Kalekim açıklamasına göre Akbaş, yapı kimyasalları sektöründe yüzde 50'nin üzerinde pazar payıyla açık ara lider olan Kalekim'in üretim ve satış kapasitesinde Türkiye ve bölgesinde birinci, Avrupa'da ise 5'inci sıraya yerleştiğini belirtti.
Bugün 65'in üzerinde ülkeye ürün sunduklarını, büyüme hedeflerinin merkezine ısı ve su yalıtımını koyduklarını aktaran Akbaş, "Ürün gamımızı, sektördeki trendleri ve tüketici ihtiyaçlarını gözeterek yeni ürünler ile genişletiyoruz. Bu faaliyetlerimizle 2012'de yüzde 34, 2013'te yüzde 26 oranında büyüdük. Bu yıl da yüzde 30 büyümeyi hedefliyoruz" ifadelerini kullandı.
Başarılı bir ısı yalıtımı uygulamasında, ürünlerin tümünün standartlara uygunluğu ve doğru işçiliğin büyük önem taşıdığını vurgulayan Akbaş şunları kaydetti:
"Dayanıklı ve nitelikli yalıtım ürünlerimizden oluşan Kale mantolama ile binaları uzun yıllar koruma altına alıyoruz. Ayrıca binaların soğutma maliyeti, ısıtma maliyetine göre daha yüksek olduğundan mantolamayı sadece ısınma amaçlı düşünmemek gerekir. Geliştirdiğimiz ısı yalıtım sistemi ile doğalgaz ve elektrik faturalarında yüzde 50'ye varan tasarruf sağlıyoruz. Enerjisinin yüzde 75'ni ithal eden bir ülke olarak, Avrupa'nın 10 katı kadar enerji tüketiyoruz. Konutlarda kullanılan enerjinin yüzde 80'i ise ısıtma ve soğutma amaçlı tüketiliyor. Ülkemizdeki yaklaşık 19 milyon konutun yüzde 85'inde ısı yalıtımının olmaması, enerjimizi nasıl boşa harcadığımızı ortaya koyuyor. Isı yalıtımı olmayan bu binalar yüzünden her yıl yaklaşık 9 milyar 265 milyon dolar kaybediyoruz."
- "Enerji Kimlik Belgesi ile binalar da aynen beyaz eşyalar gibi A'dan G'ye kadar sınıflandırılıyor"
Akbaş, Avrupa ülkelerinde sürdürülebilirliğin olmazsa olmaz koşullarından biri olan binalarda ısı yalıtımı uygulamasının öneminin AB uyum süreci ile birlikte Türkiye'de de daha iyi anlaşılmaya başlandığını bildirdi.
Türkiye'nin AB'ye uyum sürecinde hayata geçirilen en önemli uygulamalardan birinin de binalar için getirilen "Enerji Kimlik Belgesi" alma zorunluluğu olduğunu anımsatan Akbaş, artık ev alınırken, satarken ya da kiralarken sadece konumuna, manzarasına ve oda sayısına değil, kimlik belgesine de bakıldığının altını çizdi.
Binaların ne kadar enerji harcadığını gösteren Enerji Kimlik Belgesi'nin aynı zamanda sınıfını da belirlediğine işaret eden Akbaş, "Enerji Kimlik Belgesi ile binalar da aynen beyaz eşyalar gibi A'dan G'ye kadar sınıflandırılıyor. En üst sınıfı simgeleyen A grubunda bir eve sahip olmanın ilk şartı ise binanın ısıtma ve soğutma giderlerini yüzde 50'ye kadar düşüren ısı yalıtımına sahip olmasından geçiyor" ifadelerini kullandı.
Tüm yasal düzenlemelere rağmen Türkiye'deki konutların yüzde 85'inde hala ısı yalıtımı olmadığı bilgisini veren Akbaş, şunları kaydetti:
"Avrupa standartlarına uygun, enerji tasarruflu ve A enerji sınıfı binalara sahip olabilmek için ise önümüzde kentsel dönüşüm gibi çok önemli bir fırsat var. Eğer elimizdeki bu fırsatı iyi değerlendirerek yeniden inşa edilecek tüm binalara CE ve ETAG belgelerine sahip, Avrupa standartlarına uygun ürünlerle ısı yalıtımı yaptırırsak ülke ekonomimize her yıl milyarlarca dolarlık katkıda bulunabiliriz. Isı yalıtımı ile ülke ekonomisi ve çevre kirliliğini önlemeye sağlayacağımız katkının yanında binamızın değerini de yükseltmiş oluyoruz."