Kılıçdaroğlu, Almanya ziyareti kapsamında Essen kentinde Grugahalle Salonu'nda Avrupa'da yaşayan vatandaşlarla bir araya geldi. CHP'nin yurt dışı yapılanmasının organize ettiği ve çeşitli derneklerin destek verdiği etkinliğe yoğun katılım oldu.
Almanya'da yaşayan vatandaşlarla birlikte olmaktan dolayı mutlu olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, burada yaşayan vatandaşların Türkiye'de kendilerini mutlu ettiklerini dile getirdi. "Vur vur inlesin Tayyip dinlesin" sloganlarının atıldığı salonda, Kılıçdaroğlu "Hiç endişe etmeyin ona dinleteceğim" şeklinde karşılık verdi.
Çelik ve kömür birliğinin temellerinin Essen'de atıldığına dikkati çeken Klıçdaroğlu, Soma'daki maden faciasının acısının hala hissedildiğini belirterek, "301 yurtdaşımız hayatını kaydetti. Soma'nın hesabını soracağım. Bütün Somalılara söz verdim, Soma'nın hesabını soracağız, bütün annelere söz verdik" diye konuştu.
Avrupa'da yaşayan Türk vatandaşlarının Avrupa'nın ve Almanya'nın büyümesine katkıda bulunduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, "Essen'de şimdi kömür çıkarılmıyor. 'Tablo değişti' diyorlar, 'yüksek teknoloji üreten bir kent haline geldi' diyorlar ama biz Soma'da 18. yüzyılın koşullarında adeta kömür çıkarıyoruz. 301 vatandaşımız hayatını kaybetti. Diyorlar ki: Bu işin fıtratında ölüm vardır. Kömür işçisiysen madende öleceksin. Bu işin doğasında ölüm yoktur" ifadelerini kullandı.
Maden faciasının ardından bölgeye ekip göndererek ailelerle bir araya geldiklerini ve tepkilerini dinlediklerini anlatan Kılıçdaroğlu, CHP olarak acıları siyasi malzeme konusu haline getirmediklerini söyledi.
Faciadan önce konuyla ilgili parlamentoya önerge verdiklerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, bunun o zaman reddedildiğini ancak 301 işçinin hayatını kaybetmesinden sonra kabul edildiğini dile getirdi.
Kılıçdaroğlu, işyeri sağlığı ve güvenliği konusunda ellerinden gelen çabayı göstereceklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Biz CHP olarak Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) normlarını Türkiye'ye getirmeyi düşünüyoruz. O normların aynılarını Türkiye'de de uygulanmasını sağlamak. Türkiye 3. sınıf demokrasiye layık değil.
Almanya'da demokrasi varsa, Fransa'da varsa, İngiltere'de, Japonya'da varsa, birinci sınıf demokrasiye Türk halkı da layıktır. İş yeri sağlığı ve güvenliği açısından elimizden gelen her türlü çabayı göstereceğiz."
Türkiye'de medyanın baskı altında olduğunu ve özgür olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "İktidar olduğumuzda medya özgürlüğünü sağlayacağız. Hiçbir medya patronu kamu ihalesine katılmayacak. Her gazeteci yazdığı haberin arkasında olacak. Bunun yolu da örgütlenmeden geçiyor. Bütün gazeteciler sendikalı olacak" dedi.
- "Size namus sözüm..."-
CHP'nin sürekli eleştiri yaptığı ve proje üretmediği yönünde eleştirilmesine cevap veren Kılıçdaroğlu, "Şunu çok iyi bilmenizi isterim, yoksulluktan tutun, milli eğitime kadar, dış politikadan tutun askerliğe kadar, sosyal güvenlikten tutun yoksulluğun önlenmesine kadar, her alanda CHP'nin projeleri, öngörüleri ve hedefleri vardır. En kolay bir partiyi eleştirmektir. otururuz kahvede hep beraber CHP'ye vururuz, bu doğru değil. Hep beraber CHP'yi yükselteceğiz, mücadele edeceğiz. Türkiye'nin CHP'ye, çağdaşlaşmaya ihtiyacı var" şeklinde konuştu.
CHP'nin iktidar olması durumunda 12 Eylül darbe yasalarının değiştirileceğini belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Demokratikleşmenin yolu önce 12 Eylül 1980 darbe yasalarını değiştirmekle başlar. Eğer siz darbe yasalarının arkasına saklanıyorsanız sizden demokrat olmaz. 'Demokrasi, darbelerin çıkardığı yasaların arkasına sığınmak' demek değildir. Demokrasi, önce o darbe yasalarını değiştirmekle başlar, özgürlüğü getirmekle başlar. Eğer bunu yaparsanız sonuca ulaşırsınız. Size namus sözüm: CHP iktidarında 12 Eylül'de çıkan bütün darbe yasalarını alaşağı edeceğiz."
Kılıçdaroğlu CHP iktidarında, yüzde 10 seçim barajını, seçim yasasını ve toplantı ve gösteri yürüyüşleri yasasını değiştireceklerini sözlerine ekledi.
(Sürecek)