Daha önce uluslararası haber ajanslarının Associated Press (AP), Agence France Presse (AFP) ya da Reuters'tan ibaret olduğunu ve sadece CNN'in dünya çapında günün her saati yayın yaptığını, Katarlı El Cezire, Fransız France 24, Rus Russia Today ve Çinli CCTV'nin devreye girmesiyle durumun değişmeye başladığının belirtildiği haberde, "şimdi de Türkiye'nin sesini duyurmak istediği ve Türk hükümetinin bu doğrultuda harcama yapmaktan kaçınmadığı" kaydedildi.
AA'nın, 2020'de "dünyanın en etkili haber ajanslarından biri olma" hedefiyle görülmeye değer bir gelişme içine girdiğinin vurgulandığı haberde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçmiş yıllarda değerlendirilmeyen AA'yı, Türk dış politikasının bir unsuru haline getirmek istediği belirtildi.
AA'nın son yıllarda 10 kadar dış büro açtığını ve Brüksel'i Avrupa merkezi haline getirdiğine dikkat çeken La Libre Belgique, son olarak "Afrika üssü" için Etiyopya'da 30 kadar gazetecinin işe alındığını ve Kahire Bürosu'na bağlı olarak yaklaşık 200 kişinin çalıştığının altını çizdi.
Ankara'nın tutkularını gizlemediğini, bunun da Türkiye'nin sesini dünyaya duyurmak ve Ortadoğu, Afrika ve Balkanlar konusundaki bilgisini satmak olduğunun belirtildiği haberde, "Anadolu Ajansı, 7 dilde yayın yapıyor ve son olarak nisanda Fransızca servisini açtı. Toplamda 2 bin 280 kişi çalışıyor ve bu sayı AFP'den fazla" denildi.
Türkiye'de basının bağımsızlığını garanti altına almak için getirilen yasal kısıtlamalar nedeniyle Türk hükümetinin AA'nın çoğunluk hissesine sahip olmadığının belirtildiği haberde, AA Avrupa ve Amerika Bölge Direktörü Ural Yeşil'in, "Hükümete yakın değiliz. Haberleri geldikleri şekliyle yayınlıyoruz" sözlerine yer verildi.
Haberde, TRT'nin çalışmalarına da yer verilerek kurumun İngilizce kanal kurma hazırlığı içinde olduğu vurgulandı.