Türkiye Barış Meclisi üyeleri yazar Hakan Tahmaz, Dr. Nil Mutluer, Prof. Dr. Berat Özipek, Emine Uçak ve Prof. Dr. Gençay Gürsoy, Cezayir Restoran'da, akademisyen ve yazarların katılımıyla 10 Mayıs'ta gerçekleştirilen "Barış İçin Şimdi Ne Yapmalı?" toplantısının sonuç bildirgesini açıkladı.
Dr. Nil Mutluer'in okuduğu sonuç bildirgesinde, şunlar kaydedildi:
"Ortaklaştığımız birincil konu; Türkiye'nin en önemli gündem maddelerinden biri ve içinden geçtiğimiz dönemin en önemli adımı olan Kürt meselesinde çözüm/barış sürecinin geri dönülemez bir süreç olduğudur. Bu nedenle Barış Meclisi ve katılımcıları olarak, sürecin sağlıklı ilerleyebilmesi için hızla güven artırıcı önlemler alınması gerektiğini hatırlatmak istiyoruz. Sürecin bir güvenlik sorunu olarak algılanıp yürütülmesinin, sürecin toplumsallaşması önünde en büyük engellerden biri olduğuna inanıyoruz. Barış yanlıları olarak bir an önce İmralı'da yapılan görüşmelerin yasal çerçevesi belirlenmiş müzakere aşamasına taşınması ve sürecin mümkün olduğu kadar şeffaflaştırılması gerektiği inancındayız."
MİT'in, "görüşmeyi sürdüren tek aktör olarak" görülmesinin, sorunun güvenlik meselesinden ibaretmiş gibi algılanmasını güçlendirdiği savunulan bildirgede, "TBMM'nin etkin hale getirilmesi, CHP başta olmak üzere siyasi partilerin yapıcı bir rol üstlenmesi, Abdullah Öcalan'ın toplumun kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle görüşmesinin sağlanması, Akil İnsanlar Heyeti gibi benzeri bir yapının tekrar devreye sokulması, hasta tutukluların tahliyesi, yüzde 10 barajının kaldırılması gibi reformların gerçekleştirilmesi, Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Özerklik Şartı ve BM Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne konulan çekincelerin kaldırılması, kadınların barış sürecine aktif katılımının sağlanması" gibi önerilerde bulunuldu.