Saadet'e çağrı

Eğer Erbakan yaşıyor olsaydı böyle bir çağrı hem gereksiz hem de mantıksız olurdu. Zira o hepimizin hocasıydı. Bilindiği gibi şimdi rahmeti rahmana kavuşmuş Profesör Necmettin Erbakan ve Şehit lider Muhsin Yazıcıoğlu iki mümin dost idiler. Onlar bir ittifak kurarak seçimlere girmediler. Neden böyle bir teşebbüse kalkışmadılar sorusu şu anda anlamsızdır. Vardır bir bildikleri diyor ve böyle bir davranış içine girmediler diye onları eleştirmiyorum, kimsenin de eleştirme hakkına sahip olduğunu düşünmüyorum.

Karşımızda halkın yakıştırması ile bir Milli İttifak olayı var. Aslında vakıa BBP'lilerin Saadet listesinden seçime girmelerinden ibaret. Yani ben bu oluşumun bir Milli İttifak olarak değerlendirilmesini doğru bulmuyorum. Ancak bir üst akıl organizasyonudur, o kadar. Çünkü kadrolar hariç bu oluşumu kimse onaylamıyor. Haddi zatında birbirine yakın partilerin bir araya gelmesi hem doğal hem de faydalı. Birlikte rahmet, ayrılıkta ise gazap vardır.

BBP destekli Saadet'te toplaşmanın hedefi iyi niyetli değil. Hedef nasıl olursa olsun Ak Parti oylarını aşağı çekmek, mümkünse iktidar partisinin iktidarına son vermek. Hedefi bozgunculuk olan bir birliktelik Milli olamaz ve ülkemize faydası olamaz. Umarım bir Saadet Partili kardeşim bunu görüyordur. Bu oluşum için gayret gösterenlerden bir oy bile alabileceklerine ihtimal vermiyorum.

En son seçimde Yalova, Ağrı, Mardin ve bunlara benzer yerlerde seçimlerin ne kadar da az oylarla kaybedildiğini göz önüne alarak Saadet Partisi'ne oy verecek kardeşlerimize ve vekil adaylarına bir çağrı yapma zarureti ortaya çıktı.

Saadet Partisi'nin Sayın Milletvekili Adayları, bir jest yapın, gönüllerdeki tereddütleri giderin, ferahlatın ümmeti. Adaylıktan vazgeçin. Bunu yapmak için birçok sebebiniz var. Oluşturduğunuz birlikteliğin bir toplumsal sinerji oluşturacağını zannediyordunuz, olmadı. Size aşk ile bağlı olduğunu, yüzdelik oranları hiç önemsemediğini belirten bir dostum bile alabileceğiniz oy oranını %2,5 olarak tahmin ediyor. Başkaca bir gerekçeye lüzum var mı?

Eğer adaylıktan çekilirseniz, alacağınız oylar muhtemelen Ak Parti'ye gidecek ve ümmet size dua edecek, imam hatip atılımları devam edecek, başörtüsü artık engellenemeyecek, dünya çapındaki yatırımlar devam edecek, milli savaş ve sanayi ürünleri üretilecek, vesayet geleneği hak ile yeksan olacak v.s. değmez mi? Unutmayın ki dua oy'dan daha anlamlı, daha bereketli ve daha makbuldür.

Bu bizim en doğal hakkımız, yüzde buçuk alacak bile olsak bu bir prestij meselesidir diyorsanız size diyorum ki Müslümanları üzersiniz. Hele o malum çevreler Meclise girerse buna sebep olmanın vebali altında inim inim inlersiniz. Mısır seçimlerindeki Selefilerin durumunu bir hatırlayın derim.

Sevgili Saadetli kardeşim, senden dua alacak bir tavır bekliyorum. Oyunu Ak Parti'ye vermeni istirham ediyorum. Vesselam.