DİĞER İÇERİKLER

© Copyright 2023 - Timeturk İnternet Haber

Bu sitede yer alan tüm içerikler Timeturk'e aittir. Kopyalanması kesinlikle yasaktır.

A PHP Error was encountered

Severity: Notice

Message: Undefined variable: currency

Filename: layout/header.php

Line Number: 566

Backtrace:

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\views\layout\header.php
Line: 566
Function: _error_handler

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\controllers\Detail.php
Line: 836
Function: view

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\indexd.php
Line: 315
Function: require_once

A PHP Error was encountered

Severity: Warning

Message: Invalid argument supplied for foreach()

Filename: layout/header.php

Line Number: 566

Backtrace:

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\views\layout\header.php
Line: 566
Function: _error_handler

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\controllers\Detail.php
Line: 836
Function: view

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\indexd.php
Line: 315
Function: require_once

Melez

2009-09-01 11:38:00
Önce Abdullah Öcalan mesaj yolladı İmralı’dan: Dedi ki:
“Bu mücadelede 40 milyon Kürt var. 40 milyon Kürt ayağa kalktığı zaman ortada devlet mevlet kalmaz.”
Bu tehdidin içinde MHP liderine de bir mesaj vardı:
“Bahçeli, o kadar kendinize güveniyorsanız sizi başkumandan ilan edelim. Topla ülkücü ordunuzu, Kandil’e gidin. Bakayım ne yapacaksınız!”
Ardından Devlet Bahçeli’nin açıklaması geldi:
“Ülkücülük marjinal bir anlayış ve sokak hareketi değildir. Sokakta bulunmamıştır, sokakta kaybedilmeyecektir. Ama bozguncuların da bilmesini istediğim şudur; yeri gelirse can feda olsun. Anadolu yeniden fethedilir.”
* * *
Türkiye, “Dünya Barış Günü”nü dağda düello çağrılarıyla karşılıyor.
1 Eylül’de açılım tartışmaları ve şehit cenazeleri birlikte geliyor.
Yürünecek yolun ne denli sarp olduğunun delili bunlar...
Çatışmadan beslenenler, zamanla dozu hepten artıracaklar.
“Savaş lobisi”, barışı engellemek için ne mümkünse yapacak.
“Kandil’e davet”, “Erciyes’te uluma” laflarıyla başlatılan dağdağa, dağdan dağa yayılacak.
Barışa ancak bu dikenli yollarda kanaya kanaya ulaşılacak.
* * *
Oysa çoğumuz, kendimizi Kandil’de ya da Erciyes’te değil, “İki dağ arasında kalmışım” türküsündeki gibi, iki dağın serin sularının karıştığı mümbit ovada hissediyoruz.
Hülya Avşar’ın geçen hafta Devrim Sevimay’a içtenlikle söylediği tabirle “karman çorman”ız.
Ne diyordu Avşar kızı:
“Anne tarafımda Giritlilik var, yörüklük var.
Baba tarafım Kayseri’den göçen bir Türkmen aşireti... Göçtükleri yerde Kürtlerle karışıp Kürtleşmişler.
İki arada bir deredeyim.
Bir yanım tereyağı, bir yanım zeytinyağı...
Hadi bana bir isim bulun.”
Sonra kendi ismini kendisi koyuyordu:
“Melez..”
Sözcüğün içerdiği tüm güzellikle...
En nadide renklerden, türlü çeşit hususiyetlerden harmanlanmış, ortaya karışık bir kimlik...
Tam Anadolu...
* * *
Geçen yıl dünyaca ünlü müzisyen Goran Bregoviç’le konuşmuştuk kimlik meselesini...
Goran’ın annesi Sırp...
Babası Hırvat...
Eşi Bosnalı Müslüman...
“Sen kendini ne diye tanımlıyorsun?” diye sorduğumda kendine maziden bir üst kimlik yapıştırdı:
“Osmanlı’nın eski bir vilayetindenim.”
Goran’ın aileden devraldığı kimlikler, birbiriyle çatışa çatışa güzelim bir ülkeyi yok ettiler. Bugün her biri ayrı bir bayrak altında yaşıyor.
“Goran’ın babasının ülkesi...”
“Goran’ın annesinin ülkesi...”
“Goran’ın karısının ülkesi...”
Bir gün annemizin ülkesinden babamızın ülkesine pasaportla gitmek istemiyorsak, öfke bayraklarının vuruşturulduğu sarp dağlardan ovalara inmek, zirvelerin karlı sularını, düzde birbiriyle buluşturup yumuşatmak zorundayız.
Hülya Avşar diyor ki:
“Evde başka kültürden biriyle yaşıyor olmak beni yumuşatıyor, orta noktaya çekiyordu.”
* * *
Türkiye evinin bu yumuşamaya, ortak noktalarını hatırlamaya, melezliğini savunmaya her zamankinden çok ihtiyacı var.
Çözüm yolunu “dağdaki safkanlar” değil, melezler gösterecek.
Görüş Bildir Bizimle Paylaş