Vakfın genel merkezindeki konferans salonunda gerçekleştirilen Maarif Vakfı 9. Ülke Temsilcileri İstişare Toplantısı'nda konuşan Akgün, kurulduğu ilk yıl 5 ülkedeki FETÖ iltisaklı eğitim kurumlarını devralarak eğitim-öğretim faaliyetlerine başlayan vakfın, bugün 104 ülkeyle resmi temas sağladığını, 52 ülkede açmış olduğu temsilcilik ofisleriyle de 67 ülkede faaliyetler yürüttüğünü söyledi.
Bu 67 ülkenin 43'ünde biri yükseköğretim kurumu, 9'u eğitim merkezi olmak üzere 333 eğitim kurumu ve 42 yurt binasıyla 40 bini aşkın öğrenciye eğitim hizmeti sunulduğunu kaydeden Akgün, dünyanın dört bir tarafında görev yapan 7 bini aşkın çalışanı ile hatırı sayılır bir insan kaynağını barındıran Vakfın 4 yıl gibi pek de uzun sayılamayacak bir sürede 67 ülkede faaliyetler gerçekleştiren bir kurum haline geldiğini anlattı.
Akgün, mevcutta yürütülen eğitim faaliyetleri dışında ayrıca 42 ülkede daha FETÖ/PDY ile iltisaklı okulların devri ve yeni okulların açılması amacıyla protokol imzaladıklarını belirterek, "Elbette ki başta Cumhurbaşkanlığımız olmak üzere, Dışişleri Bakanlığımız, Milli Eğitim Bakanlığımız ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarımızla yakın iş birliği içerisinde bu noktaya geldik." diye konuştu.
Türkiye Maarif Vakfı'nın 4 yılda küresel bir eğitim markası haline geldiğini vurgulayan Akgün, "Anadolu İrfan geleneği ve insanlığın ortak birikim ve değerlerini esas alarak, Türkiye Cumhuriyeti adına yurt dışında örgün ve yaygın eğitim faaliyetleri gerçekleştiren Türkiye Maarif Vakfı, sunduğu kaliteli ve nitelikli eğitim hizmetiyle küresel becerilerle donanmış, kendi öz değerlerini özümsemiş, Türkiye'ye müzahir, erdemli bireyler yetiştirmekte, milletimiz ile diğer milletler arasında dostluk bağlarını güçlendirmekte, dünya barışına hizmet etmektedir." şeklinde konuştu.
Akgün, koronavirüs salgınının sebep olduğu krizden en çok etkilenen sektörlerden birisinin eğitim olduğunu vurgulayarak, "Koronavirüs salgınında, faaliyet gösterdiğimiz ülkelerin altyapısına uygun olacak şekilde 13 farklı uygulama ve 500 sanal sınıfla bütün eğitim kurumlarımızda senkron, asenkron ve hibrit yöntemlerle öğrencilerimize uzaktan eğitim hizmeti verdik. Ayrıca, yüz-yüze eğitim öğretime ara verilen ülkelerde sadece öğrencilerimizin değil, ailelerinin de sürece katılımını teşvik ve temin ettik." dedi.
- Türkiye Maarif Vakfı küresel bir eğitim markası haline geldi
Bugün Türkiye Maarif Vakfı'nın artık bilinen tanınan ve güvenilen küresel bir eğitim markası haline geldiğini vurgulayan Akgün, bu markanın daha da güçlendirilmesinin yapacakları çalışmalarla mümkün olacağını söyledi.
Birol Akgün, öncelikle eğitim öğretim faaliyetleri yaptıklarını anlatarak, "İyi insan yetiştirmek ve gelişmekte olan dost ülkelerin insan kaynağının geliştirilmesi geniş anlamda bir insani eğitim faaliyetidir. İnsani yardım faaliyetidir. Türkiye de bu konuda öne çıkan ülkelerden birisidir. Türkiye bugün üreterek, ticaret yaparak, dışarıya mal satarak ve dışarıyla sağlıklı iletişim kurarak gelişen, büyüyen ve kalkınan bir ülke. Biz içe kapanan, sadece bir doğalgazdan ya da silah ticaretinden para kazanan bir ülke değiliz. Bizim de gelirimiz yetişmiş insan gücümüzün emeğiyle, alın teriyle üreterek, ürettiği ürünleri dışarıya satarak bununla elde ettiği gelirle biz kalkınıyoruz." diye konuştu,
Türkiye'nin gelişmekte olan ülkeler içerisindeki ayırıcı vasıflarından birisinin bu olduğunu vurgulayan Akgün, şunları söyledi:
"Dolayısıyla bu faaliyetlerin hızlanması, gelişmemizin hızlanması için bizimle iş birliği yapan ülkelerde de, Türkiye'de iş birliği yapılmasını kolaylaştırıcı kaliteli, nitelikli insan gücünün yetiştirilmesine bağlı. Türkçe bilen, Türkiye kültürünü bilen, Türkiye'ye müzahir olan insanların yetişmesi, oraya giden bizim yatırımcımızın çalışanı olacak. Eğer bu insanlar ticaret yapacaksa gözünü Türkiye'ye dikecek, Türkiye'den alışveriş yapacak. Türkiye'deki gelişmelerden etkilenecek. Dolayısıyla bizim eğitim faaliyeti yaptığımız ülkelerdeki kaliteli ve nitelikli iyi insan yetişmesi öncelikle insanlığa hizmettir. Çünkü gelişen, kalkınan ülkelerdeki çatışmalar biter, zenginlik artar. Refah gelişir. Dünya barışına hizmet edersiniz. Aynı zamanda biz kendimize de yatırım yapmış oluyoruz. Zira orada açılan okullar hem insan yetiştirir, hem sizin kültürünüzü oraya götürür."
Akgün, Türkiye'nin sahip olduğu 850 milyar dolarlık Gayri Safi milli Hasıla'nın yüzde 50'sinin, Türkiye'nin yurt dışıyla geliştirmiş olduğu, kurmuş olduğu sağlıklı ilişkilerden kaynaklandığını belirterek, "İthalat, ihracat, turizm gelirleri, sermaye hareketleri gibi bütün o kalemleri topladığınız zaman bizim Gayri Safi Milli Hasılamızın yarısı ediyor. Bunun sağlayacak olan esas unsur insandır. Biz de insanla uğraşıyoruz ve Maarif Vakfı'nın amacı aynı zamanda bu ülkenin gelişmesine, kalkınmasına hizmet etmektir. Eğitim verdiğimiz ülkelere kendi tecrübemizi aktarmaktır." ifadelerini kullandı.
