Bir çeşit killi topraktan pişirilerek yapılan bir yüzeyi sırlı, çeşitli renk ve motiflerle süslenen çiniye ilgi, her geçen gün daha çok artıyor. Bu amaçla Moskova'dan Kütahya'ya gelen 3 kadın, dünyaca ünlü çini sanatçısı İsmail Yiğit'den çizim ve teknikleri öğrenerek memleketlerinde bu sanatın gönüllü elçisi olacak.
Çini öğrenmek için Kütahya'ya gelen Irina Kazakovtseva (35), AA muhabirine yaptığı açıklamada, çiniyi daha önce internette gördüklerini ve kendi çabalarıyla yapmaya çalıştıklarını söyledi.
Her geçen gün bu sanata ilgilerinin arttığını anlatan Kazakovtseva, 'Burada öğrendiğimiz çiniyi, Rusya'da tanıtmak istiyoruz. Bu amaçla da Moskova'daki insanlara kurslar açarak çininin tanıtımını yapacağız. Ayrıca Rusya'dan da buraya turlar düzenleyip, bu işin yerinde görülmesini de sağlayıp, çini sevgisini aşılamak istiyoruz' dedi.
Alena Panteleeva (32) da hayatın içinde yaşadığı zorluklardan, günün getirmiş olduğu sıkıntı, stres, yoğunluk ve tempodan uzaklaşmak amacıyla Türkiye'ye geldiğini ve bu kültürü tanımak istediğini dile getirdi.
Burada da çinin motiflerinden olan lale, gül ve karanfillerin çizimini öğrenip, çiniye uygulamasının hoşuna gittiğini anlatan Panteleeva, bu işin kendisine terapi gibi geldiğini bildirdi.
Svetlana Mazilova (35) ise Kütahya'da seramik, tabak ve vazo yapımını öğrendiğini belirterek, "Çini yapımını yerinde öğrenmek için Rusya'dan geldik. Türk kültürünü öğrenmek için geldik ve bu kültürü de Rusya'ya taşımak istiyoruz' diye konuştu.
Dünyaca ünlü çini ustası Yiğit de Rus uyruklu 3 kadının, Türk el sanatları ve kültürünü merak ettikleri için Kütahya'ya geldiğini söyledi.
İşi yerinde görüp, yerinde öğrendikten sonra ülkelerine döneceklerini ifade eden Yiğit, şöyle konuştu:
'Az çok bildikleri bu kültürümüzü gerek kurslarda gerekse sergilerde Rusya'da tanıtmak istiyorlar. Sanatımız Rusya'da da en güzel şekilde, bu arkadaşlarımız tarafından tanıtılmış olacak. Biz burada daha çok arkadaşlarımızın istekleri üzerine Selçuklu motifi ve geometrisi üzerinde durduk. Daha sonra doğaya geçtik. Doğanın en güzel nasıl renklendirildiği Osmanlı tarafından ve bugün ki ilgileri neyse o konuda yardımcı olmaya çalıştık. Arkadaşlarımızın çini ve sanat yapmaya karşı yatkınlıkları var. Burada da birkaç gün içerisinde çok güzel ürünler ortaya çıkardılar. Çinin geçmişini, hikayesini ve gelecekteki nesillere nasıl ulaşması gerektiği noktasında kendilerine bilgi verdik. Bundan dolayı da kendileri de çok mutlu oldular. Bununla bizde Türk-İslam sanatını tüm dünyaya tanıtmaya çalışacağız. Yani ateşte açan çiçeklerimiz, bu vesileyle dünyanın her yerine ulaşmış olacak.'