Yeneroğlu, 5 yıl önce Dresden Eyalet Mahkemesinde cinayete kurban giden Merve El Şerbini'nin ölüm yılı münasebetiyle yaptığı yazılı açıklamada, Merve El Şerbini'nin olgun ve özgüven sahibi her vatandaştan beklendiği gibi davrandığını ve maruz kaldığı İslam düşmanı hakaretleri duymazlıktan gelmeyerek polise ve yargıya başvurduğunu anımsatarak şöyle devam etti:
"Sonrasında neler olduğu ise biliniyor: Dresden Eyalet Mahkemesinde zanlı tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Üstelik olay yerine yetişen polis memuru 'yabancıya benzemeyen' failin yerine Merve'nin Mısır kökenli eşini, silahıyla ateş ederek yaraladı. O günden bu yana 5 yıl geçmiş, olay gereğince tartışılmamış ve değişen hiçbir şey olmamıştır. Tam tersine, Leipzig'de yapılan 'Mitte-Studie' adındaki araştırmanın verilerine göre, yabancı düşmanlığı genel olarak gerilerken, Müslümanlara karşı tahammülsüzlükte açık bir artış görülmüştür.'
Mustafa Yeneroğlu, tüm bu yaşananlara rağmen siyasilerin bugüne dek herhangi bir tedbir almadığına işaret ederek suç istatistiklerine İslam düşmanlığına ilişkin yeni bir kategorinin eklenmesinin zaruri olduğunu belirtti. Yeneroğlu, "Siyaset, İslam düşmanlığı sebebiyle işlenen suçları açığa çıkarmalı ve doğru tanımlamalıdır. İslam düşmanlığı, yabancı düşmanlığı değildir" ifadesini kullandı.
Resmi istatistikler bulunmadığı sürece, ortada resmi açıdan bir sorun yokmuş gibi göründüğünü vurgulayan Yeneroğlu, şunları kaydetti:
'Bu sebeple, İslam düşmanlığı somut suçlarla ispat edilememekte ve dolayısıyla ona karşı somut tedbirler alınamamaktadır. Kabul edilmez olan ise İslam düşmanlığı sebebiyle işlenen suçların 'yabancı düşmanlığı' kategorisinde toplanıyor olmasıdır.'
Güvenlik kurumlarının İslam ve Müslüman düşmanlığıyla ilgili umursamaz davranışlarıyla sorunu küçümsediklerini de kaygıyla izlediklerinin altını çizen Yeneroğlu, açıklamasına şöyle devam etti:
'Açık bir şekilde İslam düşmanlığı içeren çok sayıda internet sitesi ve arkasındaki organize gruplar Anayasayı Koruma Teşkilatı tarafından hala takip edilmemektedir. Oysa faillerin fikirlerinin nereden beslendiği açıktır. Ayrıca bu platformlarda anayasaya karşı düşmanlık içeren çabaların saptanabildiği ve buna dair somut ipuçlarının bulunduğu tartışılmaz bir gerçektir.'
Yeneroğlu, Merve El Şerbini'nin yakınlarına acılı günlerinde Allah'tan sebat ve sabır dileyerek kendilerinin acılarını paylaştıklarını belirtti.
- Merve El Şerbini olayı
Merve El Şerbini, Ağustos 2008'de bir çocuk parkında, Rusya göçmeni Alman Alex W'den salıncakta üç yaşındaki oğlu için yer istemiş ancak Alex W. yer vermek yerine kendisine hakaret etmişti.
Konu mahkemeye intikal ettikten sonra Alex W. para cezasına çarptırılmıştı. Başsavcılığın cezayı hafif bulup temyize gitmesinin ardından Dresden'de görülen davanın temyiz duruşmasında Alex W, Merve El Şerbini'yi 18 bıçak darbesiyle öldürmüştü. El Şerbini öldürüldüğünde, üç aylık hamileydi.
Olay sırasında Merve El Şerbini'nin eşi de ağır yaralanmıştı. 32 yaşındaki eş, öfkeli Almanı etkisiz hale getirmek ve eşini korumak için müdahale etmiş ancak o sırada yan salondaki başka bir duruşmada bulunan bir polis memuru arbedeyi fark edince, saldırının sorumlusunun Merve'nin eşi olduğunu zannederek genç adamı bacağından vurmuştu.
Tüm bu olaylar mahkeme salonunun ortasında ve El Şerbini çiftinin üç yaşındaki oğullarının gözleri önünde gerçekleşmişti.
Merve El Şerbini, Mısır'da bini aşkın kişinin katıldığı törenle toprağa verilmişti.