DİĞER İÇERİKLER

© Copyright 2023 - Timeturk İnternet Haber

Bu sitede yer alan tüm içerikler Timeturk'e aittir. Kopyalanması kesinlikle yasaktır.

A PHP Error was encountered

Severity: Notice

Message: Undefined variable: currency

Filename: layout/header.php

Line Number: 566

Backtrace:

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\views\layout\header.php
Line: 566
Function: _error_handler

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\controllers\Detail.php
Line: 836
Function: view

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\indexd.php
Line: 315
Function: require_once

A PHP Error was encountered

Severity: Warning

Message: Invalid argument supplied for foreach()

Filename: layout/header.php

Line Number: 566

Backtrace:

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\views\layout\header.php
Line: 566
Function: _error_handler

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\controllers\Detail.php
Line: 836
Function: view

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\indexd.php
Line: 315
Function: require_once

Yerel seçimler ve partilerin aday kriterleri

2008-09-06 16:37:00

 

Yerel seçimler hızla yaklaşıyor. Seçimler 29 Mart 2009'da. Bu nedenle 2009'un ilk ayları siyasi tansiyonun yükseleceği aylar olacak.

 

Seçimin nabzı büyük oranda Diyarbakır, İzmir ve Çankaya atacak. Kapatma sonrasında Ak Parti en az yüzde 47 oy alma mücadelesi verecek. Ak Parti'den sonra en iddialı parti MHP gözüyor.

 

MHP'nin Cumhurbaşkanlığı seçimi, anayasa değişikliği gibi kritik süreçlerdeki toplumsal talepleri dikkate alarak davranması önemli bir potansiyel yakalamasını sağlamış gözüküyor. 1950'lerde iktidar hayallerini kaybeden CHP, sadece mevcut belediye başkanlıklarını koruma mücadelesi verecek.

 

Türkiye'nin en popüler belediye Başkanı olan Melih Gökçek, yeniden aday yapılmayabilir. Kadir Topbaş ise yerini koruyacak başkanlardan olacak gibi gözüküyor.

 

MHP, tüm seçim bölgelerinde olmasa da bir önceki yerel seçimlerde ikinci ve üçüncülükle bitirdiği bölgelerde çok iddialı olacağının ipuçlarını, geçtiğimiz günlerce yaptığı açıklamada vermişti. MHP müracaat edenlerden çok, 'kendisi halk tarafından tanınan ve MHP ile çalışabileceğine inandığı' kimselere adaylık teklifi götüreceğini, bunun içinde 'Ülkü Ocakları'ndan yetişmiş olma' koşulu aramayacağını açıklamıştı.

 

Adayların 'temiz bir sicile ve iyi bir geçmişe sahip olması' da MHP'nin önemli kriterler arasında olacakmış. MHP'nin bu yeni açılımına uyup ilerleyen günlerde öğrenmiş olacağız.

 

Yerel seçimlerle ilgili düşüncelerini ve adaylarla ilgili temel kriterini geçtiğimiz günlerde Ak Parti'de açıklamıştı. Yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcısının tüm il ve ilçeleri dolaşarak teşkilatların nabzını yokladığı belirtiliyor. Tüm siyasi partiler bu tür nabız yoklamalarının teşkilatları ile sınırlı tutmayıp bağımsız kişilere sokağın nabzı da ölçtürülmelidir.

 

Genel Başkan Yardımcısı Necati Çetinkaya, Ak Parti'nin yerel seçimlerdeki belediye başkan adaylarının, 'paraya tamah etmeyen, çalışkan, dürüst ve sözüne itibar edilir' biri olması gerektiğini belirtmiş. O günleri toplum olarak özlemle bekliyoruz.

 

2004 yerel seçimlerinde yüzde 42 oy alan Ak Parti'nin hedefi yüzde elli imiş. 2004 yerel seçimlerine önemli ölçüde zayıf adaylarla katılan Ak Parti'nin, seçim başarısı adaylardan değil Başbakanın şahsından kaynaklanmıştı. Ak Parti yine zayıf adaylar tercih etmesi ve önceki seçim stratejisini sürdürmesi durumunda yüzde 50'yi imkânsız kılacaktır. Çoğu çevreler Ak Parti'li belediye başkanlarının asli işlerinin dışında gereksiz işler yaptığı ve toplumla aralarına aşılmaz duvarlar ördüğü, şımarık davrandığı, yerel yönetimlerin merkezi hükümet kadar başarılı olmadığı görüşünde. Bazı şehirlerde tüm belediye başkanlarının aynı partili olmasından kaynaklanan rekabetsizlikte başarıyı engellediği de düşünülüyor.

 

Hayli bile güzel.
Çetinkaya 'Adaylarımızı, o illerde ileri gelenlere soruyoruz, vatandaşlara soruyoruz. 'Bu arkadaş nasıl biri diye? Yani iğneyle kuyu kazar gibi, adayımızı belirlemek için çaba harcayacağız' diyor ve adaylarda aradığı özellikleri şu şekilde sıralıyor: 'Ehliyet sahibi olarak, liyakat sahibi olarak. Vizyonu olarak, vizyonla birlikte misyonu olarak. Dürüst olarak. Göreviyle ilgili en iyi eğitimi almış olacak. Çevresinde sevgiyle ve saygıyla anılan bir tip olacak. Halkın teveccühüne layık olacak, halkın gönlünde yer edinmiş olacak. Bu adayımızdır dediğimiz zaman, 'Ha işte bu yerine oturdu' denilecek. En önemlisi, paraya tamahı olmayacak. Dürüst olacak, çalışkan olacak, paraya tamahı olmadığını, geçmişteki çalışmalarıyla ispat etmiş olmak.'

 

Kuşkusuz bunlar çok güzel ve altına herkesin imza atacağı cümleler. Bu idealin Türk siyasi hayatında bir örneği var mı bilmiyoruz. Ama olması şart ve başka çarede yok.

 

Aday belirleme sürecinde tüm siyasi partilerde birçok kimse nüfuz edebilecekleri kimseleri aday gösterilmesi için karar vericileri etkileme gayretinin yanı sıra Bizans Entrikaları'na bile müracaat edecekleri gerçeğini göz ardı etmek safdillilik olur. En sıradan kişinin bile siyasette nüfuz edinme yahut yeniden seçilme peşinde olduğu sosyolojik bir gerçekliktir.

 

Çetinkaya 'en ideal adayı tespit edip kamuoyuna açıklayacağız' şeklinde inanılması güç bir iddiada daha bulunuyor. Seçimlere ne kaldı ki? Partilerin bu iddialarında ne kadar samimi olduklarını görmek için yüz senedir bekliyoruz bir üç beş ay daha bekleriz.

 

Hürriyet başta olmak üzere bazı gazeteler zaman zaman kendileri için yol haritası denilebilecek kriterler ortaya koyucu ve 'yayın ilkeleri' de denilebilecek deklarasyonlar yayınlarlar. Ancak bu yayınların daha mürekkebi kurumadan kendi ilkelerin çiğnedikleri gibi siyasi partilerinde bu kriterleri seçmenin gönlünü okşamak için yapmış olmamalarını dileriz.

 

Nasip olursa bir başka yazımızda 'yerel tanrılar'ımızdan ve yönetilenlerin yapması gerekenlerden söz ederiz.

 

 

 

Görüş Bildir Bizimle Paylaş