Kuzu, başkanlık, yarı başkanlık ve parlamenter sistemi tartışan gençlerin "Gençlerin Bakışıyla Yönetim Modelleri" etkinliğinde başkanlık modeliyle ilgili konuştu.
"Ben 30 yıldır bu işin arkasından koşuyorum ve bir noktaya kadar getirdik ama tabi henüz sonuç alamadık" diyen Kuzu, bu süre içinde başkanlık modeliyle alakalı eleştri noktasında görebildiği en önemli özelliğin, konunun Türkiye'de bilinmemesi olduğunu vurguladı.
Kuzu, Türkiye'de bu işi bilen kişi sayısının iki elin parmaklarını geçmeyeceğini belirterek, bu modeli anlatmakta zorluk çektiklerini bildirdi.
Başkanlık sistemiyle özdeşleştiğini de anlatan Kuzu, "Özdeştik artık. Soyadımı değiştireceğim, Burhan Başkanlıksistemi" diye konuştu.
-"Kuvvetler ayrımı, başkanlık modelinde"
Kuzu, kuvvetler ayrımının iş bölümü anlamında parlamenter modelde olduğunu ancak esasen bu sistemde bulunmadığını belirterek, "Kuvvetler ayrımı dediğiniz sizin sadece güçlerin ayrılması değil iradelerin ayrılması. Evvela onu görmemiz lazım. Aynı adam birçok şeye karışabiliyorsa orada kuvvetler ayrımı yok. Adı var kendi yok. Dünyadaki üç model olarak bilinen modellerde kuvvetler ayrımının en net biçimde ve en anlamlı biçimde olanı başkanlık modelidir" dedi.
Yüzde 10'luk barajın da yüksek bulunduğunu anlatan Kuzu, yüzde 10'luk baraja kendisinin de hem karşı çıktığını, hem de savunduğunu belirtti. Kuzu, "Niye karşı çıktım? Yüksek. Niye savundum? İstikrar için lazım. Başka da çare yok. Çekin yüzde 5'e, bu memlekette en az 10 parti girer, 4'lü, 5'li koalisyonlar, yandı keten helva. Ondan sonra daha dikiş tutturamazsın ülkede" değerlendirmesinde bulundu.
Başkanlık modelinde baraj olmadığını anlatan Kuzu, hükümeti başkanın kurduğunu, koalisyon ya da istikrarsızlık da olmayacağını kaydetti.
Kuzu, parlamenter modelde, hükümetin parlamentodan çıktığını ifade ederek, "Hükümet bizim içimizden çıkıyor parlamenter modelde. Nasıl kuvvet ayrımı olacak orada. Oğlan bizim kız bizim. Kankayız kanka. Ben bakanım ama kankayız yani aslında" diye konuştu.
Başkanlık sisteminde ise hükümetin, bakanların da parlamentonun dışından seçildiğini, kuvvetler ayrımının da bu modelde sağlandığını dile getirdi.
-"Parlamenter rejimin başbakanı, Obama'dan daha yetkili"
"Bu model diktatörlüğü getirir" eleştirilerine de değinen Kuzu, "Bir adamın bu dönemde, bu devirde diktatör olabilmesi için başkanlık modelinde elinde hiçbir güç yok. Benim başbakanım, parlamenter rejimin başbakanı, Amerika'daki Obama'dan 3 kat daha yetkili. Parlamenter modelde diktatörlük olmuyorsa başkanlıkta hiçbir zaman olmaz. Yetki yok ya, hangi yetkiyle yapacak" dedi.
Kuzu, "Kim ki bu memlekette başkanlık modelinde yüzde 51 almak istiyorsa elini böyle açacak. 'Ne olursan gel' parola bu. Yüzde 49'da kaybedersin 51'de kazanırsın. O zaman 'ne olursan gel' diyeceksin" diye konuştu.
-"Federal yapı sistemin zorunlu unsuru değil"
Konuşmasının ardından gençlerin sorularını yanıtlayan Kuzu, başkanlık modeliyle Türkiye'de eyalet sistemine ilişkin soru üzerine, "Federal yapılı bir model başkanlık sisteminin zorunlu unsuru değil. Yani bir ülkede eğer biz başkanlık modelini getireceksek ille federal olması lazım diye bir mantık yok" dedi.
Kuzu, yeni bir eyalet ya da bir federal yapıyı değil üniter yapıda yerel yönetimlerin güçlü olduğu modeli savunduklarını vurguladı.
Bir soru üzerine ağustosta cumhurbaşkanını halkın seçeceğini hatırlatan Kuzu, parlamentonun seçtiğiyle halkın seçtiği cumhurbaşkanı arasında duruş farkı olacağını sözlerine ekledi.
