Üstün, "İslam İşbirliği Teşkilatı eski Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu'nun CHP ve MHP'nin Cumhurbaşkanı çatı adayı olmasını" AA muhabirine değerlendirdi.
İhsanoğlu'nun tam bir muhafazakar olmadığını, muhafazakarlığın belki kenarında dolaşmış birisi olduğunu ifade eden Üstün, "Biz CHP'nin muhafazakar aday çıkarma ihtimalini görüyorduk. Fakat bunun Ekmeleddin İhsanoğlu olması bizi şaşırttı. Bu, bizim için çok büyük bir sürpriz oldu" diye konuştu.
Üstün, şöyle konuştu:
"CHP, sanırım Anayasa değişikliği yapıldığının farkında değil. Anayasa değişikliği ile artık Cumhurbaşkanını Meclis değil, halk seçecek. Sayın İhsanoğlu, Meclis'in seçebileceği Cumhurbaşkanı tipine uygun. CHP, Fahri Korutürk kimliğinde ve karakterinde bir kişiyi tahayyül etmiş, buna bir de muhafazakarlığı eklemiş. Oysa Anayasa değişikliği yapıldı ve Cumhurbaşkanını artık Meclis seçmeyecek. Cumhurbaşkanı adayı, seçilmek için meydanlarda oy isteyecek. Gidip meydanlarda hitap edecek, konuşacak, halkın arasına girecek. Bunu yapabilir mi? Herkesin, Sayın İhsanoğlu'nun bunu yapabileceği konusunda şüpheleri var. Çok fazla bohem bulunuyor; halkın arasına girmeyen, üst tabaka insanı olarak tarif ediliyor. Dolayısıyla vatandaşla diyalog kurması, onların dertlerini dinlemesi, onlara vaatte bulunması, onlar gibi düşünmesi biraz zor olacak.
Vatandaşın seçimle gelen Cumhurbaşkanından beklentileri daha fazla olacak. Evet yetkiler aynı ama seçimle gelmiş olması Cumhurbaşkanına yeni bir güç kazandıracak. Dolayısıyla vatandaşın aktif, terleyen bir Cumhurbaşkanı beklentisi var. İhsanoğlu'nun bunu yapabilecek bir durumu yok ve de baştan kendisine, CHP tarafından Fahri Korutürk rolü biçilmiş."
Üstün, Ekmeleddin İhsanoğlu'nun bilerek seçildiğini vurgulayarak, "Çünkü CHP, muhalefet, Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanabileceklerini düşünmüyor. 'Öyle bir kişiyi aday yapalım ki seçim zaten kaybedilecek, ama bu kişi öyle ya da böyle oy aldıktan sonra, bu oyuna dayanarak gelip koltuklara talip olmasın' düşüncesiyle aday yapıldı. Sayın İhsanoğlu ne CHP Genel Başkanlığı'na talip olur ne de MHP Genel Başkanlığı'na talip olur. Zaten bir kariyeri var ve orada devam eder. Bence Sayın İhsanoğlu, bu saikler öne çıkarılarak seçilmiş gibi gözüküyor. Yoksa seçimi almak adına bir aday belirlenmemiş. Bir uzlaşı görüntüsü vermek ve saydığımız gerekçeleri karşılayacak figür olarak seçilmiş gibi gözüküyor" dedi.
- "Katliamlar karşısında açıklama yapmamıştı"
İnsan Hakları Komisyonu Başkanı olarak, İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri olduğu dönemde İhsanoğlu'na çok sert eleştirilerde bulunduğunu anımsatan Üstün, "Mısır'da darbe oluyor, katliamlar yapılıyor; Suriye'de katliamlar yapılıyor, Filistin'e müdahale ediliyor ama İslam İşbirliği Teşkilatı Örgütü'nün başındaki kişi hiç bir açıklama yapmıyor. O zaman, 'Onun hiç mi görüşü, tepkisi olmaz?' diye eleştirilerim olmuştu" diye konuştu.
Ayhan Sefer Üstün, İhsanoğlu'nun Cumhurbaşkanı adaylığının, öteden beri düşünülen bir projenin yürürlüğe girmesi olduğunu kaydetti.
"Adaylığı baştan düşünülmüş bir olay ve bu, çok boyutlu bir proje" diyen Üstün, örgütün başında olduğu dönemde, "Çok fazla konuşma, tepkini ortaya koyma. İleride belki birtakım fırsatlar ortaya çıkar, adaylık gündeme gelebilir" gibi tembihlendiğini belirtti. Üstün, "Ben buradan bu sonucu çıkartıyorum. İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri'nin, katliamlar karşısında bu kadar sessiz kalmasına o zaman bir anlam verememiştik ama şimdi anlamlandırıyoruz" dedi.