DİĞER İÇERİKLER

© Copyright 2023 - Timeturk İnternet Haber

Bu sitede yer alan tüm içerikler Timeturk'e aittir. Kopyalanması kesinlikle yasaktır.

A PHP Error was encountered

Severity: Notice

Message: Undefined variable: currency

Filename: layout/header.php

Line Number: 566

Backtrace:

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\views\layout\header.php
Line: 566
Function: _error_handler

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\controllers\Detail.php
Line: 836
Function: view

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\indexd.php
Line: 315
Function: require_once

A PHP Error was encountered

Severity: Warning

Message: Invalid argument supplied for foreach()

Filename: layout/header.php

Line Number: 566

Backtrace:

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\views\layout\header.php
Line: 566
Function: _error_handler

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\controllers\Detail.php
Line: 836
Function: view

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\indexd.php
Line: 315
Function: require_once

Hezeyân: 'Birlikte yaşamaya mecbur muyuz?'

2010-07-13 13:52:00
Kürt Meselesi'nin tespitinde samimiyet eseri taşımayanlar çözümü noktasında hezeyâna mecbur kalıyorlar.

Son bahtiyârlıkları, "Birlikte yaşamaya mecbur muyuz?" tartışması ile bir çözüm kapısı aralamak ümidi.

Entelektüel bir fantezi olarak elbet de bu suali sormanın mahzuru yok, hattâ suale sosyolojik bir tecessüs urbası da giydirebilirsiniz. Demokratlık adına ise her şeyi konuşur, her şeyi tartışabilirsiniz. Bütün bunların tek şartı var: Samimiyet! Hakikati aramakta samimî olmak.

Kürt Meselesi'ni çözmekte samimî olanlar için böyle bir sual hezeyândır, abesle iştigâldir. Rezil ve zulüm dağıtmış bir medeniyetin güçlü temsilcileri, aralarındaki sınırları sembolik hale getirip ittifak arayışları ile kıta hâkimiyeti sağlarken, ilim ve irfân medeniyetinin çil yavrusu gibi dağıtılmış Müslim unsurlarına bir daha ayrılmayı kurtuluş kapısı olarak göstermek harice dost, dahile düşmanlığını ilân etmektir. Bırakın Türkler ile Kürtler'i birbirinden ayırmak, zerre kadar şuur ve iz'an kırıntısı taşıyan, İslâm ülkeleri ile samimî ittifaka mecbur olduğunu görür.

Fanteziler ve demokratlık kisvesi altındaki samimiyetsizliklerle kaybedilecek vaktimiz yok. Kürt Meselesi de dâhil, Cumhuriyet devrinin hemen bütün meselelerini karanlık dehlizlerinde hayatlandıran, Batı telkinlerinin şekillendirdiği kuruluş felsefesidir. Kemâlizm olarak ifâdesi kabil bu felsefeyi devletin vazgeçilmezi ve yegâne doğrusu yapmak akla, iz'ana, ferâsete, insanî bütün değerlere, hak ve hürriyetlere düşmanlıktır. Bugün çözemediğimiz, uğraşmaktan yorgun düştüğümüz, bağrımızın kanayan bütün yaraları resmî düşüncenin eseridir.

Hiçbir şey yapmamış, hiçbir haksızlıkta bulunmamış, hiçbir yanlışa imzâ atmamış gibi Kürt Meselesi'nin kendiliğinden, hattâ biraz da Kürtler'e bahşedilen aşırı rahatlıktan kaynaklandığını farz etmek yalancılığın dik alasıdır; rezilliktir, pespayeliktir... Bin yıl aynı potada kaynaşmış, en yüksek değer telâkki ettikleri inançlarının eşit insanlar ilân ettiği bu iki kitlenin ellerinden en büyük müşterekleri dini çekip aldıktan sonra, birini diğerine devlet icraatı ile zorba bir hâkim yapıp berikinin bir asırda gelişen isyanına sebebiyet vermek dostluk değil düşmanlıktır.

Kürt Meselesi, Türkler ile Kürtler arasında boy göstermiş bir mesele değildir. Kürt Meselesi, Kürtler'in daha çok eli kalem tutanları ile devlet zihniyeti arasında boy atmış bir meseledir. Suçlusu da doğrudan Kemâlist anlayıştır. Kemâlist zihniyeti reddetmeden, kuruluş devri yanlışlarından vazgeçmeden, vahiymiş veya amentünün esasları imiş gibi Kemâlist hezeyânları tekrarladığınız müddetçe Kürt Meselesi çözülmez.

Kemâlizmden vazgeçmeden Kürt Meslesi'ni çözmeye çalışmanın adı: Kürtler'i ezmek ve asimile etmekte devam etmek demektir. Bunun artık imkânsızlaştığını fark edip Kemâlizm itikâdından vazgeçemeyenler, ister istemez o uğursuz suali soruyorlar: "Birlikte yaşamaya mecbur muyuz?"

Ayrılığa, bölünmeye kapı aralayan bu sualin Osmanlı'nın kaç asırlık hasımlarını bir asır sonra ne kadar sevindirdiğini tahmin edemeyenlerin sığırdan farkı, iki ayak üzerinde gezinmekten ibarettir.

Sivil iktidarın beyin takımı, ırkçı Kemâlist çerçevenin dayatmaları ile bu meseleyi çözemeyeceğini görmeye ve tavır koymaya mecburdur. Bu meseleyi doğuran da kontrol ve idare edilemez hâle getiren de doğrudan devletin aslî mayasıdır, Kemâlizmdir... Kemâlizmi putlaştırıp onun muhafazası sâiki ile bu iki kardeş kavme kan kusturmak, gencecik insanların sarp dağlarda, derin vâdilerde, ıssız yol kenarlarında kanlarında boğulmalarına, vücutlarının paramparça dağılmalarına seyirci kalmakta ısrar etmek Fir'avun ve Nemrutların zulmüne rahmet okutturmaktır.

Sözüm Başbakan'a: Cesur ve kararlı ol! Bildiklerin doğrudur, inancının telkin ettikleri doğrudur. Kalp ve vicdanının sesine kulak verir ve o istikamette yürürsen ebedî saâdete mazhar olursun. Millet de huzur ve saâdetle arkanda olur, emin ol!

Görüş Bildir Bizimle Paylaş