ATSO'nun Mayıs ayı olağan meclis toplantısında konuşan Başkan Budak, Soma'daki maden faciasından duyduğu üzüntüyü dile getirdi. 20. yüzyıldan beri neredeyse dünyada bu kadar büyük bir maden kazasının kayıtlara yansımadığını belirten Budak, "O yüzden üzgünüz, acımızı tarif etmek mümkün değil. Bunun unutulmaması lazım" ifadelerini kullandı.
Türkiye'de eğitimden iş hayatına, sosyal hayattan kentleşmeye kadar birçok alanda yapısal reforma ihtiyaç bulunduğunu ifade eden Budak, maden iş kolunda da herkesin üzerine düşen sorumluluğu bilmesi, özelleştirmeden evrensel hukuk kurallarına kadar konunun tüm detaylarıyla tartışılması gerektiğini vurguladı.
Okmeydanı'ndaki olaylarla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Budak, Türkiye'nin geçmiş dönemlerde mezhep çatışmalarından büyük yaralar aldığını, bu nedenle başta siyasetçiler olmak üzere konuyla ilgili itidal çağrılarının yapılması gerektiğini söyledi.
Türkiye'nin en fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacı olan bir dönemden geçtiğini kaydeden Budak, ABD ve Avrupa ülkelerinde her dinden insanların çok önemli görevlerde bulunduğunu, Türkiye'de de artık etnik, ayrımcı söylemler geliştirilmemesi gerektiğini bildirdi.
Cannes Film Festivali'nde "Altın Palmiye" kazanan Nuri Bilge Ceylan'ın başarısından duyduğu mutluluğu da dile getiren Budak, Nuri Belge Ceylan'ın başarısının yüceltilmesi gerektiğini kaydetti.
Budak, "Belki de Antalya'da bir sinema akademi kurulması ve başına Nuri Bilge Ceylan'ın getirilmesi gündemimizde olmalı. Ceylan'ın adının kültür merkezinde bir yere verilmesi gerekiyor. Bu şekilde yüceltilebilir bu başarılar" diye konuştu.
- Youtube yasağı
Yılbaşından bu yana kredilerin yerinde saydığını, reel sektörün kendi kendini fonlar hale geldiğini kaydeden Budak, "Orta Vadeli Programı getirirken (iç talebi kısıp ihracatla büyüyeceğiz demiştik), ama fren çok sert oldu" dedi.
Antalya'nın dünyanın en önemli turizm destinasyonlarından biri olduğunu ve yılda yaklaşık 13 milyon turisti ağırladığını belirten Budak, bu nedenle ülke imajının çok önemli olduğunu söyledi.
Tatil yapanların yaklaşık 3'te 2'sinin sosyal medya kanalıyla tatil kararını verdiğini kaydeden Budak, "Youtube yasağı bizi son derece kötü etkiledi. Bu hem imaj hem de iletişim aracı, Youtube yasağı kabul edilemez" diye konuştu.
Budak, turizmde en çok tüketilen içeceğin alkol olduğunu, bu nedenle alkollü içkide KDV iadesi gerektiğini de vurguladı.
- Kent merkezinde turist taciz ediliyor mu?
Antalya'nın kent merkezine gelen turistin bazı seyyar satıcılar, esnaf ve dilenciler tarafından taciz edildiğini belirten Budak, şöyle konuştu:
"(Şehir merkezine turist neden gelmiyor) diyoruz. Ayakkabı boyacıları, dilenciler, seyyar satıcılar, dürüst esnafı ayırıyorum ama bazı esnaf var ki onlar da ayrıca taciz unsuru. Bu, Antalya'nın en büyük sıkıntısı. Bunlar bizim üyemiz ise biz disiplin kurulunda gerekeni yarız. Esnaf odası üyesi ise orası da bunu yapmalı. Emniyet müdürüne gittik (biz alıyoruz, ertesi günü salıyoruz, Kabahatler Kanunu yetersiz) diyor, haklı. Burada belediyelerin de yapacağı çok iş var. Kabahatler Kanunu'nda turisti rahatsız edene verilecek ceza 69 lira. 69 lirayı öde, git yine taciz et. Kabahatler Kanunu'nun bu konuda mutlaka değiştirilmesi ağır cezaların getirilmesi gerekiyor. Başka tedbirlerin de tartışılması gerekiyor."
- Elektronik haciz
Elektronik hacizle ilgili iş dünyasının çok ciddi şikayetleri bulunduğunu ifade eden Budak, 5-10 liralık alacak için bile bir şirketin bütün hesaplarının kapanabildiğini söyledi.
"Borcunuz vardır" diye ihtar edilmemiş, hatta borcu olmayan kişilere bile haciz gelebildiğini kaydeden Budak, "Bu, zaten sıkışık bir piyasada itibarı yerle bir edebilecek bir uygulama. Zaten iş hayatında zar zor dönen bir çark var. Bir de burada elektronik hacizle uğraşılmaması gerekiyor" diye konuştu.
Dünyanın en güzel plajlarından biri olan Konyaaltı Plajı'nın siyasi malzeme haline getirilmemesi gerektiğini de belirten Budak, plajın işletmesinin Antalya Tanıtım AŞ'ye verilmesinin en akılcı çözüm olacağını sözlerine ekledi.