Ertem, AA muhabirine, vakıfları amacına uygun yaşatmak, vakıf medeniyetini çağdaş bir anlayışla geleceğe taşımak için çabaladıklarını, bu kapsamda yurt içi ve dışındaki eserleri onardıklarını söyledi.
Türkiye genelinde önemli restorasyonlara imza attıklarını vurgulayan Ertem, şunları kaydetti:
"Türkiye genelinde 4 bine yakın eserin restorasyonunu gerçekleştirdik. Yetmedi, yurt dışında da restorasyonlar yaptık. Özellikle Balkanlarda Osmanlı'nın iz bıraktığı tüm mekanlarda ne kadar vakıf eseri varsa onların restorasyonunu üstlenmiş vaziyetteyiz. Bu kapsamda çalışmalarımıza tüm hızıyla devam edeceğiz. Allah, bizim bu bu gayretimizi çoğaltsın. Daha önce yurt dışında restorasyon yapma imkanımız yoktu. 2011 yılında kanunda yapılan değişiklikle bunları gerçekleştirmeye başladık. O nedenlerde Balkanlarda ancak 7-8 eseri onarabildik. Her yıl 250 civarında eserimizi restorasyon programına alıyoruz. Var olan tüm vakıf eserlerinin restorasyonunu en kısa sürede bitirmeye çalışıyoruz."
Ertem, Osmanlı'nın bir vakıf medeniyeti olduğuna işaret ederek, "Osmanlı'nın hinterlandında ayak bastığı yerlerde ne kadar vakıf eseri varsa bunların restorasyonu bizim vazifemiz. Bu vazifeyi yerine getirmek için sorumluluğumuzun bilincinde hareket ediyoruz" diye konuştu.
Ertem, Adana'da projesi hazırlanan iki caminin restorasyonu için ihaleye çıkılacağını belirterek, 1724 yılında Abdürrezzak Antaki tarafından yaptırılan Yeni Cami'nin restorasyonu bitirilip, ibadete açıldığını da kaydetti.
Yıkılma tehlikesi bulunan camiye öncelik verdiklerini anlatan Ertem, "Bu mekanın taşıyıcı duvarları camiyi tehdit ediyordu. Binanın tüm yükü, kirişsiz ve kolonsuz duvarlara binmişti. Cemaati mağdur etmeden güzel bir çalışma ile camimiz orijinal haline getirildi. Avlunun altındaki namız kılınan bölümü de modern görünüme kavuşturduk" dedi.