Yaşamının her alanında bu renkleri kullandığı için "Bay kırmızı lacivert" diye anılan Birinci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1963 yılında Mersin İdmanyurdu'nda kamp müdürü olarak görev yapmaya başladığını, o günden bu yana her gününün kulüple bağlantılı geçtiğini söyledi.
Mersin İdmanyurdu'nun kendisi için çok önemli ve anlamlı olduğunu vurgulayan Birinci, bu nedenle takımının renklerinin de hayatının her alanına girdiğini ifade etti.
Birinci, takıma olan aşkını herkese göstermek için tüm kıyafetlerini kulübün renklerinden tercih ettiğini anlatarak, "Benim her şeyim kırmızı lacivert. Bu tercihim nedeniyle arkadaşlarım bana 'Bay kırmızı lacivert' diyorlar" dedi.
Mersin İdmanyurdu sevgisini yeni nesillere de aktarmak istediğini dile getiren Birinci, bunun için kulüp tarihini unutmamaya ve unutturmamaya çalıştığını kaydetti.
Kulübün tarihini canlı tutmak için Tevfik Sırrı Gür Stadı karşısında kiraladığı dükkanda kendi imkanlarıyla küçük bir müze oluşturduğunu aktaran Birinci, şöyle devam etti:
"Burada geçmişten günümüze uzanan binlerce fotoğraf var. Mersin'e gelmiş geçmiş ünlü antrenörler, ünlü futbolcular, gelen giden herkesin resmi asılı. Onlar benim için en büyük zevk. Bu Mersin'e vefa borcu. Hiç olmazsa gelenler seyrediyor, ben de iftihar ediyorum. Daha güzel bir yerde, ailelerin gelip gidebileceği Mersin İdmanyurdu müzesi olmasını istiyorum çünkü resimleri koyacak yerim kalmadı. Belediye başkanımıza da müze için teklifte bulunacağım. Bir Turgay Şeren, Lefter gelmiş geçmiş ne kadar antrenör, futbolcu varsa onların hepsinin resmi var. Bu kişilerin Mersin ziyaretlerinden fotoğraflar var. 30 yıl önce futbolu bırakmış kişiler gelip kendi resmini görüyor, zevk alıyor."