Tezcan, Atakum Türk-İş Eğitim Merkezi'nde partisince düzenlenen "Cumhurbaşkanlığı Seçimlerine Hazırlık Bölge Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin en önemli gündeminin cumhurbaşkanlığı seçimi olduğunu söyledi.
Diyarbakır 2'nci Hava Kuvvet Komutanlığındaki direkteki Türk bayrağının bir gösterici tarafından indirilmesini kınayan Tezcan, "Daha dün bayrağımız gönderden indirilmeye başlandı. Türk bayrağı... Milletin birliğini temsil eden, ulusun birliğini temsil eden, uğruna canımızı kanımızı feda ettiğimiz ve bu topraklar üzerinde bayrakla, ezanla onurlu bağımsız bir millet olarak vatan oluşumuzun en önemli simgesi olan bayrağa aleni hakaretlerin, artık askeri birliklerin sınırları içerisinde yapılmaya başlandığı bir noktaya geldik" diye konuştu.
Türk siyasi yaşamının çok ciddi çatışma iklimine doğru sürüklendiğini savunan Tezcan, şöyle devam etti:
"Siyasetteki bu çatışma kültürünü ortadan kaldırmak gerekiyor. Bunun için bütün siyasi figürlere görev düşüyor ama en çok iktidar sahiplerine görev düşüyor. Bu gerilimi yatıştırma konusunda birinci sorumluluk iktidar sahiplerindedir ama ne yazık ki Türkiye bunun tam tersini yaşıyor. Bugün doğrudan doğruya başbakan eliyle toplumun çatışma kültürüne doğru hızla sürüklendiğini görüyoruz."
- "Nasıl bir cumhurbaşkanı istiyorsunuz"
Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecine giderken sivil toplum örgütleriyle görüştüklerini anımsatan Tezcan, görüşmelerinde "nasıl bir cumhurbaşkanı istiyorsunuz" sorusunu yönelttiklerini açıkladı.
Hemen hemen istisnasız bütün örgütlü kesimlerin ortak kanaatinin, çatışma ve nefret dili kullanmayan bir cumhurbaşkanı istedikleri yönünde olduğuna değinen Tezcan, "Bütün toplumu kucaklayan bir cumhurbaşkanı istiyoruz diyorlar. Kendi halkını ayrıştırmayan, milletini seven, 'benden olan ve olmayan' diye toplumu ayırmayan, hukukun üstünlüğüne sahip çıkan, hukuk düzeninin hakim olması için inançla buna sarılan bir Cumhurbaşkanı istiyoruz diyorlar" ifadelerini kullandı.
Tezcan, şunları kaydetti:
"Bu sınavı millet olarak iyi verebilirsek, bu süreci, siyasal gerginliği düşürecek, toplumsal barışı sağlayacak, toplumun bütünlüğünü yeniden kuracak bir süreç olarak değerlendirebiliriz. Bunu yapamazsak Türkiye bir başka sancılı devlet krizine doğru yol alır, bundan bütün ülke zarar görür. Ekonomi, toplumsal yaşam, hukuk düzeni, siyasal yaşamın tamamı ciddi biçimde zarar görür. O yüzden cumhurbaşkanlığı seçimlerinde anayasal kriterlere uygun ve toplumun değer sistemiyle, hukukun üstünlüğüyle çatışmayan, toplumu bir arada kucaklayıcı bir cumhurbaşkanını birlikte yaratacağız."
Gelecekten umutlarını hiç yitirmeyeceklerini vurgulayan Tezcan, "Türkiye bugün yaşadıklarından daha ağır dönemleri yaşamıştır. Bu millet bunu aşmasını bilmiştir. Şimdi de bu millet bunu aşmasını bilecek ve Çankaya Köşkü'nde Mustafa Kemal Atatürk'e yakışan, onun koltuğuna yakışan bir cumhurbaşkanıyla süreci inşallah tamamlayacağız" sözleriyle konuşmasını tamamladı.
Toplantı, basına kapalı devam etti.