Al Jazeera.com'da yer alan habere göre; Diyarbakır'da düzenlenen "Ortadoğu'da Sınırlar, Rejimler, Kürdistan ve Gelecek Tahayyülleri" adlı konferansa Skype bağlantısıyla katılan PYD Eşbaşkanı Salih Müslim, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani'nin "Birkaç ay içinde yapacağız" dediği bağımsızlık referandumu hakkında "Halkın iradesine bakmak gerekiyor. Ancak bağımsız bir devlet için henüz zaman gelmedi. Bunun için uygun koşullar yok" diye konuştu.
"Kürt halkından isteğimiz ulusal birlikteliğimizi sağlamaktır" diyen Müslim, Suriye'nin kuzeyindeki 'Kobani kantonunda IŞİD ile PYD güçleri arasındaki çatışmalara değindi.
"Kobani düşerse tüm Kürt halkının iradesi düşer" diyen Müslim, "Tarihi bir dönem yaşıyoruz. Kobani’de büyük bir saldırı var. Bu sabah güzel bir haber aldık. Akşama kadar saldırıların geri püskürtüldüğüne dair güzel haberler almaya devam edeceğiz" dedi.
Müslim, "Tilkoçer’de peşmerge ile YPG birlikte IŞİD’e karşı mücadele veriyor. Güney Kürdistan’da uygulamak istediklerini, Rojava’da da uygulamak istediler ama buna izin vermedik. Kürt halkının birlikteliği bu kirli politikalara izin vermeyecektir" diye konuştu.
Kobani'ye IŞİD saldırısı
Kobani, Suriye'nin kuzeyinde PYD'nin özerklik ilan ettiği üç kantondan biri. Kobani, Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinin hemen karşısında yer alıyor. Son üç günde IŞİD buraya bağlı üç köyü ele geçirdi. PYD çatışmalarda 100'den fazla IŞİD üyesini öldürdüğünü iddia etti.
"Kürtlerin tek çalışabileceği Türkiye'dir"
Konferans'ta konuşan Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Abbas Vali ise, Bölgesel Yönetimin bağımsızlık ilanının, siyasi durumlarının değiştiğinin göstergesi olduğunu ve bu yeni durumda Kürtlerin iç çekişmelerini bir kenara bırakmaları gerektiğini söyledi.
Konferansın konuşmacıları arasında Boğaziçi Öğretim Üyesi Abbas Vali de vardı. Vali, "Peşmerge güçlerinin partilerin hükümranlığından çıkıp ulasal bir güç ve birlik çerçevesinde yeniden realize edilmesi gerekir. Buna bağlı olarak, ekonomik ve diğer komşularına olan bağımlılıklarını da bir şekilde çözmeleri ve en aza indirmeleri gerekir. Bu bahsettiğim şekilde güney hükümeti (IKBY) davranırsa siyasi destek bulacağını düşünüyorum. Sözkonusu bağımsızlıksa bu bir partinin başkanının yapabileceği bir şey değil. Ancak, Bir halkın ancak yapacağı bir durumdur." diye konuştu.
Abbas Vali, Kürtlerin bölgede birlikte çalışabileceği tek ülkenin de Türkiye olduğunu belirtti.
"Türkiye'nin stratejik Kürt politikasının değiştiğini söylemiyorum ama çok katı bir politikadan çok konuşulabilir bir politikaya geldiğini söylemek istiyorum. Kürtler acaba bu siyasi değişimden ne kadar kazançlı çıkacaklar. Kürtlerin tek çalışabileceği saha aslında Türkiye sahasıdır. Diğer sahalar ve ülkelerin hepsi yeminli Kürt düşmanlarıdır ve onlardan Kürtler için bir şey çıkmaz."
‘Kürt halkı Ortadoğu’da dinamiktir’
Konferansın katılımcılarından Kürt siyasetçi eski DEP milletvekili Hatip Dicle Kürtçe konuştu. Kürt halkının yaşadığı trajedilere dikkat çeken Dicle, Kürtlerin parçalandığını, halkların uzak bırakıldığını ve zulme uğradığını söyledi:
"Kürt halkı Ortadoğu'da reel bir dinamiktir. Kürt halkı devletsiz yaşayan en büyük halk olarak tarihe geçmiştir. Kürt halkı kendisine biçilen kefeni yırtmış ve tarihi yeniden yazmıştır. Demokratik manifesto ile tüm hakların eşit bir şekilde yaşamı öngörülüyor. Kazanacağız."
‘Bağımsız Kürdistan koşulları var’
Uluslararası Ortadoğu Barış Araştırmaları Merkezi (IMPR Başkanı Doç. Dr. Veysel Ayhan da, Kürtlerin bölgesel olarak önemli bir değişikliğe girdiklerini savundu:
“Bölgesel yapıların değiştiği bölgede bir boşluk var. Uluslararası hem de bölgesel ölçekte Bağımsız Kürdistan koşulları vardır. Irak ve Suriye'de Kürtlerin bağımsız devletine karşı çıkacak bir blok yok. Kürtlerin kendi kendini özerk değil bağımsız bir şekilde yönetebileceği düzen otaya çıkıyor. Bu konjonktür Irak Kürdistanında bağımsız bir Kürdistanı beraberinde getirecek. Diğer bölgeleri de içine alacak. Bunu silah gücüyle yapmayacaklar, hukuki zeminde yapacaklar. Uluslararası gözlemcileri davet edip, referandum yapacaklar.”
