Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Ordu'ya gelen Eroğlu, Vali Kenan Çiftçi'yi makamında ziyaret etti. Ziyaretin ardından valilik toplantı salonunda Ordu'ya yapılan yatırımlarla ilgili bilgi veren Eroğlu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin "Türkiye'de yaz mevsiminde su sorunu yaşanacak mı?" sorusu üzerine Bakan Eroğlu, içme suyu amaçlı kullanılan barajlarda son yağışların ardından doluluk oranının yüzde 59 olduğunu söyledi.
Bakanlık olarak her ay düzenli toplantılar yaparak barajlardaki durumu yakından takip ettiklerini ifade eden Eroğlu, "Biz zaten bu konuda büyük düşünerek Türkiye'de çok sayıda baraj yaptık. Neden baraj yaptık? Çünkü Türkiye'nin fiziki yapısı gereği suyun biriktirilmesi mecburiyet. Kışın yağış çok oluyor. Bakın eğer biz bu suyu biriktirmezsek akıp denize gidecek. Bakın eğer bugün barajlar olmasaydı ne İstanbul ne İzmir ne Şanlıurfa ne Ankara'ya hiçbirine su veremezsiniz. Dolayısıyla su yoksa hayat yoktur" diye konuştu,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde suyla ilgili yaptıkları çalışmalara değinen Eroğlu, şunları söyledi:
"Biz şehirdeki bütün tedbirleri aldık. İstanbul, 17 milyon nüfusla Avrupa'daki birçok ülkeden önde. Geçmişte 6 milyon nüfusu vardı ve su yoktu ama bugün 17 milyon nüfusu var çünkü biz ona göre tedbirimizi aldık, kriz yönetmesini biliyoruz. Diğer şehirler İzmir, Ankara, Diyarbakır, Şanlıurfa'da hiçbir sorun yok. Nereyi sorarsanız sorun. Türkiye'deki barajlarda şu anda 12 milyar metreküp suyumuz var, halbuki Türkiye'nin yıllık kullandığı su miktarı 6 milyar metreküp. Burada tabii bazı yerlerde fazla su vardır, bazı yerlerde az su vardır. Az su olan yerleri biz ona göre dengeliyoruz. Sulama maksatlı da 214 barajımız var, bu barajlarda da yüzde 54 oranında doluluk var. Enerji maksatlı barajlarımızın ise yüzde 53 dolu. Yani en kurak dönemde toplam 74 milyar metreküp suyumuz var. Bunu neye borçluyuz, yaptığımız 268 baraja. Bu dünya rekorudur. Su zengini değiliz, tecrübemize dayanarak suyu çok akılıca yönetiyoruz, dolayısıyla Allah'a şükür bu yazı sıkıntı olmadan atlatacağız."
- HES tartışmaları
Bakan Eroğlu, Türkiye'nin birçok yerinde mahkemelerce Hidroelektrik Santralleri (HES) inşaatlarıyla ilgili durdurma kararı verildiğinin anımsatılması üzerine, mahkeme kararlarına saygı duymaktan başka çarelerinin olmadığını dile getirdi.
Türkiye'de enerji ihtiyacı olduğunu vurgulayan Eroğlu, "Biz enerjide dışa bağımlıyız. Enerjimizin yüzde 73'ünü dışarıdan temin ediyoruz" dedi.
Eroğlu, şunları söyledi:
"HES'lere neden karşı çıkılıyor, bunu anlamak mümkün değil. Belki bizim de kusurumuz var, bunları tam anlatamadık. HES'ler temiz, yenilenebilir, bütün dünyada kullanılıyor. Bakın Avrupa'da HES'lerin yüzde 90'ı tamamlanmıştır. Finlandiya'da yüzde 100'ü, Amerika'da yüzde 85'i, bizde ise ne biliyor musunuz? 2003 yılında sular akıyordu, biz de öyle bakıyorduk. 186 milyar kilovat saatlik potansiyelimizin ancak 26 milyon kilovat saati kullanılıyor. Devamlı dışarıya döviz ödüyoruz."
HES karşıtlarının yanlış yönlendirildiklerini belirten Eroğlu, "Bakın çoğunun avukat masrafları dışarıdaki vakıflar tarafından ödeniyor. Neden karşı çıkıyorsun diye soruyoruz, 'efendim şirketler suyu satın almış, bize parayla satacaklarmış' diyor. Öyle bir şey yok, anlaşmayı gösteriyoruz. Şirket, bir litre su satamaz. Sadece suyun gücünden istifade ediyor. Efendim 'çıkan su zehirliymiş, çay bahçelerini zehirleyecek', yalana bak, kuyruklu yalan. 'Dere kuruyacak' söylemi var. Efendim, derede su azaldığı zaman DSİ hemen santrali durduruyor ama bizim kusurumuz şu; nasılsa bunlar bütün dünyada teşvik ediliyor, herkes bilir diye rehavete kapıldık" diye konuştu.
- Soma'daki maden faciası
Bakan Veysel Eroğlu, Soma'daki maden faciasında sabotaj olup olmadığının sorulması üzerine, "Bütün her şey inceleniyor. Başbakanımız, 'özü nereye giderse gitsin gerekli tahkikat yapılsın' talimatını verdi ama şu an orada acılar var, acıların paylaşılması gerekiyor ancak bir taraftan da araştırmalar devam ediyor. Mutlaka bununla ilgili birtakım neticeler alınacaktır. Şu anda öyle bir şey söylemek hele benim konumla alakalı olmadığı için, madenci değilim, bilemiyorum" dedi.
