Ebu Basal, İsrail tarafından ifadeye çağrılan Ürdün Vakıflar Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresi Başkanı Şeyh Azzam Hatip'le gerçekleştirdiği telefon görüşmesinin ardından yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada Ebu Basal, İsrail'in Kudüs İslami Vakıflar İdaresi çalışanlarına yönelik ihlallerine ve tekrarlayan ifadeye çağırmalarına tepki gösterdi.
"Kudüs İslami Vakıflar Daire Başkanı'nın ifadeye çağrılması hiçbir şekilde kabul edilemez." ifadelerini kullanan Ebu Basal, Hatip ve diğer çalışanların Mescid-i Aksa'da Ürdün'ün himaye görevini yerine getirdiğine dikkati çekerek, Kudüs İslami Vakıflar İdaresi ve başta onun başkanı olmak üzere muhafızlar, imamlar ve tüm personeline Ürdün'ün mutlak desteğini yineledi.
Ebu Basal İsrailli bakanların, milletvekillerinin ve fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya yönelik provokatif eylemlerin, saldırıların ve baskınların kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Ürdün Vakıflar Bakanı, Müslümanların dini duygularını inciten, tüm dünyada öfkeye neden olan ve Mescid-i Aksa'yı savunma vazifesini hatırlatan saldırıların durdurulması çağrısında bulundu.
İsrail'in son dönemde Mescid-i Aksa'ya çok sayıda polis konuşlandırmasının burayı ele geçirme ve statükoyu değiştirme amacını taşıdığına da dikkati çeken Ebu Basal, kutsal mescidin kapılarından Rahmet'te, İsrail askerlerinin müdahalesine dair "Bu müdahale tüm uluslararası yasalar ve normlar, Mescid-i Aksa'nın sadece Müslümanlara ait olduğunu bildiren UNESCO'nun kararlarının açık bir ihlalidir. " ifadelerini kullandı.
İsrail istihbaratı cumartesi günü Kudüs İslami Vakıflar İdaresi Başkanı Şeyh Azzam Hatib'i ifadeye çağırmıştı.
İstihbarat bu sabah da Mescid-i Aksa İmam ve Hatibi ve eski Kudüs Müftüsü Şeyh İkrime Sabri'yi herhangi bir gerekçe göstermeksizin ifadeye çağırdı.
İşgal altındaki Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde bulunan Mescid-i Aksa ve Kudüs'teki vakıflar, İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış antlaşmasına göre Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.
