Demirtaş, Altı Nokta Körler Derneği Genel Başkanı Suha Sağlam'ı ziyaret etti. Ziyaretin ardından açıklama yapan Demirtaş, cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası vesilesiyle toplumda ayrımcılığa maruz kalan, yaşamın merkezinde olmasına rağmen ötekileştirilmiş bütün kimlikleri görünür kılmayı istediklerini söyledi. Türkiye'de asıl engelin düşüncelerdeki engeller olduğunu ifade eden Demirtaş, sorunları aşmak için etnik kimlik, inanç ve mezhep ayrımı gözetmeksizin birlikte mücadele etmek gerektiğini dile getirdi.
Demirtaş, şöyle devam etti:
"Türkiye sadece kendini Türkiye'nin ve dünyanın yeni lideri olarak tanıtan bir kişi ile iki genel başkanın ortaklaşa belirlediği bir kişi arasında sıkışıp kalmak zorunda değil. Bütün halkların, kimliklerin, inançların, Türkiye'nin bütün halktan emekten yana değerlerinin de savunulabileceği demokrat, özgürlükçü bir çizgiye ihtiyaç var. Bizler, bu çizgiyi savunabilmek için geriye kalan iki kişinin de aynı çizgiyi savunduğunu ortaya koyabilmek için adayız. Özgürlükten, halktan, bireyden, demokrasiden yana bir Çankaya yönetimi oluşturmak istiyorsak bütün bu toplumsal kesimlerin bu yönetim mekanizmasına dahil edilmesi gerekir."
Sadece oy desteği istemek için gelmediklerine işaret eden Demirtaş, "Mücadele birliği, anlayış birliği oydan daha kıymetlidir. Seçim bir gündür, olur biter ama mücadele her zaman var olacaktır" diye konuştu.
-"Hiçbir siyasal partinin arka bahçesi değiliz"
Altı Nokta Körler Derneği Genel Başkanı Sağlam da tüm siyasi parti genel başkanlarının engelli kuruluşlarını ziyaret etmesini arzu ettiklerini belirterek, şunları söyledi:
"Biz, sadece engelli değiliz, aynı zamanda işsiziz, eğitimsiziz, memuruz, işçiyiz, esnafız, çiftçiyiz. Bu toplumun bir parçası olmamız sebebiyle başta engellilerle ilgili sorunlar olmak üzere her tür sorunun parçasıyız ve onların çözümü için gayret göstermek, katkı sunmak durumunda olan kişileriz. Hiçbir siyasal partinin arka bahçesi değiliz. Görüşlerimizi benimseyen ve seçim programlarına, tüzüklerine alan siyasi partileri desteklemekte bir sıkıntı çekmiyoruz ama yanlışlarında da 'bizim partimiz, sizin partiniz' demeden karşılarına dikiliyoruz."
Engelliler Konfederasyonu Genel Başkanı Turhan İçli de odak noktalarının engelleri olduğunu ifade ederek dünyanın ve Türkiye'nin sorunlarına bigane kalamayacaklarını aktardı. Engellilerin ancak güzel, eşitlikçi ve özgürlükçü bir dünyada mutlu olabileceğini anlatan İçli, bütün siyasi partilere eşit mesafede olduklarını dile getirdi. İçli, "Seçilecek cumhurbaşkanlarından Türkiye'de bir zihniyet dönüşümünü sağlamalarını, Türkiye'nin bağımsız, güvenlikli, gelişmiş, eşitlikçi, özgürlükçü bir ülke haline gelmesi için katkı sunmalarını, cumhurbaşkanlığı yetkilerini bu doğrultuda kullanmalarını bekliyoruz" dedi.
-Sorular
Demirtaş, konuşmaların ardından, engellilerin sorularını da yanıtladı. "Seçildiğiniz zaman bu parçalı millete nasıl bir elbise dikeceksiniz?" sorusunu Demirtaş, şöyle yanıtladı:
"Biz, Başbakan gibi 'Türkiye'de 36 ayrı birbirinden kopmuş, birbiri ile yaşayamayacak kimlik var' diyemiyoruz. Etnik kimlik olarak, mezhep olarak, dini inanç olarak birbirinden farklı topluluklar, milletler, halklar, Türkiye'de var. Bunları bir arada tutabilecek en önemli şey, eşitliğe, adalete dayalı demokrasi anlayışıdır. Bunun dışında hiçbir gömlek, hiçbir elbise Türkiye'ye uymaz. Bizim itiraz ettiğimiz, eleştirdiğimiz nokta, tekçiliğe, etnisiteye dayalı millet tanımı. Türkiye'ye biçilecek elbise, rengarenk, çiçekli bir elbise olur, bu herkese de uyar. Bunun adı da adalete ve eşitilğe dayalı demokrasi olur."
Demirtaş, "İlk turda elenirseniz, ikinci turda kimi destekleyeceksiniz ya da nasıl bir tavır alacaksınız?" sorusu üzerine, "İkinci tura dair görüş belirtmek için çok erken. Umut ediyorum ki bu soru ile diğer adaylar daha çok karşılaşacak" dedi.
"HDP olarak nasıl bir mesaj vereceksiniz ki tüm halkı kucaklayarak 'Bizden kopacaklar' duygusunu yok edeceksiniz?" sorusuna karşılık Demirtaş, HDP'nin tüm kimliklerin ortak bir amaç etrafında yaşayabileceğini gösteren bir parti olduğunu söyledi. Bu tür kaygıların yersiz olduğunu ifade eden Demirtaş, "Türkiye'nin teminatı daha fazla özgürlüktür, demokrasidir" değerlendirmesinde bulundu.
Demirtaş, "Başbakan, istifa etmeli midir?" sorusu üzerine şunları kaydetti:
"Sayın Başbakan, istifa etmeli. İstifa etmiyorsa bile koltuğu seviyorsa 'Ben bu koltuksuz yaşayamam' diyorsa en azından Başbakanlık ve devlet imkanlarını seçim boyunca kullanmayacağını açıkça taahhüt etmeli, hiçbir devlet imkanından seçim boyunca faydalanmamalı, bizler gibi halkın desteği ile seçim kampanyası yürütmenin ne demek olduğunu bu seçimde görmeli diye düşünüyorum. Öyle özel uçaklarla özel helikopterlerle bakanlar, il müdürleri emrinde, devletin parası, hazinenin yardımı emrinde, herkes seçim kazanır. Bu şekilde bir kampanya adil, eşit olur mu? Olmaz... Başbakanın çok yapabileceği bir şey gibi görünmüyor ama açıkça taahhüt etmeli, 'Ben Başbakanlık imkanlarını kullanmayacağım.' Başbakanlık makam aracından tutun, uçağından, parasına, kardosuna kadar bırakmalı ve bizler gibi çalışmalı. Bunu yapmazsa seçime şaibe düşmüş, başından itibaren adil olmayan bir seçim başlamış demektir."
Öte yandan, Demirtaş'a, Altı Nokta Körler Derneğinden ayrılırken engelli bir vatandaş, "Sizin hareketin esas niyetini biliyoruz, memleketi bölmek. Oyum size değil. Sizin hareketinizin, engellilerin gerçek manada oyuna talip olmaları güzel bir şey ama esasen bugünün kahramanları yarının hainleri olur. Bu milleti kimse bölemez" diye tepki gösterdi.