Avukat ve ara bulucu Arıtürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Yunanistan'daki yerel mahkemenin, 8 darbeci askerden 7'sinin sığınma talebini reddettiğini, bir asker için ise henüz kararın açıklanmadığını ancak bu kişi için de benzer bir kararın verileceğine inandığını dile getirdi.
Adalet Bakanlığı ve kendilerinin girişimleri sonucunda bu kararın alındığını vurgulayan Arıtürk, "Avukatları, öncelikle mecburiyet sonucunda Yunanistan'a iltica etmek durumunda kaldıklarını savundular. İkinci planları ise askeri araçla ülkelerine izinsiz girdiği gerekçesiyle müvekkillerine ağır bir ceza aldırıp Türkiye'ye iadelerinin önünü kapamaktı. Ancak hem Adalet Bakanlığının hem bizim girişimlerimiz neticesinde iltica talepleri reddedildi. Diğer kişi hakkında da en kısa zamanda bu kararın alınacağı kanaatindeyiz" ifadelerini kullandı.
Türkiye ve Yunanistan'ın taraf olduğu Suçluların İadesine Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3. maddesinin 3. fıkrasının, "İşbu sözleşmenin tatbikatı bakımından, bir devlet reisinin veya ailesi efradından birinin hayatına kasıt, siyasi bir suç sayılmayacaktır" şeklinde olduğunu aktaran Arıtürk, "Yunanistan mahkemeleri de bunu göz önüne alarak o 7 kişi hakkındaki talepleri reddetti. Bunların ikinci bir hakları söz konusu orada. Yunan mahkemelerinin kurallarına göre ikinci bir üst dereceli mahkeme var. Bunlar oraya da başvuracaklardır. İkinci derece mahkeme dosya üzerinden işlem yapabiliyor. Gerektiğinde de 5 gün önce haber vererek tarafları çağırabiliyor. Böyle bir durum olursa yine biz devletimiz, milletimiz adına orada olacağız. Biz baştan da bunu söylemiştik: Bu hainler gelecekler ve Türk adaleti önünde hesap verecekler. Bu konuda milletimizin gönlü rahat olsun." diye konuştu.
Üst mahkemenin kararının nihai olduğunu, yargılama bittikten sonra Türkiye'ye iade sürecinin başlayacağını söyleyen Arıtürk, darbeci askerlerin Yunanistan İdare Mahkemesine başvuruda bulunabileceklerini ancak bunun iadenin önünde bir engel teşkil etmediğini dile getirdi.
Sürecin hızla tamamlanacağına inandığını ifade eden Arıtürk, "Maalesef gençlik olarak bize hep dedelerimiz tarafından anlatılan darbeler vardı. Biz bunları görmemiştik. Maalesef bu gençlik bu darbeyi gördü. Umarım bizim çocuklarımız bu yaşananları acı bir hikaye olarak görürler. Milletimize bir daha Allah böyle günler yaşatmasın" dedi.
