Yazısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisini henüz yargılanmadan suçlamasına tepki gösteren Deniz Yücel, "Azerbaycan veya Belarus gibi ülkelerde en üst düzey devlet yöneticisinin, tutuklu ancak henüz yargılanmamış bir kişi hakkında açıkça bir yargıda bulunması ve adeta sorumlu savcı ve hakimlere talimat vermesi doğal görünebilir. Ancak hukuk devleti ilkelerinin geçerli olduğu medeni bir dünya için ise bu durum garip" ifadelerine yer verdi.
İstanbul Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Yücel, avukatlarına yazdırdığı yazısında hiçbir yere 'iade edilmeyi' istemediğini belirtti. Türk vatandaşı olarak kendisinin 'iade edilebileceği bir adresin de var olmadığını' yazan Yücel, 'tek isteğinin adil bir yargılanma' olduğunu kaydetti. Türk-Alman gazeteci davada mevcut Türk hukukunun ve evrensel insan hakları ile hukuk normlarının gözetilmesini ve 'ayaklar altına alınmamasını' talep etti.
Böyle bir davanın sadece beraat kararı ile sonuçlanabileceğini yazan Yücel, bundan ‘tamamen emin" olduğunu belirtti ve cezaevini "arka kapıdan değil, girdiğim gibi ön kapıdan terk edeceğini" kaydetti.
Die Welt muhabiri, "Ve bu ülkede besbelli gayri meşru bir anayasa değişikliği ile hiçbir surette bitirilemeyen demokrasi, adalet ve özgürlük mücadelesini Allah'ın yardımıyla gelecekte de gazeteci olarak yakından takip edeceğim" ifadelerini kullandı.
