor.

Mesaj: Gri bölgelerde veya savaş alanlarında iş yapmanın maliyeti, elde edilecek kârdan çok daha yüksek olabilir. Bu dava, Batılı şirketlerin Ortadoğu ve Afrika'daki operasyonlarında "yerel dinamiklerle iş yapma" (rüşvet, haraç vb.) alışkanlıklarını kökten değiştirebilir.

CEO'ların Sorumluluğu

Genellikle şirketlerin tüzel kişilik olarak para cezası ödeyip kapattığı davaların aksine, eski CEO Bruno Lafont için hapis istenmesi, kurumsal suçlarda bireysel cezai sorumluluğun işletilmesi açısından kritiktir. Yöneticiler artık "sahadaki durumdan haberim yoktu" savunmasının arkasına sığınamayabilir.

Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
SON VİDEO HABER

Yalova'daki DEAŞ operasyonundan; çatışma ve evin yakıldığı anlar...

Haber Ara